Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/1732
Karar No: 2016/13445
Karar Tarihi: 14.10.2016

tarihinde 18 yaşından küçük olan suça sürüklenen çoçuk hakkında TCK"nın 53/4maddesi hükmüne aykırı olarak aynı maddenin birinci fıkrasındaki hak yoksunluklarına hükmedilmesine - - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2016/1732 Esas 2016/13445 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Karara göre, suça sürüklenen çocuk görevi yaptırmamak için direnme, görevliye hakaret ve tehdit suçlarından hapis cezasına çarptırılmıştır. Ancak hükümler henüz kesinleşmediği için Adalet Bakanlığı'nın kanun yararına bozma isteği reddedilmiştir. Kanun maddeleri ise şöyledir: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 125/3-a, 106/2-a, 265/1-4, 43/2, 62/1, 31/3, 50/3-a, 50/1, 53/4 ve 43/2-1.
4. Ceza Dairesi         2016/1732 E.  ,  2016/13445 K.

    "İçtihat Metni"


    Görevi yaptırmamak için direnme,görevliye hakaret ve tehdit suçlarından suça sürüklenen çocuk ..."in 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nu 125/3-a, 106/2-a,265/1-4,43/2,62/1,31/3. maddeleri uyarınca 9 ay 21 gün hapis,1 yıl 8 ay hapis ve 10 ay hapis cezaları ile cezalandırılmasına dair,.... Asliye Ceza Mahkemesinin 13/02/2015 tarihli ve 2014/403 esas, 2015/138 sayılı kararının, Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozulmasının istenilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 07/10/2015 gün ve 312494 sayılı tebliğnamesiyle dava dosyası Dairemize gönderilmekle incelendi:
    İstem yazısında;” Dosya kapsamına göre,
    1- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun “Daha önce hapis cezasına mahkûm edilmemiş olmak koşuluyla, mahkûm olunan otuz gün ve daha az süreli hapis cezası ile fiili işlediği tarihte onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş bulunanların mahkûm edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezası, birinci fıkrada yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilir.” şeklindeki 50/3. maddesi karşısında dosya arasındaki sabıka kaydına göre daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş olan sanık hakkında bir yıldan az süreli hapis cezalarının 5237 sayılı Kanun"un 50/1. maddesinde yer alan seçenek yaptırımlardan birine çevrilmemesinde,
    2- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 53/4. maddesinde yer alan “Kısa süreli hapis cezası ertelenmiş veya fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan kişiler hakkında birinci fıkra hükmü uygulanmaz.” şeklindeki düzenleme karşısında, fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan suça sürüklenen çocuk hakkında, aynı Kanun’un 53/1. maddesinde belirtilen hak yoksunluklarına hükmedilmesinde,
    3- Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 02/03/2010 tarihli ve 2009/9-259 esas, 2010/47 karar sayılı ilâmında da açıklandığı üzere, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 265. maddesinde düzenlenen görevini yaptırmamak için direnme, seçimlik hareketli bir suç olup kamu görevlisinin görevini yapmasını engellemek amacıyla, cebir ve/veya tehdit kullanılması ile suç oluştuğu, somut olayda sanığın suçun yasal tanımında yer alan ve hukuksal anlamda tek bir fiili oluşturan davranışları, görevini ifa eden iki kamu görevlisine karşı görevlerini yaptırmamak için gerçekleştirmiş olması nedeniyle aynı nev"iden fikri içtimanın koşulları gerçekleşmiş bulunduğundan, sanık hakkında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 43/2. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmeksizin her iki katılan bakımından yazılı şekilde ayrı ayrı tehdit ve görevi yaptırmamak için direnme suçundan mahkumiyet hükmü kurulmasında isabet görülmemiştir” denilmektedir.
    TÜRK MİLLETİ ADINA
    I-Olay:
    Görevi yaptırmamak için direnme,tehdit ve görevliye hakaret suçlarından suça sürüklenen çocuk sanık ... hakkında yapılan yargılama sonucunda, ... Asliye Ceza Mahkemesinin 13/02/2015 tarihli kararı ile, her üç suçtan ayrı ayrı hapis cezasıyla cezalandırılmasına dair yüze karşı verilen kararın temyiz edilmeksizin kesinleşmesi üzerine, infaz aşamasında kanun yararına bozma yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.
    II- Kanun Yararına Bozma İstemine İlişkin Uyuşmazlığın Kapsamı: 1-Daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş olan suça sürüklenen çocuk hakkında hükmolunan bir yıldan az süreli hapis cezalarının TCK"nın 50/3.maddesi uyarınca aynı maddenin birinci fıkrasında yer alan seçenek yaptırımlardan birine çevrilmemesine,
    2-Suç tarihinde 18 yaşından küçük olan suça sürüklenen çoçuk hakkında TCK"nın 53/4.maddesi hükmüne aykırı olarak aynı maddenin birinci fıkrasındaki hak yoksunluklarına hükmedilmesine,
    3-Görevi yaptırmamak için direnme eyleminin aynı anda iki kamu görevlisine karşı gerçekleştirilmesi nedeniyle TCK"nın 43/2-1 maddesinin uygulanması yerine ayrı ayrı tehdit ve görevi yaptırmamak için direneme suçlarından hüküm kurulmasına dair hukuku aykırılıklara ilişkindir.
    III- Hukuksal Değerlendirme:
    5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca hâkim veya mahkemece verilip istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karar veya hükümlerde, maddî hukuka veya yargılama hukukuna ilişkin hukuka aykırılık bulunduğunu öğrenen Adalet Bakanlığı, o karar veya hükmün Yargıtay’ca bozulması istemini, yasal nedenlerini açıklayarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına yazılı olarak bildirecektir. Bunun üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı da hükmün veya kararın bozulması istemini içeren yazısına bu nedenleri aynen yazarak, Yargıtay ceza dairesine verecek, ileri sürülen nedenlerin Yargıtay’ca yerinde görülmesi halinde karar veya hüküm yasa yararına bozulacak, yerinde görülmezse istem reddedilecektir.
    Buna göre hâkim veya mahkemece verilen karar veya hükümlerin kanun yararına bozma konusu yapılabilmesi için istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşmesi gerekmektedir.
    İnceleme konusu somut olayda; .... Asliye Ceza Mahkemesinin 13/02/2015 tarihli kararı ile, suça sürüklenen çocuk hakkında görevi yaptırmamak için direnme,görevliye hakaret ve tehdit suçlarından hapis cezası verildiği, suça sürüklenen çocuğun yüzüne karşı verilen bu kararda kanun yolu bildiriminde “ tefhim ve tebliğden itibaren 7 gün içinde “ şeklinde yanıltıcı ibareye yer verildiği ve kararında suça sürüklenen çocuğa tebliğ edilmediği anlaşılmıştır.
    Bu nedenle kanun yararına bozma konusu yapılan hükümde yasa yoluna başvuru süresinin ne zaman başlayacağının suça sürüklenen çocuğa usulüne uygun olarak yapılmaması nedeniyle hükümler henüz kesinleşmediğinden, bu aşamada incelenmesi olanaklı görülmemiştir.
    IV- Sonuç ve Karar:
    Yukarıda açıklanan nedenlerle;
    1-Adalet Bakanlığınının istemi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının düzenlediği tebliğnamedeki düşünce, hükümlerin henüz kesinleşmemiş olması nedeniyle yerinde görülmediğinden, CMK"nın 309. maddesi uyarınca KANUN YARARINA BOZMA İSTEĞİNİN REDDİNE,
    2- Dosyanın, kanunyolu bildiriminin başvuru mercii, süresi ve yöntemi açısından şerhli davetiye ile sanığa bildirilip, tebligat eksikliğinin ikmali ile süresinde başvuruda bulunulması halinde temyiz incelemesi için Yargıtay’a gönderilmesini, aksi takdirde usulünce kesinleştirme işlemi gerçekleştirilerek, bu aşamadan sonra kanun yararına bozma isteminde bulunulmasını teminen mahkemesine iadesine, 14.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi