10. Hukuk Dairesi Esas No: 2011/15526 Karar No: 2012/1297
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2011/15526 Esas 2012/1297 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2011/15526 E. , 2012/1297 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, ölüm aylığından kesinti yapılmasına ilişkin Kurum işleminin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün, davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine,temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Davacı, Kurum tarafından sigortalı .... ölümü üzerine hak sahibi sıfatıyla kendisi ve davalıya ölüm aylığı bağlandığını, davalının .... kızı olmaması nedeniyle hak sahibi sıfatı bulunmadığından bahisle, kendine bağlanan ölüm aylığının yarı oranında indirilmesine ilişkin Kurum işleminin iptali istemiyle dava açmış olup, Mahkemece, davalı ... ile sigortalı ... arasında mahkeme kararı ile soy bağı kurulduğundan bahisle Kurum işleminin yerinde olduğu sonucuna varılarak davanın reddine karar verilmiş ise de, Mahkemenin bu hükmü eksik inceleme ve araştırmaya dayalıdır. Şöyle ki, ... (...) ve kızkardeşi ... tarafından; Nüfus Müdürlüğü taraf gösterilmek suretiyle .... Asliye Hukuk Mahkemesi"nde açılan baba isminin tashihi davasında yapılan yargılama sonunda, Mahkemenin 28.11.1955 tarih .../... Esas ve .../... Karar sayılı ilamı ile... ve .... babalarının ... oğlu .... doğumlu.... olarak tashihine karar verildiği ve bu kararın temyizsiz 02.03.1956 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. Bu şekilde kesinleşen sözkonusu karar, davacının babası olan .... yöneltilmediği için soy bağının tesisi açısından kesin hüküm sonuçlarını oluşturamaz. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeliri Kanunu"nun 303. maddesi""nde (Mülga 1086 sayılı Yasa"nın 237. maddesi) açıkça belirtildiği üzere, bir davaya ait şekli anlamdakesinleşmiş olan hükmün, diğer davada maddi anlamda kesin hükmün sonuçlarını doğurabilmesi için her iki davanın taraflarının, dava sebeplerinin ilk davanın hüküm fıkrası ile ikinci davaya ait talep sonucunun aynı olması gerekir. O halde, davacıya, davalı ..."un sigortalı ....çocuğu olup olmadığı yönünde ""soybağının düzenlenmesi davası"" açmak üzere süre verilmesi ve bu davanın eldeki davada ön mesele yapılarak sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirmeyle karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. O halde, davacı avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 02.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.