MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tehdit
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Sanığın katılanın işlettiği kafeteryada " ölüm bir nefes, Allah canı verir, canı alır" şeklinde tehdit içeren sözler sarf ettikten sonra dışarıya çıktığı, katılanın da dışarıya çıktığı sıra da" bıçak çekerek “bana karadenizlilik yapma, benim ismim ..."diyerek tehdit etmesi şeklinde gerçekleştiği kabul edilen eylemlerinin katılana karşı aynı yer ve zamanda aynı suç işleme kararı ile, birbirini takip edilen söz ve davranışlara gerçekleştirdiğinin anlaşılması karşısında, eylemlerin hukuken tek bir tehdit suçunu oluşturmasına göre ve TCK"nın 43. maddesinde düzenlenen değişik zamanlarda gerçekleştirme unsurunun ne surette oluştuğu açıklanmadan yasal olmayan yetersiz gerekçe ile fazla ceza tayini,
2- TCK’nın 61/6. maddesine aykırı olarak, tehdit suçundan, aynı Kanunun 62/1. maddesi uyarınca yapılan indirim sırasındaki hesap hatası nedeniyle sonuç cezanın 2 yıl 1 ay hapis yerine, 1 yıl 13 ay hapis olarak eksik belirlenmesi,
3- Sanık hakkında hüküm kurulurken uygulama maddesinin TCK"nın "106/2-a" yerine "106/2-c" olarak yanlış yazılması,
Kanuna aykırı ve sanık ..."in temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken, aleyhe temyiz bulunmadığından, 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 20/10/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.