Esas No: 2022/937
Karar No: 2022/1431
Karar Tarihi: 08.02.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/937 Esas 2022/1431 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2022/937 E. , 2022/1431 K."İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : ... 7. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... 2. İş Mahkemesi
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı işyerinde 15.03.2012-02.09.2016 tarihleri arasında çalıştığını, davalı işverenliğin psikolojik baskı ve ayrıştırma süreciyle yıpranan ve daha fazla katlanamayan müvekkilinin iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini belirterek kıdem tazminatı, fazla mesai, yıllık ücretli izin, ulusal bayram genel tatil, ücret farkı ve mobing tazminatı alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının iddia ettiği hususların gerçeği yansıtmadığını, davacının müvekkili banka ile yaptığı sözleşmeye bağlı olarak yönetmen ünvanı ile çalışmaya başladığını, sözleşme gereği çalışanın işyerinde yaptığı işin yönetim ve organizasyon gereği geçici veya devamlı değiştirilebileceğini, bu konuda çalışanın talimatlara uymayı peşinen kabul ettiğine dair hüküm bulunduğunu, çalışma şartlarının maaş ile uyumlu olduğunu, maaş ve diğer alacakların eksiksiz ödendiğini, davacının müvekkil bankaya ihtar çekmek suretiyle iş sözleşmesini kendisinin feshettiğini ileri sürerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmiştir.
İstinaf Başvurusu:
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, davacı taraf istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti :
Bölge Adliye Mahkemesince, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2.maddesine göre İlk Derece Mahkemesi kararı ortadan kaldırılarak davanın esası hakkında yeniden verilen karar, davacı vekilininin başvurusu üzerine yapılan temyiz incelemesi sonrası Dairemizin 06.04.2021 tarihli ilamı ile bozulmuş olup Bölge Adliye Mahkemesince, bozma ilamına uyma kararı verilerek devam edilen yargılama neticesinde yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Bozma üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin kararına karşı, taraf vekilleri temyiz başvurusunda bulunmuştur.
Gerekçe:
1-Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, taraflar arasındaki sözleşmeye, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin tüm davacı vekilinin aşağıdaki bendin dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Bilindiği üzere; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununda (keza mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununda) "usuli kazanılmış hak" kavramına ilişkin açık bir hüküm bulunmamaktadır. Bu kurum, davaların uzamasını önlemek, hukuki alanda istikrar sağlamak ve kararlara karşı genel güvenin sarsılmasını önlemek amacıyla Yargıtay uygulamaları ile geliştirilmiş, öğretide kabul görmüş ve usul hukukunun vazgeçilmez, ana ilkelerinden biri haline gelmiştir. Anlam itibariyle, bir davada, mahkemenin ya da tarafların yapmış olduğu bir usul işlemi ile taraflardan biri lehine doğmuş ve kendisine uyulması zorunlu olan hakkı ifade etmektedir.
Mahkemenin, Yargıtay’ın bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına bir usuli kazanılmış hak doğabileceği gibi, bazı konuların bozma kararı kapsamı dışında kalması yolu ile de usuli kazanılmış hak gerçekleşebilir. (Yargıtay İBK 9.5.1960 tarih 21/9, RG. 28.6.1960-10537) Hükmün bir kısmının bozma kapsamı dışında bırakılmasının amacı bu kısımların doğru olduğunu belirlemek, bozmanın sınırlarını çizmek ve bu şekilde usulü kazanılmış hakları oluşturup, korumaktır. Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımları lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşturur (04.02.1959 gün ve 13/5 sayılı YİBK).
Somut olayda, mahkemece hükmüne uyulan bozma ilamında işaret edildiği şekilde, davacı işçinin emeklilik konusunda yaş hariç diğer kriterleri yerine getirdiği değerlendirilerek dava konusu kıdem tazminatının kabulüne karar verilmesi noktasında bir isabetsizlik bulunmasada, dava dilekçesi, cevap dilekçesi ve davalının 25.09.2017 tarihli bilirkişi raporuna itiraz dilekçelerinde de belirtildiği üzere taraflar arasında davacının hizmet süresinin 15.03.2012-22.09.2016 tarihleri arası 4 yıl 6 ay 7 gün olduğu hususunda bir uyuşmazlık bulunmadığı ve bu hususun bozma kapsamı dışında kaldığı gözetilmeksizin davacının dava dışı işveren nezdinde çalıştığı anlaşılan 01.02.2008-25.02.2012 tarihleri arası dönemde çalıştığı kabulü ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup tekrar bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgililere iadesine, 08.02.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.