Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/4597
Karar No: 2018/4207
Karar Tarihi: 16.05.2018

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2017/4597 Esas 2018/4207 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2017/4597 E.  ,  2018/4207 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki haksız fiil nedeniyle madi ve manevi tazminat davasından dolayı yerel mahkemece verilen gün ve sayısı yukarıda yazılı kararın; Dairemizin 04/05/2017 gün ve 2016/10863-2017/2523 sayılı ilamıyla bozulmasına karar verilmiştir. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla HUMK’un 440-442. maddeleri uyarınca tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    Temyiz ilamında bildirilen gerektirici nedenler karşısında Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun değişik 440. maddesinde sayılan nedenlerden hiç birine uygun olmayan karar düzeltme isteğinin reddine ve aynı kanunun 442/3. ve 4421 sayılı Kanunun 2. ve 4/b-1. maddeleri gereğince takdiren 310,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak hazineye gelir kaydedilmesine
    ve aşağıda yazılı ret karar harcının karar düzeltme isteyene yükletilmesine 16/05/2018 gününde oyçokluğuyla karar verildi.

    KARŞI OY YAZISI

    Dava taksirle yaralama fiilinden dolayı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece maddi ve manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulüne dair verilen karar Dairemiz çoğunluğunca bozulmuş, davacı tarafın karar düzeltme talebi de yine sayın çoğunlukça reddedilmiştir.
    Dairemiz bozma kararının (1-2-3-4) sayılı bentlerine yönelik karar düzeltme talebinin reddine ilişkin karara katılmakla birlikte, (5) sayılı bozma sebebine yönelik karar düzeltme talebinin reddine ilişkin karara katılmıyorum.
    Şöyle ki;
    Davacı; ... Jandarma Komutanlığında astsubay üstçavuş olarak görev yaptığı dönemde, ... Belediye Başkanlığının yol yapımı çalışması sırasında güvenlik tedbiri almak üzere görevlendirildiğini, ancak belediye görevlileri tarafından tedbirsiz ve dikkatsiz davranılması sebebiyle gerçekleşen patlama sırasında taş parçasının kafasına isabet etmesi sebebiyle yaralandığını belirterek, uğradığı maddi ve manevi zararının giderilmesini istemiş ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla dava dilekçesinde 1.000 TL maddi tazminat talebinde bulunmuş, maddi zarara ilişkin aktüerya bilirkişi raporundan sonra verilen ıslah dilekçesi ile talebini 306.864 TL ıslah ederek raporda bildirilen zarar miktarı olan 307.864 TL"ye çıkarmış, mahkemece bu miktarın 293,942 TL"lik bölümü yönünden kısmen kabul kararı verilmiş, temyiz incelemesi üzerine ise Dairemizin 04/05/2017 günlü, 2016/10863-2017/2523 sayılı ilamı ile "... Somut olayın 21/03/2007 tarihinde meydana geldiği ve 27/11/2016 ıslah tarihi itibari ile 8 yıllık (uzamış) ceza zamanaşımı süresi dolduğu anlaşılmakla birlikte, sürekli işgücü kaybına ilişkin raporun davacı tarafından 21/02/2014 günü tebliğ alınmış olduğu gözetildiğinde bu tarihten itibaren 818 sayılı Borçlar Yasası"nın 60/1. maddesinde öngörülen haksız eylem zamanaşımı süresi bir yıl da dolduktan sonra ıslah dilekçesi verildiği görülmektedir. Açıklanan nedenlerle, ıslahla istenen miktarın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken kabulü yerinde olmamış, bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir." şeklinde gerekçe ile kararın bozulmasına oy çokluğu ile karar verilmiştir.
    Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16/03/2016 tarihli, esas 2014/896, karar 2016/332 sayılı kararında belirtildiği üzere "Zarar, zarar verici fiil veya olayın zarar görenin hukuki varlık ve değerleri üzerindeki olumsuz etki ve sonuçları olarak tanımlanabilir. Zamanaşımının işlemeye başlaması için zarar verici olayın değil zararın miktarının öğrenilmesi gerekir. Zarar miktarını bilmeyen davacı rastgele bir miktar üzerinden dava açmak zorunda kalacak ya da zamanaşımı baskısıyla rastgele bir miktar üzerinden davasını ıslah etmek zorunda kalacaktır. Zararından daha yüksek bir miktar için dava açtığında ya da davayı ıslah ettiğinde reddedilen kısım yönünden avukatlık ücreti ve yargılama gideri ödemeye maruz kalacak, zararından daha düşük bir miktar yönünden dava açtığında ya da davayı ıslah ettiğinde ise dava açmakla amaçladığı hakkına tam olarak kavuşamayacaktır. Bu nedenle zarar miktarının öğrenilmiş olması zamanaşımının işlemeye başlaması için zorunludur. "
    Bu açıklama kapsamında somut olayımıza bakıldığında; davacının 21/03/2007 günü meydana gelen olay ile ilgili olarak 08/05/2008 tarihinde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat talepli dava açtığı, maluliyet oranına ilişkin raporun 07/10/2013 tarihli olduğu ve davacı tarafa 21/02/2014 tarihinde tebliğ edildiği, bu maluliyet oranına göre davacının uğradığı maddi zararına ilişkin bilirkişi raporunun 09/11/2015 tarihli, ek raporun ise 20/01/2016 havale tarihli olduğu, 09/11/2015 tarihli raporun davacı vekiline 13/11/2015 tarihinde tebliğ edildiği ve bu tarihten itibaren (1) yıllık zamanaşımı süresi içinde 27/01/2016 tarihinde ıslah dilekçesinin verildiği, dolayısıyla ıslah edilen kısım yönünden zamanaşımı süresinin dolmadığı, bu nedenle davacı vekilinin bozma ilamının bu konuya ilişkin (5) numaralı bendine yönelik karar düzeltme talebinin kabulü ile bu bentteki bozma hükmünün kaldırılması düşüncesinde olduğumdan, sayın çoğunluğun bozma ilamının (5) numaralı bendine yönelik karar düzeltme talebinin reddine ilişkin kararına katılmıyorum. 16/05/2018

    KARŞI OY YAZISI

    Temyiz aşamasında yazdığım karşı oy yazısındaki gerekçelerle kararın düzeltilmesi gerektiğini düşündüğümden ret kararına katılmıyorum. 16/05/2018

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi