Abaküs Yazılım
8. Daire
Esas No: 2018/1473
Karar No: 2021/5929
Karar Tarihi: 02.12.2021

Danıştay 8. Daire 2018/1473 Esas 2021/5929 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2018/1473
Karar No : 2021/5929

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...
VEKİLİ : Av. ...

KARŞI TARAF (DAVALILAR) : 1- ...Eczacı Odası
VEKİLİ : Av. ...

2- ...Birliği
VEKİLİ : Av. ...

İSTEMİN KONUSU : ...Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesinin ...gün ve E:...K:...sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı tarafından, sahibi ve mesul müdürü olduğu ...Eczanesini muvazaalı işlettiğinden bahisle 6643 sayılı Kanun'un 30/c maddesi uyarınca hakkında 180 gün süre ile sanat icrasından men cezası verilmesine ilişkin TEB 1. Bölge İstanbul Eczacı Odası Haysiyet Divanı’nın 21/05/2015 tarih ve ...sayılı kararı ile anılan kararın aynen kabul ve tasdik edilmesine ilişkin Türk Eczacılar Birliği Yüksek Haysiyet Divanı'nın ...tarihli ve ...sayılı kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: .... İdare Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararıyla; davacının İstanbul Eczacı Odasına verdiği ...tarihli yazılı ifadesinde özetle; disiplin soruşturmasına konu sözleşmede imzası bulunan ...ve adı geçmeyen ...Ecza Deposu çalışanı ...'nın borç para ve vadeli ilaç taahhüdü üzerine sözleşmeyi imzaladığı, sözleşme ile birlikte bu kişilere her biri 250.000,00 dolarlık iki senet verdiğinin beyan edildiği, bahsi geçen davacının imza ve kaşesini taşıyan ancak işletmeci kısmının boş olduğu görülen (ancak davacı tarafından işletmecinin ...olduğu belirtilen) protokol isimli belgede özetle; işletmeci ile davacının ...Eczanesinin devri konusunda anlaştıklarının belirtildiği, buna göre davacının ...Eczanesine ait tüm haklarını işletmeciye devretmeyi kabul ettiği, bunun karşılığında işletmecinin eczanenin kamusal borçları ile personel borçlarından 175.000,00-TL ye kadarını ödeyeceği, davacı tarafından eczane cirosuna dokunulmayacağı, davacı tarafından eczane adına borçlanılamayacağı, davacının iki adet 250.000 dolarlık senet vereceği, davacının eczanede aylık 3.000,00-TL maaşla çalışacağının kararlaştırıldığı, bu belgenin varlığının davacı tarafından doğrulandığı, yine davacı tarafından Türk Eczacıları Birliği Haysiyet Divanı'na verilen 22/10/2015 tarihli, ifade tutanağında da eczanenin mali problemlerini aşmak için ...ve ...ile imzalanan protokolün doğrulandığı görüldüğünden, davacının eczanesini üçüncü bir kişiye devredip işlettirdiği hususunun sübut bulduğu ve davacının bu suretle muvazaalı işlem ve eylemlerde bulunduğu anlaşıldığından, bu eylemi nedeniyle 180 gün süreyle sanat icrasından men cezası ile cezalandırılmasına dair İstanbul Eczacı Odası işleminin onaylanmasına ilişkin dava konusu Türk Eczacılar Birliği Yüksek Haysiyet Divanı işleminde hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: ...Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, ...ile ilgili olarak İdare Mahkemesi kararında yapılan açıklamaların gerçeği yansıtmadığı, adı geçenin ...Eczanesi çalışanı olup, hiçbir zaman davacının çalışanı olmadığı, bu kişinin kardeşi ...'ün bir dönem davacının sahibi olduğu ...Eczanesinde kalfa olarak çalıştığı, davacının ...Eczanesinin 2009 yılından itibaren sahibi ve mesul müdürü olduğu hususunda bir tereddüt bulunmadığı, bu hususun davacıya ait banka hesap dökümleri, faturalar, eczanenin kasa defteri ve sair tüm belgeler ile sabit olduğu, muvazaa varlığına ilişkin kesin ve somut bir delil ortaya konulamadığı, karekod sistemi uyarınca eczanelerin sattığı ilaçların kare kod ile eczaneye bağlı olması nedeniyle başka eczanenin SGK şifresinin kullanımının teknik olarak dahi mümkün olmadığı, davacının yaşadığı maddi sıkıntılardan faydalanılarak düşürüldüğü durum nedeniyle ceza ve hukuk mahkemelerinde açtığı davaların sonuçları beklenmeksizin karar verilmesinin hukuka uygun olmadığı, bir an için davacının suçlu olduğu düşünülse dahi eylem ile ceza arasında adil bir dengenin bulunmadığı, daha hafif bir cezanın verilmesi gerektiği belirtilerek, Bölge İdare Mahkemesince verilen ret kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI :
Davalı İstanbul Eczacı Odası tarafından, eczacılık faaliyetinin münhasıran adına ruhsat verilen kişi tarafından kendi nam ve hesabına yürütülmesinin asıl olduğu, kısmen veya tamamen eczaneye başkalarının ortak edilmesi veya bunların nam ve hesabına çalıştırılmasına yasal olanak bulunmadığı, muvazaanın anlaşılmasını önlemek amacıyla tarafların her türlü dikkati göstermelerinin eşyanın tabiatı gereği olduğu, davacı hakkında muvazaalı eczane işlettiği hususunda yapılan şikayet akabinde yapılan denetimde elde edilen bilgi ve belgelerden davacıya ait gözüken ...Eczanesi'nin ... ve ...'e ait ... Eczanesinden gelen ve ... Eczanesinde çalışmaya başlamış gözüken ...'e ait olduğu, zaman zaman ... Eczanesi'nin şifresi kullanılarak SGK reçetelerinin girildiği, Eczacı ...'e ait dosya incelendiğinde adı geçene ait ... Eczanesi'nin de ... tarafından muvazaalı olarak işletildiğinin tespit edildiği, davacının şikayeti üzerine ...'nın savcılıkta verdiği
ifadesinde; şikayetçinin eczanesini protokol ile devir alarak kendisini eczanede maaşlı olarak çalıştırmaya başladığını belirttiği, denetimde elde edilen belgelerden tespit edilen hususların adı geçenin ifadesini doğruladığı, eczanenin şifresi kullanılarak SGK reçetelerinin karşılanması durumunun kare kod sistemi ile bir ilgisinin bulunmadığı, muvazaanın meslek etiğini çürüten ve eczacılık mesleğini yozlaştıran, eczacılık mevzuatıyla da yasaklanmış hukuk dışı bir eylem olması itibari ile daha düşük bir yaptırımla karşılanmasının düşünülemeyeceği, nitekim İstanbul Eczacı Odası Onur Kurulu tarafından muvazaa kanaatine ulaşılan dosyaların tamamında 180 gün sanat icrasından men yaptırımının uygulandığı belirtilerek, istemin reddi gerektiği savunulmuştur.
Davalı Türk Eczacıları Birliği tarafından; davacının ... adlı kişi ile eczanesinin işletilmesi hususunda yazılı sözleşme yaptığı, bu sözleşmeye göre; eczane cirosuna davacının karışmayacağı ve tüm işlerin işletmeci tarafından yürütüleceği, eczane cirosunda davacının bir hakkı olmayacağı, aylık 3.000-TL maaş alacağı, eczane mesul müdürü olan davacının eczane adına borçlanamayacağı ve herhangi bir taahhüde giremeyeceği, soruşturma kapsamında ifadesine başvurulan davacının verdiği ifadelerinde eczanesinin işletilmesinin devri konusunda eczacı olmayan biriyle sözleşme imzaladığını belirttiği, savcılık aşamasında da muvazaalı eczane işlettiğini dile getirdiği, davacının 24/03/2015 tarihli yazılı beyanı ile de disiplin soruşturmasına konu sözleşmede işletmeci olarak ...'ün imzasının bulunmasına rağmen, asıl işi organize edenin ... olduğu ve adı geçen tarafından mağdur ve tehdit edildiğini bir kez daha yinelediği, davacının yaşadığı maddi sıkıntı nedeniyle etrafındaki eczanelerden yardım istediği ve reçeteleri onlar üzerinden karşıladığını belirttiği, tüm bu belirtilenler karşısında muvazaanın varlığının yazılı ve sözlü olarak kabul edildiğinin açık olduğu, tüm bu gerçekler ortada iken temyiz dilekçesinde zor ve baskı ile senet, sözleşme, vs. imzalatıldığından bahsedilmesinin anlamsız ve hukuksuz olduğu belirtilerek, istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Bölge Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.


TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince 2577 sayılı Yasanın 17. maddesi uyarınca davacının duruşma istemi kabul edilmeyerek işin gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY :
Davacıya ait Harmantepe Mahallesi, ...Caddesi, ...Sokak, No:......adresindeki "... Eczanesi" isimli eczanede şikayet üzerine 25/11/2014 tarihinde yapılan denetimde tutulan ve davacının imza ve kaşesinin bulunduğu 34053 sayılı denetleme tutanağı ile, davacı tarafından ...... Eczanesi çalışanı olduğu beyan edilen ... (...) ve ... Eczanesi adına ödemeler yapıldığının görüldüğü, davacı tarafından bunun sebebinin nakit sıkıntısı nedeniyle bir dönem ilaç almakta yaşanan zorluk nedeniyle bir kısım A grubu reçetelerin ... Eczanesinden karşılandığı ve ödemelerin bu recetelere ait katılım bedellerine karşılık olduğunun bildirildiğinin tutanağa bağlandığı, davacının ...'e ait ... Eczanesi'nden eczanesine gelen ve çalışmaya başlayan ... ile eczanenin işletilmesi konusunda sözleşme imzaladığı, zaman zaman ... Eczanesi'nin şifresi kullanılarak SGK reçetelerinin sisteme girildiğinin görüldüğü, davacıya ait ... Eczanesinde çalışır gözüken ...'ün yıllarca ... Eczanesinde çalışmış kardeşi ...'ün halen devam etmekte olduğu ve eşinin vekaletle banka işlemlerini takip etmekte olduğu, ... Eczanesi'ne ait SGK şifresi ile davacıya ait ... Eczanesi'nin reçetelerinin karşılandığı, davacı Ecz. ...ve ...'e ait eczanelerinin ...'e ait muvazaalı eczaneler olduğu, hatta ... Eczanesinin İGDAŞ doğalgaz faturasının ... adına olduğu, bu kişinin eşine ...'in vekaletname verdiğinin tespit edildiği, bunun üzerine eczanenin muvazaalı işletildiği kanaatine varılarak İstanbul Eczacı Odası Haysiyet Divanının 21.05.2015 tarihli toplantısında alınan ...nolu karar ile 180 gün meslekten men cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, bu kararın da Türk Eczacıları Birliği'nin 22.10.2015 tarih ve ...sayılı işlemi ile onanması üzerine görülmekte olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

İLGİLİ MEVZUAT:
6643 sayılı Türk Eczacıları Birliği Kanunu'nun 20. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde; "Kanun haricinde menfaat temin etmek maksadı ile gerek aza gerek meslek mensupları ile başka şahıslar arasında gizli anlaşmalar yapılmasına ve muvazaa yolu ile müesseseler kurulmasına mani olmak" Eczacı Odaları İdare Heyetlerinin görevleri arasında sayılmış, anılan Kanun'un 30. maddesinde; "Haysiyet Divanının odaya girmiyen veya bu kanunun kendisine tahmil ettiği diğer vecibeleri yerine getirmiyenler ile evrakı kendisine tevdi edilen azanın meslek adap ve haysiyetine aykırı olan fiil ve hareketlerinin mahiyetine göre: a) Yazılı ihtar, b) Fiilin işlendiği tarihteki oda yıllık aidatının dört katından onbeş katına kadar para cezası, c) Üç günden 180 güne kadar sanat icrasından men, d) Bir bölgede üç defa sanat icrasından memnuiyet cezası almış olanları o mıntakada çalışmaktan menetmek cezalarını verebileceği, haysiyet divanlarının bu cezaların verilmesinde sıra gözetmeksizin takdir hakkını kullanabilecekleri, ancak (c) fıkrasına göre muvakkaten sanat icrasından menedilen azanın eski fiil ve hareketlerinin tekerrürü dolayısiyle yeniden sanat icrasından menedilmeleri icabettiği takdirde bu fıkrada yazılı cezanın azami haddi verileceği, oda haysiyet divanlarının, kendilerine intikal eden dosyaları azami üç ay içerisinde karara bağlamak zorunda oldukları", 31. maddesinin ikinci fıkrasında; "Cezalandırma halinde karar aleyhinde itiraz vakı olmasa dahi geçici olarak sanattan veya bir bölgede çalışmaktan men kararlarının İdare Heyeti Başkanlığınca Yüksek Haysiyet Divanına gönderileceği, bu hususlara mütedair olan kararların Yüksek Haysiyet Divanının tasdikiyle tekemmül edeceği", 45. maddesinde; "Yüksek Haysiyet Divanının, Bölge Haysiyet Divanlarından gelecek evrakı ve kararları inceledikten sonra uygun gördüğü takdirde ya aynen veya tadilen kabul ve tasdik edeceği, mahallince verilen kararları uygun bulmazsa bu husustaki mütalaasiyle birlikte dosyaları ilgili Haysiyet Divanına iade edeceği.", Türk Eczacıları Deontoloji Tüzüğü'nün 11. maddesinde ise; "Eczacının, muvazaa yoluyla tıp mensubu olan veya olmayan kişilerle açık veya gizli anlaşma yaparak eczane veya ecza dolabı açamayacağı" hükmüne yer verilmiştir.
6197 sayılı Eczacılar ve Eczaneler Hakkında Kanun'un 2. maddesinde; "Türkiye Cumhuriyeti hudutları içinde eczacılık yapabilmek için Türkiye eczacı mektep veya fakültelerinden diplomalı olmak gerektiği", 5. maddesinde; "Serbest eczanelerin, eczacılık yapma hakkını haiz bir eczacının sahip ve mesul müdürlüğünde yönetmelikte belirlenen belgelerle il sağlık müdürlüğünce düzenlenmiş ve valilikçe onaylanmış bir ruhsatname ile açılacağı", 6. maddesinde; "Muvazaalı olarak eczane açıldığının tespiti halinde ruhsatnamenin iptal edileceği ve eczacının beş yıl süreyle eczane açamayacağı, muvazaanın eczacılar arasında yapılmış olması halinde eczane açma yasağının hepsi hakkında uygulanacağı" hükmü yer almıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dava konusu olayda; yapılan sözlü şikayet ile ...... Eczanesi ile ...... Eczanesi’nin muvazaalı olarak işletildiğinin belirtilmesi üzerine; İstanbul Eczacı Odası Yönetim Kurulunca 05/11/2014 tarihinde denetim yapılmasına karar verildiği, 25/11/2014 tarihli Denetim Tutanağında; saat 12.25-13.50’de yapılan denetimde eczacının görevinin başında olduğu, eczanede sisteme giriliş tarihi iki ayı geçen ilaç görülmediği, kasa yanında bulunan defterde ...... Eczanesi çalışanı olduğu belirtilen (...– ...) ve ... Eczanesi adına para ödemelerinin bulunduğunun görüldüğü, bu ödemelerin yaşanan nakit sıkıntısı nedeniyle depolarda ilaç temin edilememesi nedeniyle A grubu reçetelerin anılan eczanelerden hastaların bilgisi dahilinde temin edilerek katılım paylarına ilişkin ödemeler olduğu hususlarının kayıt altına alındığı, denetimde bulunan denetçi eczacılardan Ecz. ... tarafından; rafların zayıf olduğu, günlük ciro ile hasta reçetelerinin karşılanmaya çalışıldığı, buna rağmen eczanede eczacı hariç ...ile beraber 4 kadın çalışanın bulunduğu, Eczacı ...’in psikolojik durumunun çıkmazda olduğunu hissettirdiği, SGK faturası kesilmesine rağmen haziran dahil kuruma teslim edilmediği, muvazaa kokusunun alındığı ancak kesin belge elde edilmediğine ilişkin bir değerlendirmede bulunulduğu, 16/01/2015 tarihli Görüşme Tutanağında ise davacının; ... Eczanesi elemanı ile kendi elemanının kardeş oldukları, yaptığı bir takım yatırımlar nedeniyle maddi sıkıntı içine girmesi üzerine ... Ecza Deposuna 675.000-TL borcu olduğu, gayrımenkul teminatı olmasına rağmen kendisine ilaç satışı yapılmaması nedeniyle zorlandığı, bu halde ... adındaki ... Ecza Deposunda çalışan satış temsilcisi ile aralarında bir protokol imzaladıkları ve kendisinin 500.000-ABD Doları bedelli iki senet imzaladığı ve akabinde dolandırıldığı, reçete yoğunluğu nedeniyle fazla elemanı olduğu ikisini zaten çıkardığı, aynı şekilde 24/03/2015 tarihli Görüşme Tutanağında da; nakit sıkıntısına düştüğü, ... Ecza Deposundan teminatına rağmen vadeli ilaç alamayınca sıkıştığı, eczanesinde çalışan ...’ün ağabeyi ... ve arkadaşı ... Ecza Deposu çalışanı ...’nın iki adet 250.000-ABD Doları bedelli senet imzalaması karşılığı nakit bulabileceklerini belirttikleri, ancak sözleşmenin yasal olabilmesi için de işletme sözleşmesi yapmak istedikleri, sözleşmede ...'ün imzası olduğu, teminat senetlerinin haksız olarak icraya konması üzerine yasal yollara başvurduğundan davaları geri çekmesi için bu şikayetlerin yapıldığını belirttiği, aynı tarihte Eczacı Odası'na verilen yazılı savunmada da sözleşme gereği verdiği iki adet 250.000-ABD Doları bedelli senedin takip konusu yapılarak 150.000-TL haksız tahsilat yapıldığı, adı geçenler hakkında yasal yollara başvurulması üzerine, tarafının dolandırılarak imzalatıldığı sözleşme kullanılmak suretiyle Eczacı Odası nezdinde hakkında şikayette bulunulduğu, ...’ün savcılık ifadesinde tüm bu olayların ... tarafından planlandığını ifade ettiği, ...tarafından Eczacı Odası’nda tanıdıkları olduğu, eczacılık hayatının bitirileceği şeklinde tehdit edildiğinin belirtildiği, 24/03/2015 tarihli TEB Yüksek Haysiyet Divanı İfade Tutanağı'nda ise; maddi sıkıntılar nedeniyle mevcut olayların yaşandığı, yanında çalışan ...’ın ağabeyinin ... Eczanesinde çalışıyor olması nedeni ile bazı reçetelerin ... Eczanesinden karşılandığı, maddi sıkıntı nedeniyle girdiği arayışlar kapsamında bazı hatalar yapmış olabileceği, dost bildiği insanlar tarafından kullanıldığı, bu hususta ...’ın da kullanıldığını ifade ettiği, davacının belirtilen olaylar kapsamında 19/01/2015 tarihinde ... ve ... hakkında dolandırıcılık, tehditle teminat diye senet alıp icraya koymak, haksız kazanç, şantaj ve tehdit yoluyla iflasa sürüklemek ve tehdit suçlamasıyla müdafii yoluyla suç duyurusunda bulunduğu, .... Asliye Ceza Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde ...tarih ve E:..., K:...sayılı karar ile tanık ifadeleri ve bilirkişi raporu doğrultusunda sanık ...'nın "tefecilik yapmak" suçundan mahkumiyetine karar verildiği görülmektedir.
Muvazaa iddialarının kaynağını oluşturan 30/01/2014 tarihli Protokol ile eczacının, ... Eczanesi'nin işletmesini ve bu işletme üzerindeki tüm haklarını işletmeciye devretmeyi kabul ve taahhüt ettiği görülmekle birlikte, işletmecinin 175.000-TL’ye kadar kamusal borç, eczane borcu ve işçi alacaklarından sorumlu olacağı, işletmecinin bunun dışında ... Eczanesi'nin doğmuş ve doğacak herhangi bir borcundan sorumlu olmayacağı, Protokolün 4. maddesinde ise; "Sağlanan finansman ile eczacının borçları bir taraftan ödenirken diğer yandan ...(... Eczanesi)'nin cirosuna ECZACI tarafından dokunulmayacak, bu ciro üzerinde eczacının herhangi bir tasarruf hakkı olmayacaktır. Bu ciro üzerindeki tasarruf hakkı işletmecinin olacaktır." düzenlemesinin öngörüldüğü, protokolün diğer maddelerinde eczacıya 3.000-TL maaş ödeneceği ödeneceği, eczacının bu protokoldeki yükümlülüklerine karşılık iki adet 250.000- ABD Doları bedelli 500.000-ABD Doları bonoyu işletmeciye vereceği, protokole aykırılık halinde uyarı ve ihtara gerek kalmaksızın senetlerin işletmeci tarafından tahsil edilebileceği, eczacının yükümlülüklerini yerine getirmeyerek eczaneyi borç ve taahhüt altına sokması halinde eczacının işletmeciye 100.000-ABD Doları cezai şart olarak ödemeyi kabul ve taahhüt ettiği anlaşılmaktadır.
Dosyadan davacının eczanesinin işletilmesi ile ilgili yaşadığı maddi sıkıntılardan kurtulmak amacıyla kaynak arayışına girdiği, eczaneye ilaç ve nakit para sağlamaları hususunda ... ve ... adlı kişiler ile anlaştığı, bu anlaşma çerçevesinde imzalanan protokol ile her ne kadar davacının eczaneden 3.000-TL maaş alacağı ve eczanenin işletilmesinin işletmeciye devredileceği belirtilmekle birlikte, 30/01/2014 tarihli Protokolün eczacının alacağı nakit para ve ilaç bedellerinin geri ödenmesini garanti altına almak ve eczacının eczanenin cirosundan maaş dışında bir tasarrufta bulunmasının önüne geçmek, diğer bir ifadeyle eczanenin gelirine el koymak amacıyla imzalandığı ve işletmecilerin yapacağı 175.000-TL finansman ve ilaç temini vaadine karşılık eczacı aleyhine çok ağır cezai şartlar ve ekonomik müeyyideler içerdiği, adı geçen kişilerin nakit ve ilaç temini hususunda vaatlerini yerine getirmeyince davacının protokolü devre dışı bırakması üzerine protokol gereği verdiği 250.000-ABD Doları bedelli iki adet bononun .... İcra Müdürlüğü'nün E:...(...) ve E:...(...) dosyaları üzerinden icra takibine konulduğu, davacı tarafından menfi tespit davası açılmıştır. Konu ile ilgili yargılama devam ederken İstanbul Eczacı Odası'na sözlü bir şikayette bulunulması üzerine davacı hakkında muvazaa denetimi yapıldığı, davacının adı geçenler hakkında dolandırıcılık ve tefecilik suçlamasıyla savcılığa yaptığı şikayet üzerine yapılan yargılamada ...'nın tefecilik suçunu işlediği gerekçesiyle mahkumiyetine karar verilmiştir.
Davacının eczanesinde yaşadığı maddi sıkıntıları gidermek için girdiği kaynak arayışından elde etmeyi amaçladığı nakit para ve ilaç bedellerine karşılık, kendisinin geçimi için alacağı maaş hariç eczanesinin gelirini vermeyi bir protokol ile taahhüt ettiği, bu husususun muvazaa olarak değerlendirilmesi mümkün olmamakla birlikte, davacının ekonomik sıkıntı sebebiyle yaptığı eylem ve işlemlerin meslek adap ve haysiyetine uygun olmadığı açık olduğundan, davacının eylem ve işlemlerinin meslek adap ve haysiyetine uygun olmayan fiil ve hareketler olarak değerlendirilmek suretiyle bir ceza verilmesi gerekirken muvazaa yapıldığı gerekçesiyle davacıya 180 gün meslekten men cezası verilmesi yönünde tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık görülmemiştir.
Bu itibarla, davanın reddi yönündeki .... İdare Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararına yönelik istinaf isteminin reddine ilişkin temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesine uygun bulunan temyiz isteminin kabulüne,
2. ...Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesinin ...gün ve E:..., K:...sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın ...Bölge İdare Mahkemesi .... İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 02/12/2021 tarihinde kesin olarak oybirliği ile karar verildi.


Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi