Esas No: 2021/6518
Karar No: 2021/13189
Karar Tarihi: 30.11.2021
Danıştay 6. Daire 2021/6518 Esas 2021/13189 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2021/6518
Karar No : 2021/13189
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
DİĞER (DAVACI) : … (Mütevaffa)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Belediye Başkanlığı - …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Bursa İli, Nilüfer İlçesi, …Mahallesi, … ada, …parselde kain 4244,64 metrekare taşınmazın 1.200,88 metrekarelik bölümünde hissedar olan davacılar tarafından, 23/11/2000 onanlı 1/1000 ölçekli uygulama imar planında pazar yeri alanı olarak fonksiyonlandırılan taşınmazın uzun yıllar kamulaştırılmadığı ve mülkiyet hakkının kısıtlandığından bahisle uğranıldığı iddia edilen 683.356,96-TL maddi zararın yasal faizi ile birlikte tazminine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Temyize konu kararda; davanın kabulü yolundaki İdare Mahkemesi kararının Danıştay Altıncı Dairesinin 02/03/2020 tarih ve E:2017/584, K:2020/2940 sayılı kararıyla bozulması üzerine bozma kararına uyularak, dava konusu taşınmazın Nilüfer Belediye Meclisinin … tarih ve …sayılı kararı ile kabul edilen ve Bursa Büyükşehir Belediye Meclisinin … tarih ve …sayılı kararı ile uygun bulunan 1/1000 ölçekli Nilüfer Güneybatı Aksı Gelişme Bölgesi Uygulama İmar Planı kapsamında "Pazar Alanı" olarak fonksiyonlu iken, Nilüfer Belediye Meclisinin … tarih ve …sayılı kararı ile kabul edilen ve Bursa Büyükşehir Belediye Meclisinin … tarih ve … sayılı kararı ile uygun bulunan 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı değişikliği ile söz konusu taşınmazın kullanım amacının "Özel Sosyal Tesis Alanı" olarak belirlendiği ve halihazırda parselin güncel imar durumunun E:0.60, Yençok: 6.50 m. yapılaşma koşullu özel sosyal tesis alanı olduğu anlaşıldığı, dava konusu taşınmaza yönelik imar planından kaynaklanan kısıtlılığın bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine, davacılardan ... bakımından ise, davacı …'in 23/10/2019 tarihinde vefat ettiği ve dava konusu işlemin mirasçıları da ilgilendirdiği, adı geçen davacı bakımından takip hakkı kendisine geçenlerin başvurmasına kadar dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle, … bakımından takip hakkı kendisine geçenlerin başvurmasına kadar dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Dava konusu taşınmazın sadece 2887m2'lik kısmı üzerindeki kısıtlılığın kalktığı, %35 oranındaki bölümünde ise daha önce pazar alanı olarak düzenlenen tahsis şeklinin değiştirildiği, fakat başka bir kısıtlayıcı uygulama ile taşınmazın 1357,30m2'lik kısmının park alanı olarak düzenlendiği, imar kısıtlılığının devam ettiği, idarece taşınmazın tamamı özel sosyal tesis alanına dönüşmüş gibi bir algı yaratıldığı, kısıtlılığın kalktığı iddia edilen bölümde yapılaşmanın fiilen mümkün olmadığı belirtilerek, kararın bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ…'IN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Dava, Bursa İli, Nilüfer İlçesi, … Mahallesi, … ada, … parsel sayılı taşınmazın imar planında pazar yeri alanı olarak ayrılmasına rağmen, kullanım amacı doğrultusunda kamulaştırılmaması nedeniyle mülkiyet hakkının süresi belirsiz şekilde kısıtlandığından bahisle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere taşınmazın değerine karşılık 683.356,96-TL'nin yasal faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun "Tarafların kişilik veya niteliğinde değişiklik" başlıklı 26. maddesinin 1. fıkrasında, dava esnasında ölüm veya herhangi bir sebeple tarafların kişilik veya niteliğinde değişiklik olursa, davayı takip hakkı kendisine geçenin başvurmasına kadar; gerçek kişilerden olan tarafın ölümü halinde, idarenin mirasçılar aleyhine takibi yenilemesine kadar dosyanın işlemden kaldırılmasına ilgili mahkemece karar verileceği, dört ay içinde yenileme dilekçesi verilmemiş ise, varsa yürütmenin durdurulması kararının kendiliğinden hükümsüz kalacağı hükmü yer almış, aynı maddenin 2. fıkrasında da, yalnız öleni ilgilendiren davalara ait dilekçelerin iptal edileceği belirtilmiştir.
… İdare Mahkemesinin E:… sayısına ve … İdare Mahkemesinin E:… sayısına kayıtlı dosyalarda, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununa 6745 sayılı Kanunun 34. maddesi ile eklenen Geçici 11. maddenin; derdest olan davaların esası hakkında karar verilmesini engelleyici bir düzenleme olduğu, mülkiyet hakkı üzerindeki kısıtlamaların daha uzun sürmesine yol açtığı, yargı yetkisinin kullanılmasında genel hukuk ilkelerine uygun olmayan sınırlamalar getirildiği, bu sebeple ilgili kuralın mülkiyet hakkını, hak arama hürriyetini ve hukuk devleti ilkesini zedelediği belirtilerek kuralın Anayasa’nın 2., 5., 9., 35. ve 36. maddelerine aykırı olduğundan bahisle itiraz yoluyla Anayasa Mahkemesine başvurulmasına karar verilmiş, bu başvurular üzerine Anayasa Mahkemesinin 28.03.2018 tarihli, E:2016/196, K:2018/34 sayılı kararıyla, Geçici 11. maddenin Anayasaya aykırı olduğundan iptaline karar verilmiştir.
Öte yandan, Anayasa Mahkemesinin 20/12/2018 tarihli, E:2016/181, K:2018/111 sayılı kararıyla da Kamulaştırma Kanununun Ek 1. maddesinin birinci fikrasının ilk cümlesi dışındaki kısımların da Anayasaya aykırı olduğundan iptaline karar verilmiştir.
3194 sayılı İmar Kanununun 10. maddesinde: "Belediyeler; imar planlarının yürürlüğe girmesinden en geç 3 ay içinde, bu planı tatbik etmek üzere 5 yıllık imar programlarını hazırlarlar. Beş yıllık imar programlarının görüşülmesi sırasında ilgili yatırımcı kamu kuruluşlarının temsilcileri görüşleri esas alınmak üzere Meclis toplantısına katılır. Bu programlar, belediye meclisinde kabul edildikten sonra kesinleşir. Bu program içinde bulunan kamu kuruluşlarına tahsis edilen alanlar, ilgili kamu kuruluşlarına bildirilir. Beş yıllık imar programları sınırları içinde kalan alanlardaki kamu hizmet tesislerine tahsis edilmiş olan yerleri ilgili kamu kuruluşları, bu program süresi içinde kamulaştırırlar. Bu amaçla gerekli ödenek, kamu kuruluşlarının yıllık bütçelerine konulur.
İmar programlarında, umumi hizmetlere ayrılan yerler ile özel kanunları gereğince kısıtlama konulan gayrimenkuller kamulaştırılıncaya veya umumi hizmetlerle ilgili projeler gerçekleştirilinceye kadar bu yerlerle ilgili olarak diğer kanunlarla verilen haklar devam eder." hükmü yer almaktadır.
3194 sayılı İmar Kanununun 04.07.2019 tarihli değişiklikle getirilen "İmar planlarında umumi hizmetlere ve kamu hizmetlerine ayrılan yerler" başlıklı 13. maddesinde; "Özel hukuk kişilerinin mülkiyetinde olup uygulama imar planında düzenleme ortaklık payına konu kullanımlarda yer alan taşınmazlar;
a) Bu kullanımlardan umumi hizmetlere ayrılan alanlar öncelikle 18 inci maddeye göre arazi ve arsa düzenlemesi yapılarak,
b) 4/11/1983 tarihli ve 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu kapsamında sırasıyla, ilgisine göre Hazine veya ilgili idarelerin mülkiyetindeki taşınmazlar ile trampa yapılmak veya satın alınmak suretiyle,
ilgili kamu kurum ve kuruluşunca kamulaştırılarak kamu mülkiyetine geçirilir.
Düzenleme ortaklık payına konu kullanımlardan yol, meydan, ibadet yerleri, park ve çocuk bahçeleri hariç olmak üzere yapı yapılabilecek diğer alanlarda; alanların kamuya geçişi sağlanıncaya kadar maliklerinin talebi hâlinde ilgili kamu kuruluşunun uygun görüşü alınarak plandaki kullanım amacına uygun özel tesis yapılabilir.
İlgili mevzuat uyarınca hiçbir şekilde yapı yapılamayacak alanlarda muvakkat da olsa yapı yapılmasına izin verilmez. Mevcut yapılar kamulaştırılıncaya kadar korunabilir. Bu alanlarda beş yıllık imar programı süresi içinde, birinci fıkranın (a) ve (b) bentlerine göre işlem tesis edilerek parsel, kamu mülkiyetine geçirilmek zorundadır. Bu süre en fazla bir yıl uzatılabilir.
Parsel maliklerinin hisselerini idareye hibe etmeleri veya bedelsiz devretmeleri durumunda, idare devir işlemlerini bedel almaksızın gerçekleştirmekle yükümlüdür. Bu işlemler için parsel maliklerinden hiçbir vergi, resim, harç, döner sermaye ücreti ve herhangi bir ad altında bedel alınmaz.
Kamu kullanımına ait sosyal, kültürel ve teknik altyapı alanlarının, Hazine veya kamu mülkiyetindeki alanlarla trampa yapılması hâlinde, şahıs veya özel hukuk kişilerinden hiçbir vergi, resim, harç, ücret, döner sermaye ücreti ve herhangi bir ad altında bedel alınmaz.
Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Bakanlıkça hazırlanan yönetmelikle belirlenir.
" düzenlemesi yer almaktadır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Davacılardan …'in 23/10/2019 tarihinde vefat ettiği Merkezi Nüfus İdaresi Sisteminden (MERNİS) alınan nüfus kayıt örneğinden anlaşılmaktadır.
Olayda, temyize konu kararda, davacılardan …'in vefatı üzerine, davacılar yönünden ayrıma gidildiği, davacılardan … yönünden davanın reddine karar verildiği, vefat eden diğer davacı ... yönünden ise takip hakkı kendisine geçenlerin başvurmasına kadar dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verildiği görülmektedir.
Bu durumda, davacılardan …'in vefatı sebebiyle, öncelikle 2577 sayılı Kanunun 26. maddesinde belirlenen usul takip edilerek, mütevaffa yönünden takip hakkı kendisine geçenlerin başvurmasına kadar dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilip, bu karar mirasçılarına bizzat tebliğ edildikten sonra, 26. maddede belirlenen süre içerisinde mirasçılar tarafından dosyanın takip edilmesi durumunda mirasçılar da davaya dahil edilerek, aksi halde sadece davacı … yönünden davanın esası hakkında karar verilmesi gerekirken, davacılar için ayrıma gidilerek, davacı … yönünden esasa ilişkin, müteveffa … yönünden ise takip hakkı kendisine geçenlerin başvurmasına kadar dosyanın işlemden kaldırılmasına dair verilen temyize konu kararda hukuka uyarlık bulunmamaktadır.
Diğer yandan; bozmaya uyulması durumunda yeniden yapılacak yargılamada, davacının davaya konu taşınmazın tamamının özel sosyal donatı alanı olarak belirlenmediği, bir kısmına ilişkin kısıtlılığın devam ettiği yönündeki iddiaları da dikkate alınarak, davaya konu taşınmazın güncel mülkiyet durumu ile yine güncel imar durumunun, plan değişikliği varsa yapılan değişikliğe dava açılıp açılmadığının, imar uygulaması yapılıp yapılmadığının araştırılması sureti ile taşınmaz üzerindeki kısıtlılık durumunun devam edip etmediğinin belirlenmesi gerektiği tabiidir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1.2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine temyize konu … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanunun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere 30/11/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY (X) :
Temyize konu karar ve dayandığı gerekçe hukuk ve usule uygun olup, bozulmasını gerektirecek bir sebep bulunmadığından, temyiz isteminin reddi ve anılan kararın onanması gerektiği oyu ile çoğunluk kararına katılmıyorum.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.