11. Hukuk Dairesi 2018/3808 E. , 2019/5433 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 07/03/2017 tarih ve 2015/119 E- 2017/75 K. sayılı kararın davacı vekili ve davalılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin kabulüne dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi"nce verilen 12/04/2018 tarih ve 2017/1564 E- 2018/429 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili ve davalılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkili adına tescilli 2013/06269-01 sayılı tasarıma tecavüz teşkil edecek nitelikte benzer elbisenin davalı şirketin iş yerinde üretim ve satışının yapıldığının tespit edildiğini, aynı elbisenin internet yoluyla da satışa sunulduğunu, davalı gerçek kişinin ise davalı şirketin müdürü olduğunu ve bu nedenle kendisine husumet yöneltildiğini, tasarım hakkının ihlal edildiğini, bu durumun delil tespitiyle de tevsik edildiğini, müvekkilinin maddi ve manevi zarara uğradığını ileri sürerek müvekkiline ait endüstriyel tasarım hakkına tecavüzün tespitini, durdurulmasını ve men’ini, 20.000.-TL manevi ve belirsiz alacak davası olarak ve 554 sayılı KHK’nın 52/a maddesi uyarınca belirlenecek şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın tespit tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle davalılardan tahsilini talep ve dava etmiş, 01.01.2016 tarihli dilekçesi ile maddi tazminat talebini 12.049,50 TL olarak belirlemiştir.
Davalılar vekili; belirsiz alacak davası ile işbu davanın açılamayacağını, davacı tasarımı ile müvekkili şirketin iş yerinde tespit edilen ürünün farklı olduğunu, davacı tasarımının birçok firmaca üretilen ve satışa sunulan bir model olduğunu ve harcı alem nitelik taşıdığını, müvekkili gerçek kişiye husumet yöneltilemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; dava dışı şirketten satın alınan "Modesty" marka ürünün, davacı adına tescilli 2013/06269-01 sayılı tasarıma belirgin biçimde benzer olduğu, davacının tasarım tescilinden doğan haklarını ihlal ettiği, davalı tarafın tecavüz teşkil eden eylemi nedeniyle davacının maddi ve manevi tazminata hak kazandığı, davalı şirketin satış fiyatları esas alındığında davacının en az 1.851,39 TL, en fazla 11.108,33 TL isteyebileceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davacının tescilli endüstriyel tasarımına vaki yapılan tecavüzün tespitine ve önlenmesine, 11.108,33 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminatın 07.01.2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle müştereken ve müteselsilen tahsiline, hükmün ilanına karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili ve davalılar vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre; davacı adına tescilli 2013/06269-01 sayılı tasarımın benzerinin davalı şirkete ait iş yerinde satışa sunulduğu, bu durumun yapılan delil tespiti ile sabit olduğu, aksi yöndeki savunmaların yerinde olmadığı, davalı şirketin iş yerinde satışa sunulan ürünlerin davacının tescilli endüstriyel tasarımına tecavüz oluşturduğunun, dosyada mevcut tespit raporu ile yargılama sırasında alınan kök ve ek bilirkişi raporlarında açıklandığı, içinde endüstriyel ürün tasarım uzmanı bilirkişinin de bulunduğu raporun hüküm kurmaya elverişli olduğu, davaya dayanak tasarımın davacı adına tescilli olduğu sürece koruma sağlayacağı, tasarımın iptal edilmediği ve davacının tescilde kötüniyetli olduğunun ispatlanmadığı sürece harcı alem olmasının da varılan sonucu değiştirmeyeceği, tecavüz nedeniyle davacının uğradığı zararın belirlenmesi için öncelikle davalıların söz konusu tasarıma tecavüz teşkil eden ürünleri ne miktarda ürettiklerinin, hangi fiyatla sattıklarının ve elde ettikleri karın tespitinin gerektiği, açıklanan hususların, davanın açıldığı tarih itibariyle tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin davacıdan beklenemeyeceği, dolayısıyla davanın belirsiz alacak davası olarak açılabileceği, davacı tarafın KHK"nın 52/a maddesi uyarınca yoksun kalınan kazancın tespitini istediği, hükme alınan bilirkişi raporunda, tecavüz oluşturan ürünün hazır giyim ürünü olduğunun, seri üretim esasına göre üretim yapıldığının, ortalama olarak bir tasarımdan 2.500-3.000 adet ürün kesimi yapıldığının kabul edildiği, buna göre davacının ürün satış fiyatları dikkate alındığında en az 1.851,39 TL, en fazla 11.108,33 TL kazançtan yoksun kalındığının belirtildiği, ilk derece mahkemesince gerekçesi açıklanmaksızın 11.108,33 TL’nin hüküm altına alındığı, davalı tarafın söz konusu ürünün ne kadar üretildiğini ispat edemediği gibi davalı tarafın söz konusu ürünü satmasında, ürün tasarımının payının ne derecede olduğu, diğer etkenlerin ürün satışında rol oynayıp oynamadığı hususlarında da herhangi bir açıklamaya yer verilmediğinden yapılan hesaplamanın doğru bulunmadığı, davalıların tescilli endüstriyel tasarıma tecavüzleri olmasaydı tasarım hakkı sahibinin tasarımı kullanması ile elde edebileceği gelirin tam olarak tespiti, dosya kapsamındaki delillerle mümkün olmadığından ve TBK"nın 50. maddesi uyarınca uğranılan zararın miktarının tam olarak tespit edilememesi halinde hakimin, zararın miktarını hakkaniyete uygun olarak belirleme yetkisi bulunduğundan dosyadaki veriler gözetilerek 7.000.- TL maddi tazminatın hakkaniyete uygun olduğu, ilk derece mahkemesince tecavüzün tespiti, önlenmesi ile maddi ve manevi tazminata hükmedilmiş olup vekille temsil olunan davacı yararına yalnızca kabul edilen maddi ve manevi tazminat istemleri yönünden vekalet ücreti takdir edildiği, tecavüzün tespiti ve önlenmesi istemi yönünden de davacı yararına vekalet ücretine karar verilmesi gerektiği halde bu konuda hüküm tesis edilmemesinin doğru olmadığı gerekçesiyle davalılar vekilinin istinaf başvurusunun kısmen, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkamesinin kararının kaldırılmasında, davanın kısmen kabulüne, davacı adına tescilli 2013/06269-01 sayılı endüstriyel tasarıma vaki tecavüzün tespitine ve önlenmesine, 7.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminatın 07.01.2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle müştereken ve müteselsilen tahsiline, kararın ilanına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı vekili ve davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK"nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK"nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekili ve davalılar vekilinin temyiz istemlerinin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 861,77 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalılardan alınmasına,
alınmadığı anlaşılan 44,40 TL temyiz ilam harcı ile 218,50 TL temyiz başvuru harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,
16/09/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.