
Esas No: 2021/13102
Karar No: 2022/1140
Karar Tarihi: 26.01.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2021/13102 Esas 2022/1140 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2021/13102 E. , 2022/1140 K."İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : ... 9. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
İLK DERECE
MAHKEMESİ : Alanya 2. İş Mahkemesi
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının iş sözleşmesinin haklı neden olmadan feshedildiğini, alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek, ihbar tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
İlk Derece Mahkemesince, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İstinaf Başvurusu :
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti:
Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Temyiz Başvurusu :
Karar süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının tüm, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Taraflar arasında davacının fazla çalışma, ulusal bayram genel tatil ve hafta tatili alacaklarının hesaplanması konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 26. maddesi “Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.” hükmü uyarınca taleple bağlılık kuralına aykırı olarak talepten fazlasına karar verilmesi usule aykırıdır.
Somut uyuşmazlıkta, davacı dava dilekçesinde davalıya ait işyerinde haftanın 7 günü aşçıbaşı olarak çalışmasının saat 07.30’dan akşam 21.30’a kadar sürdüğünü beyan etmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, tanık beyanlarına göre haftanın 7 günü 07.00-22.00 saatleri arasında çalıştığı kabul edilerek hesaplama yapılmıştır. Yapılan hesaplamada davacının talebinin aşıldığı görülmektedir. Bu nedenle davacının talebi aşılarak yapılan hesaplamaya göre fazla çalışma alacağına hükmedilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Diğer yandan, somut olayda, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, tanık beyanları nazara alınarak hesaplama yapılmıştır. Ancak dosya kapsamından tanıkların çalışma sürelerinin davacının çalışma döneminin tamamını kapsayıp kapsamadığı anlaşılamamaktadır. Bu nedenle tanıkların hizmet döküm cetvelleri getirtilerek, bu tanıkların çalışma dönemleri ile sınırlı olarak ispatlanan fazla çalışma, ulusal bayram ve genel tatil ile hafta tatili ücretlerinin hesaplanması gerekirken eksik inceleme ve araştırmayla hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
3- Taraflar arasında, davacının ihbar tazminatına hak kazanıp kazanamadığı hususunda da uyuşmazlık bulunmaktadır.
4857 sayılı İş Kanunu’nun 11. maddesine göre; “İş ilişkisinin bir süreye bağlı olarak yapılmadığı halde sözleşme belirsiz süreli sayılır. Belirli süreli işlerde veya belli bir işin tamamlanması veya belirli bir olgunun ortaya çıkması gibi objektif koşullara bağlı olarak işveren ile işçi arasında yazılı şekilde yapılan iş sözleşmesi belirli süreli iş sözleşmesidir. "
Somut uyuşmazlıkta; taraflar arasında 18.05.2018 tarihinde imzalanan belirli süreli iş sözleşmesine göre davacının iş sözleşmesinin 31.10.2020 tarihinde sona ereceği belirlenmiştir. İş sözleşmesinin işverence haklı bir neden olmadan sonlandırıldığının kabulü isabetli ise de; yukarıda açıklandığı üzere davacının belirli süreli iş sözleşmesi ile çalıştığı anlaşıldığından İş Kanunu’nun 17. maddesindeki koşulların oluşmadığının anlaşılmasına göre ihbar tazminatı talebinin reddine karar verilmelidir. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular göz ardı edilerek, ihbar tazminatı talebinin kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:
Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararının ve bu karara karşı istinaf başvurusunu esastan reddeden Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin ise kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 26.01.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.