Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/1073
Karar No: 2016/13444
Karar Tarihi: 13.10.2016

Dolandırıcılık - tehdit - genel güvenliği kasten tehlikeye sokma - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2016/1073 Esas 2016/13444 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Asliye Ceza Mahkemesi, dolandırıcılık, tehdit ve genel güvenliği kasten tehlikeye sokma suçlarından sanıkları mahkum etti. Ancak, temyiz başvurusu yapıldığında sanıkların tebliğat yönteminin usulsüz olduğu belirlendi. Dolayısıyla, temyiz talebi reddedilerek dosya incelendi ve sanıklar hakkında verilen mahkumiyet kararları bozuldu. Mahkemenin yaptığı hükümlülük kararlarının yetersiz gerekçeli ve kanuna aykırı olduğu belirtilerek, yeniden yargılanmaları gerektiği vurgulandı. Kararda, dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için gerekli olan hileli davranışların ayrıntılı bir şekilde açıklanması yapıldı. Bunun yanı sıra, sanıkların işlediği suçların kanun maddeleri de açıklandı. Bu suçlar arasında, TCK'nın 106/2-a maddesi uyarınca silahla tehdit ve TCK'nın 170/1-c maddesi uyarınca genel güvenliği kasten tehlikeye sokma suçları yer aldı. Ayrıca, TCK'nın 43/2. maddesi uyarınca sanığın birden fazla müştekiye yönelik tehdit suçunu işlediği belirtildi. TCK'nın 53/1. maddesi gereği, hapis cezasının kanuni sonucu olarak hak yoksunluğuna karar verilmesi gerektiği de vurgulandı.
4. Ceza Dairesi         2016/1073 E.  ,  2016/13444 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Dolandırıcılık, tehdit, genel güvenliği kasten tehlikeye sokma
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre sanık ..."a yapılan tebliğatın yöntemince yapılmadığı anlaşıldığından, temyizinin süresinde olduğu belirlenerek dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1- Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır.
    Bu açıklamalar ışığında; mahkemece, sanık ..."un müştekiye ait cep telefonunu arayarak kendisini ... olarak tanıtıp daha önceden kendilerine fidan sattığını ve görüşmek istediğini söylediği, bunun üzerine müştekilerin birlikte .... İlçesi ... Beldesine geldikleri, sanık ...’nun el işareti yaparak aracı durdurduğu, araca binip "burada konuşmayalım köyün dışına çıkıp orada konuşalım" dediği, sanık ...’nun dağda kuzulara ahır yaparken bir altın gömüsü bulduklarını, bunu satmak istediğini söylediği için müşteki ...’ın sanık ...’ nun kendisi ile telefonda görüşmesine rağmen diğer ortağı olan müşteki..."ın kendisi zannetmesi nedeni ile durumdan şüphelendikleri, için sanığı korkutmak amacıyla istihbaratçı olduklarını söyledikleri, bunun üzerine sanık ...’nun da korkarak arabadan aşağıya atladığı ve diğer sanıklar ile birlikte mağdurları araç ile takip etmesi şeklinde gerçekleştiği kabul edilen olayda;
    Sanık ... tarafından ismini farklı söyleyerek kazı sırasında altın bulduğunu söyleyip sahte altınları satmaya çalışmak şeklindeki hileli hareketlerin, objektif olarak ne şekilde inandırıcı düzeyde olduğu açıklanıp tartışılmadan dolandırıcılık suçundan yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
    2- Sanıklar ... ve ..."un mağdurları araç ile takip etmek şeklinde gerçekleşen eylemleri ile ne şekilde dolandırıcılık suçuna iştirak ettikleri açıklanıp kanıtları gösterilmeden yetersiz gerekçe ile hükümlülük kararı verilmesi,
    3- Sanık ..."un kendilerinden kaçan müştekilere ve havaya doğru ateş etme şeklindeki eyleminin, TCK"nın 106/2-a maddesine uyan silahla tehdit ve aynı Kanunun 170/1-c maddesinde düzenlenen genel güvenliği kasten tehlikeye sokma suçlarını oluşturduğu, bu durumda aynı Kanunun 44. maddesi uyarınca sadece en ağır cezayı gerektiren tehdit suçundan hükümlülük kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden, yerinde olmayan gerekçe ve kanuni olmayan hukuki nitelendirme ile ayrıca genel güvenliği kasten tehlikeye sokma suçundan da mahkumiyet kararı verilmesi,
    4- Sanığın müştekilerin içerisinde bulunduğu araca doğru ateş ederek silahla tehdit eylemini gerçekleştirdiğini kabul edilmesi karşısında, sanığın tek eylemle birden fazla müştekiye yönelik tehdit suçunu işlemesi nedeniyle TCK"nın 43/2. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
    5- Sanıklar hakkında hükmolunan hapis cezasının kanuni sonucu olarak, TCK"nın 53/1. maddesindeki hak yoksunluklarına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı ve sanıklar ..., ... ve ..."un temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken, aleyhe temyiz bulunmadığından, 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 13/10/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi