4. Ceza Dairesi 2016/8646 E. , 2016/13303 K.
"İçtihat Metni"Kasten yaralama suçundan müşteki sanık ..."ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 86/1, 87/3 ve 62. maddeleri gereğince 1 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, anılan Kanun"un 51. maddesi gereğince hapis cezasının tamamının ertelenmesine dair ..... Asliye Ceza Mahkemesinin 29/12/2011 tarihli ve 2010/545 esas, 2011/935 sayılı kararını müteakip, sanık müdafiisince karardaki maddi hatanın düzeltilerek Yargıtay 4. Ceza Dairesinin lehe bozma kararından müvekkilininde yararlandırılmasına yönelik talebi hakkında, sanığın neticeten 11 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına olarak kararın tashihine, lehe bozma kararının sanığa uygulanması kanun yararına bozma yolu ile giderilebileceğinden bu hususta gerekli işlemlerin yapılması için dosyanın... Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesine ilişkin aynı Mahkemenin 17/06/2015 tarihli ek kararına karşı yapılan itirazın reddine dair .... Ağır Ceza Mahkemesinin 14/07/2015 tarihli ve 2015/1324 değişik iş sayılı kararı aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü"nün 09.12.2015 gün ve 94660652-105-34-10043-2015-25996/81565 sayılı yazılı istemleri ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 25/01/2016 günlü, 2016/411755 sayılı tebliğnamesiyle bozma düşüncesiyle daireye gönderilmiş olduğu görülmekle dosya incelendi.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede,
Benzer bir olaya ilişkin Yargıtay 13. Ceza Dairesinin 03/07/2014 tarihli ve 2014/12538 esas, 2014/23617 karar sayılı ilamında "....hükmün lehe bozulması halinde, 1412 sayılı CMUK’un 325. maddesi uyarınca, bozulan cihetlerin temyiz talebinde bulunamamış olan sanıklara da uygulanmasının mümkün olması halinde, sirayet yoluyla hükmün bozulmasından hükmü temyiz etmeyen sanığın da istifade ettirilmesi gerekeceği, kanuni bir zorunluluk olan sirayetin Yargıtay bozma ilamında işaret edilmemesinin de sonuca etkili olmayacağı..." şeklinde belirtildiği üzere, hükmü süresinden sonra temyiz eden müşteki sanık ..."ın hükmü temyiz eden diğer sanıklar hakkında verilen lehe bozma kararından istifade ettirilerek mahallinde mahkemesince yeniden karar verilebileceği düşünüldüğünden, merciince itirazın belirtilen nedenle kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir. isabet görülmediğinden, 5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309.maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunduğu görülmekle,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dosyanın incelenmesinde, sanık ..."ın .... ve ... ile tartışmaları sırasında bu kişilerin..."u tehdit ettiği,..."un da bu kişilerden ..."i darp ederek yaraladığı iddiasıyla açılan dava üzerine eylem mahkemece de aynı şekilde kabul edilerek..."un yaralama, diğer sanıkların tehdit suçundan cezalandırılmasına karar verilmiş, bu kararın temyizi üzerine Dairemizce 20/04/2015 tarih ve 2013/3195 esas, 2015/27405 sayı ile... yönünden süreden sonra yapılan temyizin reddine karar verilmiş, diğer sanıklar yönünden ise leyh ve aleyhte bozulmuş olup, ... hakkında kesinleşen .... Asliye Ceza Mahkemesinin 29/12/2011 tarihli kararında ceza tayini sırasında uygulama hatası yapılarak 11 ay 20 gün yerine 1 yıl olarak sonuç cezanın belirlenmesi nedeniyle, aynı mahkemenin kesinleşen hükümde maddi hata yapıldığını kabul ile 17/06/2015 tarihli kararında sonuç cezayı 11 ay 20 gün olarak belirlemesi kararına itiraz üzerine mercii... Ağır Ceza Mahkemesinin bozma istemine konu 14/07/2015 tarihli kararında,..."a karşı suç işleyen kişilerle ilgili leyh ve aleyhte yapılan bozmadan ..."ın faydalanmasının mümkün olmadığı, 29/12/2011 tarihli kesinleşen karardaki uygulama hatasının kanun yararına bozma yoluyla giderilebileceğine dair kabulünde bir isabetsizlik bulunduğu anlaşılmakla, .... Asliye Ceza Mahkemesinin 29/12/2011 tarih ve 2010/545-935 sayılı kararının kanun yararına bozma konusu yapılması durumunda incelenebileceğinden,.... Ağır Ceza Mahkemesince itirazın reddine dair verilen kararda hukuka aykırılık bulunmadığından, Adalet Bakanlığının kanun yararına bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen ihbarname içeriği yerinde görülmediğinden, kanun yararına bozma isteminin CMK 309. maddesi gereğince REDDİNE, 14.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.