Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
3.kişi şikayetinde, borçlu Ş.D.S. T. Ltd.Şti. hakkında takip yapıldığını, şirketin eski yöneticisinin kendi şirketlerinde çalıştığını, borçlu şirket aleyhine yapılan takibe ilişkin tebligatın bu  şahsa yapıldığından bahisle kendi şirket mallarının haciz edildiğini, haciz işleminin yasaya aykırı olması nedeniyle iptalini talep etmiştir.
Görüldüğü gibi 3.kişinin istemi, istihkak davasına ilişkin olmayıp, yapılan haciz işleminin yasaya aykırı olduğuna yönelik şikayet niteliğindedir. Zira Adana 1. İcra Mahkemesince icra dosyasına gönderilen 19.12.2007 tarih ve 2007/686 E sayılı  yazıda istihkak davasının açılmış olduğu belirtilmiştir. Mahkemece dairemiz bozma kararı dikkate alınarak istemin reddine karar verilmekle yetinilmesi gerekirken, yasa maddesinde belirtilmediği halde talepte bulunulduğundan bahisle %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesi isabetsiz olup, mahkeme kararının bu nedenle bozulması gerekir ise de, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ  : Şikayetçi vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Adana 1. İcra  Mahkemesinin 21.4.2009 tarih ve 2009/16-426  sayılı kararının hüküm kısmında yazılı olan "alacağın %40"ı oranında inkar tazminatının davacıdan alınarak davalıya ödenmesine" cümlesinin karar metninden çıkarılmasına, mahkeme kararının düzeltilmiş bu şekliyle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), mahkeme kararı düzeltilerek onandığından harç alınmasına yer olmadığına, 30.12.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.