Esas No: 2021/542
Karar No: 2021/2709
Karar Tarihi: 01.12.2021
Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2021/542 Esas 2021/2709 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2021/542
Karar No : 2021/2709
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ...Başkanlığı
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVACILAR) : 1- ...
...
8- ...
VEKİLLERİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU : Danıştay Sekizinci Dairesinin 23/09/2020 tarih ve E:2016/12339, K:2020/3733 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesinde öğretim üyesi olan davacılar tarafından, Eğitim ve Eğitim Bilimleri Fakültelerinin mevcut bölüm ve anabilim dalları dikkate alınarak, Eğitim Bilimleri Fakültelerinin yeniden yapılandırılmasına; bu kapsamda bazı bölümlerin ve anabilim dallarının kapatılmasına, birleştirilmesine, bazı bölümlerin anabilim dalı konumuna indirilmesine ve yeniden oluşturulmasına ilişkin 15/06/2016 günlü Yükseköğretim Yürütme Kurulu kararının iptali istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Sekizinci Dairesinin 23/09/2020 tarih ve E:2016/12339, K:2020/3733 sayılı kararıyla;
Yükseköğretim Yürütme Kurulu tarafından davaya konu işlemle, Eğitim ve Eğitim Bilimleri Fakültelerinin yeniden yapılandırılmasına karar verilerek; Eğitim Bilimleri Fakülteleri de Eğitim Fakülteleriyle aynı şekilde olacak biçimde bazı bölümlerin anabilim dalına indirgendiği, bazı bölüm ve anabilim dallarının kapatıldığı, bazılarının birleştirildiği; Eğitim Bilimleri Fakültesinde öğretim üyesi olan davacılar tarafından, işlemin bilimsel temele dayanmadığı ve Eğitim Bilimleri Fakültelerinin kuruluş amacına aykırı olduğu belirtilerek dava açıldığı, Dairelerinin 19/01/2017 tarihli ara kararı ile Yürütme Kurulu tarafından işlem tesis edilmeden önce Genel Kurul tarafından aynı yönde karar alınıp alınmadığının ve düzenlemeyi haklı kılan bilimsel çalışmanın bulunup bulunmadığının sorulması üzerine davalı idarece verilen cevapta; 25/11/2014 günlü Genel Kurul Kararı ile, belirtilen hususa ilişkin Yürütme Kuruluna yetki devri yapıldığı ve Akademik Teşkilat Yönetmeliği'nin buna cevaz verdiği, ayrıca Öğretmen Yetiştirme Çalışma Grubu ile Eğitim Fakülteleri Dekanlar Konseyinin Çalıştay önerilerinin de dikkate alınarak, bilimsel temele dayalı işlem tesis edildiğinin belirtildiği,
Davalı idare tarafından, anabilim dallarının kurulması ve kaldırılması yetki ve görevinin Üniversitelerde Akademik Teşkilat Yönetmeliğinin 16. maddesi uyarınca Yükseköğretim Yürütme Kuruluna ait olduğu ileri sürülmüş ise de; 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun 6. maddesinin (c) bendinin 7. alt bendi ile Yükseköğretim Kurulu Teşkilatı ve Çalışma Usulleri Yönetmeliği'nin 8. maddesi hükümlerinden açıkça anlaşıldığı üzere, Yükseköğretim kurumlarının öğretiminin planlanması, düzenlenmesi, yönetilmesi gibi tüm üniversiteleri kapsayan görevlerin Yükseköğretim Genel Kuruluna verildiği ve bu görevlerin Yürütme Kuruluna devrinin mümkün olmadığı,
Bu kapsamda, 2547 sayılı Kanun'un 7. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendi uyarınca yükseköğretim kurumlarının öğretiminin planlanması çerçevesinde kaldığı açık olan bölüm ve anabilim dallarının açılması, birleştirilmesi veya kapatılmasına ilişkin yetki ve görevinin, Genel Kurul tarafından Yürütme Kuruluna devredilemeyeceğinin açık olduğu,
Öte yandan; Üniversitelerde Akademik Teşkilat Yönetmeliği'nin 16. maddesinin 1. fıkrasının son cümlesinde yer alan; "Anabilim veya anasanat dallarının kurulmasına, birleştirilmesine veya kaldırılmasına, doğrudan veya üniversitelerden gelecek önerilere göre Yükseköğretim Yürütme Kurulu karar verir." şeklindeki düzenlemeyle, 2547 sayılı Kanun'un 6. maddesinin (c) bendinin 7. alt bendinde sayılan ve Genel Kurulca yetki devri dahi yapılması mümkün olmayan yükseköğretimin planlanması konusunda Yürütme Kuruluna yetki verilmiş ise de; bu düzenlemenin, anılan Kanun maddesine aykırı olduğu ve uyuşmazlığın çözümünde üst normdaki düzenlemenin dikkate alınması gerektiğinden, davalı idarenin bu konuya ilişkin iddialarının yerinde görülmediği,
Bu itibarla; davaya konu düzenlemenin, yükseköğretimin planlanması yetkisi çerçevesinde Genel Kurul tarafından tesisi gerekirken, yetki devrine dahi cevaz verilmeyen bir hususta yetkisiz Yürütme Kurulu tarafından tesis edildiği, bu nedenle işlemde yetki yönünden hukuka uyarlık görülmediği,
Davalı idarece, dava konusu işlemin benzerinin daha sonra ...tarih ve ...sayılı Yükseköğretim Genel Kurul Kararı ile kabul edildiği, dolayısıyla davanın konusunun kalmadığı iddia edilmiş ise de; belirtilen Genel Kurul Kararının ayrı bir işlem olduğu, bu işleme karşı açılacak davalarda hukuka uygunluk denetiminin ayrıca yapılacağı gerekçesiyle, dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, dava konusu işlemin 25/11/2015 tarihinde açıklanan 64. Hükümet Programı'na dayandığı, Yürütme Kurulunun dava konusu işlemi tesis etme yetkisinin bulunduğu, işlemle getirilen sistemin 1997-2007 arasında uygulandığı ve başarısız olduğuna ilişkin bir tespitin olmadığı, Eğitim Fakülteleri ile Eğitim Bilimleri Fakültelerinin lisansüstü eğitim, araştırma ve yayın faaliyetleri yönünden benzer olduğu, getirilen bu sistemin bilimselliğe zarar verdiğine ilişkin bilimsel temele dayalı somut bir tespitin bulunmadığı, yeni yapılanmada öğretim üyelerinin sistem dışında kalmadığı, kazanılmış unvan ve kadrolarının korunduğu, kazanılmış hak kaybı ve kamu zararının söz konusu olmadığı, lisansüstü eğitime devam eden öğrencilerin kazanılmış haklarının da korunduğu ve eğitimlerini kayıt yaptırdıkları programda tamamlamalarına imkan sağlandığı, değişen toplumsal talepler ve ihtiyaçlar doğrultusunda eğitim sistemlerinin her kademesinde bir takım değişikliklerin olmasının doğal ve gerekli olduğu, ...tarih ve ...sayılı Yükseköğretim Genel Kurul Kararı ile dava konusu Yürütme Kurulu Kararı'nın onaylandığı ve bu kararın göz önünde bulundurulması suretiyle karar verilmesi gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacılar tarafından, Yükseköğretim Yürütme Kurulu tarafından, davaya konu işlemle Eğitim Fakülteleri ve Eğitim Bilimleri Fakültelerinin yeniden yapılandırılmasına karar verilerek; Eğitim Bilimleri Fakültelerinin de Eğitim Fakülteleriyle aynı şekilde olacak biçimde, bazı bölümlerinin anabilim dalına indirgendiği, bazı bölüm ve anabilim dallarının kapatıldığı, bazılarının birleştirildiği, Eğitim Fakültelerinin öncelikli kuruluş amacının öğretmen yetiştirmek olduğu, buna karşın Eğitim Bilimleri Fakültelerinde akademik ve bilimsel çalışmalara ağırlık verilerek bu alanda eğitim verecek akademik personelin yetiştirilmesinin öncelikli olarak amaçlandığı, Eğitim Bilimleri Fakültelerinin kuruluş amacına aykırı olduğu, kanun ile kurulan bir fakültenin bölümlerinin YÖK kararı ile kaldırılmasına karar verilemeyeceği, söz konusu değişikliğin yapılmasını gerektiren hukuken geçerli ve haklı bir nedenin bulunmadığı, eğitim bilimleri fakültesinin gerek uzmanlık alanları gerekse yıllardır eğitim verdiği alanlar dikkate alındığında, söz konusu fakültenin bazı bölümlerinin kapatılması veya öngörülen eğitim bilimleri bölümü bünyesinde anabilim dalı olarak yapılandırılmasıyla Türk eğitim sistemine çok fazla zarar verileceği, bilimsel özerklik, bağımsızlık ve araştırma üzerinde olumsuz etkiler oluşacağı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idarenin temyiz isteminin reddine,
2.Dava konusu işlemin yukarıda özetlenen gerekçeyle iptaline ilişkin Danıştay Sekizinci Dairesinin temyize konu 23/09/2020 tarih ve E:2016/12339, K:2020/3733 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Kesin olarak, 01/12/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.