Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/4768
Karar No: 2018/6252
Karar Tarihi: 26.09.2018

Zimmet - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2018/4768 Esas 2018/6252 Karar Sayılı İlamı

Özet:


5. Ceza Dairesi'nin 2018/4768 E. ve 2018/6252 K. sayılı kararında, sanık hakkında zincirleme nitelikli zimmet suçundan mahkumiyet, diğer sanıkların ise zimmet suçundan beraat kararı verildiği açıklanmaktadır. Ancak temyiz isteminin sadece belirli konulara yönelik olduğu belirtilerek inceleme yapılacağı ifade edilir. İlk hükmün bozulma sebepleri arasında, dosyaların yeterli şekilde birleştirilememesi ve gerekçeli kararda açıklama eksikliği gösterilir. Ayrıca, Sanık ...'un hükümden sonra ölmesi nedeniyle 5237 sayılı TCK ve 5271 sayılı CMK'nın ilgili maddeleri uyarınca bir karar verilmesi gerektiği ifade edilir. Son olarak, avukatlık asgari ücret tarifesine uygun olarak kendisini vekil ile temsil ettiren ve beraat kararı verilen sanık ... yararına vekalet ücreti takdir edilmesi gerektiği belirtilir. Kanun maddeleri: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu 64, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu 223/8, 5320 sayılı Kanun 8/1, Ceza Muhakemesi Kanunu 321.
5. Ceza Dairesi         2018/4768 E.  ,  2018/6252 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Zimmet
    HÜKÜM : Sanık ... hakkında zincirleme nitelikli zimmet suçundan mahkumiyet, sanıklar ... ve ... hakkında zimmet suçundan beraat

    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;
    Tebliğnamede sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ..."ın isimlerine yer verilmiş ise de; temyiz isteminin ... müdafiin sanık hakkında kurulan mahkumiyet, ... müdafiin vekalet ücreti ile katılan ... vekilinin sanıklardan ... hakkında kurulan beraat ve ... hakkında kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik olduğu nazara alınarak, incelemenin sanıklar ... ile ..."in zimmet suçundan beraatlerine, sanık ..."un ise zimmet suçundan mahkumiyetine dair hükümlere yönelik temyiz itirazlarıyla sınırlı olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
    Mahkemece verilen 01/03/2011 gün ve 1998/135 Esas, 2011/60 Karar sayılı ilk hükmün, "Gerekçeli kararda temyiz davasına konu ana dosya ile birleştiği kabul edilen kimi kamu davalarının esas numaralarına yer verildiği, yine karar başlığında ve hüküm fıkrasında isimleri bulunmayan ... ve ... isimli sanıkların savunmalarının gerekçeli kararda özetlendiği, ancak birleştiği kabul edilen 99/33, 99/414, 99/149, 99/150, 99/130, 98/211, 98/212, 98/213, 98/355, 99/11 esas nolu dosyaların temyiz incelemesine gönderilen dosya içerisinde olmadığı gibi, duruşma tutanaklarının incelenmesinden anlaşıldığı üzere birleştirilen dosyalardan bir kısmının tekrar ayrılmasına karar verildiğinin görüldüğü, ancak bu dosyaların tekrar birleştirildiğine dair duruşma tutanaklarında bir açıklamanın bulunmadığı, duruşma tutanaklarında ismi yazılan sanık ..."a gerekçeli kararda hiç yer verilmediği anlaşılmakla; öncelikle sanıklar hakkında açılan ve bu dava ile birleştirilmesine karar verilen tüm kamu davalarının belirlenerek bu dava dosyalarının ana dosya içerisine alınması, birleştirilmesine karar verildikten sonra ayrılmasına karar verilen ve tekrar birleştirilmeyen dosyalar var ise bu dosyaların da asıllarının veya onaylı örneklerinin zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağının belirlenmesi için dava dosyası içerisine konulması, gerekçeli kararda da sanıklar hakkında hangi eylemleri nedeniyle hangi suçlardan hangi iddianameler ile kamu davaları açıldığının, açılan kamu davaları ile ilgili hangi hükümlerin kurulduğunun denetime olanak verecek şekilde açıklanması ve dava dosyasının temyiz incelemesine olanak verecek şekilde eksiksiz gönderilmesi gerektiği gözetilmeyerek dosya ve gerekçeli kararın içeriği ile çelişen şekilde hüküm kurulması" sebepleriyle Dairemizin 26/06/2013 gün, 2012/8948 Esas, 2013/7255 Karar sayılı ilamı ile bozulduğu, ancak mahkemece bozma ilamına uyulduğu halde, Mardin Asliye Ceza Mahkemesinin ... adlı kişi hakkında dikkatsizlik ve tedbirsizlik sonucu adam yaralamaya sebebiyet verme suçuna ilişkin 1999/414 esas sayılı dosyasının hataya düşülmek suretiyle dosya arasına alınması, bilirkişi raporuna dayanak teşkil eden 6 klasör dosyanın dosya içinde yer almaması, yine Anayasanın 141, 5271 sayılı CMK"nın 34, 230 ve 289/1-g maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının sanığı, katılanı, Cumhuriyet savcısını ve herkesi tatmin edecek, Yargıtay denetimine olanak verecek biçimde gerekçeli olması, Yargıtayın gerekçelerde tutarlılık denetimi yapması ve bu açılardan mantıksal ve hukuksal bütünlüğün sağlanması için kararın dayandığı tüm verilerin, bu veriler konusunda mahkemenin ulaştığı sonuçların, iddia, savunma ve tanık anlatımlarına ilişkin değerlendirmelerin açık olarak gerekçeye yansıtılması ilkelerine uyulması gerektiği nazara alınmadan, Ceza Genel Kurulunun 25/01/2011 tarih ve 2010/7-192; 2011/1 sayılı Kararında da açıklandığı üzere CMK"nın 230. maddesinin 1/c bendine uygun şekilde ulaşılan kanaat ve sanıkların suç oluşturduğu kabul edilen fiillerine açıkça yer verilmeden, delillerin birbiri ardı sıra dizilmesi dışında, deliller ile varılan sonuç arasındaki dosya kapsamına uygun, mantıksal ve hukuksal bağ da kurulmaksızın gerekçesiz olarak hükümler kurulması suretiyle bozma gereklerinin tam olarak yerine getirilmemesi,
    Sanık ...’un hükümden sonra 05/04/2016 tarihinde öldüğü UYAP sisteminden temin edilen nüfus kaydından anlaşıldığından, bu husus mahallinde araştırılarak sonucuna göre 5237 sayılı TCK"nın 64 ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri uyarınca bir karar verilmesi lüzumu,
    Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 14/4. maddesinde yer alan ""Beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanık yararına Hazine aleyhine maktu avukatlık ücretine hükmedilir."" biçimindeki düzenleme nazara alınarak, kendisini vekille temsil ettiren ve beraatine karar verilen sanık ... yararına vekalet ücreti takdir edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı, sanıklar ... ve ... müdafiileri ile katılan ... vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 26/09/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi