
Esas No: 2011/14076
Karar No: 2012/1275
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2011/14076 Esas 2012/1275 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, yersiz ödenen ölüm aylıklarının tahsili için yapılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkeme, bozma üzerine, davanın kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davacı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Kararın, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297. maddesinde (Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 388 ve 389. maddelerinde) tanımlanan unsurları taşıması ve “Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi” yönündeki hükümlerinin kararın yazımında dikkate alınması gerekir.
Dava, 01.11.1996 – 20.08.2004 tarihleri arasında yersiz ödenen ölüm aylıklarının tahsili için yapılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, gerekçede, tarafların iddialarında haklı olduğu miktarlar belirtilip; hüküm fıkrasında tekrara ve çelişkiye yer verilmeksizin, davalının itirazında haksız olduğu miktara göre, takibin devam etmesi gereken Kurum asıl alacağı ve faizi belirtilip, buna ilişkin itirazın iptaline ve takibin devamına, hükmün ferileri de buna göre belirlenerek karar verilmesi gerekirken; hüküm fıkrasında, davalının, 29.07.2003 tarihi öncesinde ödenen ölüm aylıklarına ilişkin itirazında haklı olduğu esas alındığı halde; takip masrafı olarak 5,00 TL yerine, 5.000. TL yazılmış olması, Yine, davalının itirazında haklı olduğu belirtilen takip miktarı, davacı Kurum lehine kısmen kabul gibi değerlendirilip, kararın kendi içinde çelişki oluşturularak, hükmün ferilerinin hatalı hesaplanmış olması isabetsiz olduğu gibi; haksız itiraz tazminatının oran olarak belirtilmiş olduğu gözetildiğinde, hükmün bu şekliyle infazının da mümkün bulunmadığı görülmüştür.
Mahkemece yapılacak iş; davalının itirazında haksız olduğu miktar ve faizi doğru olarak belirlenip, takibin bu miktar üzerinden devamına karar verilmesi; Ayrıca, hükmün ferilerinin de, bulunacak miktar üzerinden hesaplanması gerekirken, kendi içinde çelişki oluşturularak, yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davacı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul olunmalı ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 02.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.