11. Hukuk Dairesi 2018/4054 E. , 2019/5434 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
(ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ SIFATIYLA)
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Balıkesir 2. Asliye Hukuk Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 08/05/2018 tarih ve 2017/233-2018/188 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalılar vekilleri tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalıların müvekkili şirketin eski genel müdürü ve muhasebe müdürü olduklarını, davalıların görev yaptıkları dönemde, davacı şirketin hakim ortağı olduğu dava dışı şirkete ait aracın yine dava dışı kişiye satışı yapılmasına rağmen, araç satışı nedeniyle davacı şirketin 53.650,00 TL borçlandırıldığını ve bunun gizlenmesi için davalılar tarafından bir takım usulsüz işlemler yapıldığını, davalıların davacı şirket zararından TTK"nın 341. maddesi gereğince sorumlu olduklarını ileri sürerek, 53.650,00 TL"nin 30.06.2007 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle müştereken ve müteselsizlen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili, zaman aşımı ve husumet itirazında bulunarak davanın kötü niyetle ikame edildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı ... vekili, hususmet itirazında bulunarak davacı şirket kayıtlarında dava dışı şirkete borçlandırıldığında dair kaydın yer almadığından hukuki yararının bulunmadığını, hakkın kötüye kullanımının söz konusu olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya göre; davalıların davacı şirketin yönetim kurulu üyesi olmadıkları, davalı ..."in genel müdür, ..."nın ise mali işler direktörü olduğu, davalıların sorumluluğunun davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK 342 maddesi gereğince belirlenmesi gerektiği, muhasebe kayıtlarına göre dava konusu yapılan aracın satışı yapıldıktan sonra davacı şirketin 28.11.2016 tarihli 1709 yevmiye nolu muhasebe fişleri ile borçlandırıldığının muavin defterinin incelenmesinden anlaşıldığı, anılan işlemin yapıldığı tarih itibariyle 6762 sayılı TTK 342 maddesi gereğince şirket genel müdürünün ve mali işler direktörü davalıların davacı ... zararlandırıcı muhasebeleştirme işlemlerinden doğan zarardan sorumlu oldukları gerekçesiyle davanın kabulüne, 53.650,00 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalılar vekilleri temyiz etmiştir.
Dava, davacı şirketin eski genel müdür ve muhasebe müdürü olan davalıların görev yaptıkları dönemde şirkete verdikleri iddia olunan zararın tazmini istemine ilişkin olup mahkemece, davalıların 6762 sayılı TTK’nın 342. maddesi uyarınca davacı ... zararlandırıcı muhasebe işlemlerinden doğan zararlardan sorumlu oldukları gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak, dosya arasına alınan bilirkişi raporu ve sair evrakların incelenmesinde, davacı şirketin hakim ortağı olduğu dava dışı Jeneratör Pazarlama A.Ş.’ye ait aracın satışı sonrasında davalıların hatalı muhasebe işlemleri neticesinde Jeneratör Pazarlama A.Ş.’nin zarara uğradığı, davacının dava dışı Jeneratör Pazarlama A.Ş.’ye ait kayıtlarda borçlu olarak kaydedildiği anlaşılmaktadır. Davacının, dava dışı Jeneratör Pazarlama A.Ş.’ye borçlu olarak görünmesi davacının zarara uğradığını ispata yeterli olmadığı gibi borç olarak görünen bedelin davacı tarafça ödendiği ve bu suretle zararın oluştuğu da ispatlanmış değildir. Bu durumda mahkemece, davalıların işlemleri nedeniyle davacının zarara uğradığına yönelik iddiaların ispatlanamadığı göz önüne alınarak davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalılar vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalılar yararına BOZULMASINA, ödedikleri peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 16/09/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.