11. Hukuk Dairesi 2018/3767 E. , 2019/5432 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada Ceyhan 3. Asliye Hukuk Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 17/04/2018 tarih ve 2017/82-2018/135 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacılar vekili ve davalı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı bankanın müşterisi olduğunu, 30.11.2008 tarihinden itibaren hesabında olması gereken 118.712,00 TL"nin olmadığını farkettiğini, bir banka personelinin zimmetine para geçirmek suçundan tutuklandığını ve bu olayın müvekkilinin hesabının ne şekilde boşaltıldığının da bir göstergesi olduğunu, bankaya 26.05.2010 tarihli ihtar çekilerek zararının tazmini istenmişse de bankaca bir ödeme yapılmadığını ileri sürerek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL"nin 30.11.2008 tarihinden itibaren kısa vadeli ticari kredilere uygulanan en yüksek avans faiziyle tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, husumet itirazında bulunarak davacının taleplerinin tutarsız olduğunu, çekilen bir kısım paraya ait dekontlarda davacının imzasının bulunduğunu, imzası olmayan ve arşivde bulunamayan dekontlar karşılığında davacıya ödeme yapılacağının bildirildiğini ancak davacının bunu kabul etmediğini, davanın kötü niyetle ikame edildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya göre, dosya içerisinde mevcut teftiş raporuna uyarınca davalı banka çalışanının 106 müştekinin hesaplarından zimmetine para geçirdiği, davalı bankanın uzun süre bu çalışanının söz konusu görevi yapmasına izin verdiği, banka müşterilerine güven tesis etmesine neden olduğu, bu güvenden dolayı çalışanının müşterilere boş dekontlar imzalattığı, kendi lehine menfaat sağlamasına neden olunduğu, bankaların BK"nın 99/2 maddesine tabi olup davalı bankanın mudinin önceden boş olarak imzalayarak çalışanına verdiği ödeme belgeleri nedeniyle sorumluluktan kurtulanmayacağı, bankaların kendilerine yatırılan paraları, mudiler istediğinde veya belli bir vadede aynı veya misli olarak iade etmekle yükümlü oldukları, davalının, adam çalıştıran sıfatı ile sorumlu olduğu, davalının gerekli özeni gösterdiğini ispat edemediği, çalışanının hesaplardaki işlemlerini denetlemediği, zararın tamamından sorumlu olduğu, bozma ilamı sonrasında ıslah yapılamayacağı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 7.000,00 TL alacağın dava tarihinden itibaren kısa vadeli ticari kredilere uygulanan en yüksek avans faiziyle tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davacılar vekili ve davalı vekili temyiz etmiştir.
1-) Dava, banka görevlisinin zimmetinden kaynaklı tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davalı bankanın zararın tamamından sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de, davacılar vekilince dava dilekçesinde 10.000,00 TL’nin talep edildiği dikkate alınarak kararın gerekçesinde davalı bankanın oluşan zararın tamamından sorumlu olduğu belirtilmesine rağmen mahkemece, reddedilen 3.000,00 TL’lik kısma dair herhangi bir gerekçe belirtilmeksizin 7.000,00 TL üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
2-) Bozma sebep ve şekline göre, taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte yazılı nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün davacılar yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödedikleri peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 16/09/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.