4. Ceza Dairesi Esas No: 2014/12060 Karar No: 2016/13352 Karar Tarihi: 13.10.2016
Hakaret - şantaj - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2014/12060 Esas 2016/13352 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararda, hakaret ve şantaj suçlarından sanığın mahkum edildiği belirtilmiştir. Hakaret suçu için öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre verildiği tarih itibariyle hükmün temyiz edilemez olduğu belirtilmiştir. Şantaj suçu için ise, sanığın eylemi ile ulaşılan çözümün haklı kılındığı ve suçun adamın kanununa uygun bir şekilde işlendiğinin saptandığı ifade edilmiştir. Mahkeme kararında ayrıca, TCK'nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi kararının da bahsedilmiş ve sanığın ileri sürdüğü nedenlerin yerinde görülmediği için temyiz davasının reddedildiği belirtilmiştir. Detaylı kanun maddeleri olarak 5320 sayılı Kanunun 8/1, 1412 sayılı CMUK'nın 317. Maddesi ve TCK'nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi kararı ile TCK'nın 53/1-c maddesinde düzenlenen hak yoksunluğunun uygulanma süresi ve şeklinin Kanunda öngörülen biçimde infaz aşamasında gözetilebileceği belirtilmiştir.
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: 1- Hakaret suçuna ilişkin, kararda öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre verildiği tarih itibariyle, hükmün temyiz edilemez olduğu, Anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK" nın 317. maddeleri uyarınca sanık ..."ın tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE, 2- Şantaj suçundan kurulan hükmün temyizine gelince, Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, yapılan incelemede; Sanığa yükletilen şantaj eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu ögelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, Sanığın değişik zamanlarda fiili gerçekleştirmesi karşısında hakkında TCK"nın 43. maddesinin uygulanmaması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Anayasa Mahkemesi’nin karar tarihinden sonra 24/11/2015 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı, TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararın ve TCK"nın 53/1-c maddesinde düzenlenen hak yoksunluğunun uygulanma süresi ve şeklinin Kanunda öngörülen biçimde infaz aşamasında gözetilebileceği, Anlaşıldığından sanık ..."ın ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA 13.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.