4. Ceza Dairesi 2014/3655 E. , 2016/13252 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Konut dokunulmazlığının ihlali, hakaret, tehdit
HÜKÜM : Mahkumiyet, ceza verilmesine yer olmadığı, ceza verilmesinden vazgeçilmesi
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede:
1-Sanık ... hakkında tehdit eyleminden kurulan ceza verilmesine yer olmadığına ve hakaret eyleminden kurulan ceza verilmesinden vazgeçilmesine dair hükümler ile sanıklar ..., ..., katılan sanıklar ... ve ... hakkında hakaret eylemlerinden kurulan ceza verilmesinden vazgeçilmesine dair hükümlerde,
a- Sanık ...’in tehdit eyleminin meşru savunma kapsamında kaldığının kabul edilmesi karşısında, TCK"nın 25/1 ve CMK"nın 223/2-d maddeleri gereğince beraat kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden, uygulama maddesi TCK’nın 25/2. maddesi olarak yanlış gösterilmesi suretiyle ceza verilmesine yer olmadığına dair hüküm kurulması,
b-TCK"nın 129/3. maddesi uyarınca hakaretin karşılıklı olması nedeniyle sanıklara ceza vermekten vazgeçilmesi halinde, CMK"nın 223/4. maddesi gereğince “ceza verilmesine yer olmadığına” karar verilmesi gerekirken “ ceza vermekten vazgeçilmesine” karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanıklar ... ve ... ile katılan sanıklar ... ve ...’nin temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılıklar, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte yanılgılar temyiz edilen kararın açıklanan noktaları tebliğnameye uygun olarak, hükmün 3. fıkrasının “Her ne kadar sanık ..."in silahla tehdit suçundan TCK"nun 106/2. maddesi gereğince cezalandırılması için kamu davası açılmış ise de, sanığın eyleminin TCK"nun 25/1. maddesinde düzenlenen meşru savunma kapsamında kaldığı anlaşıldığından,
TCK"nın 25/1 ve CMK"nın 223/2-d maddeleri gereğince sanığın beraatine,” şeklinde ve yine hükmün 4. fıkrasındaki “ceza verilmesinden vazgeçilmesine” ibaresinin “ceza verilmesine yer olmadığına,” biçiminde değiştirilmesi suretiyle DÜZELTİLMESİNE ve başkaca yönleri Kanuna uygun bulunan hükümlerin, bu bağlamda ONANMASINA,
2- Sanıklar ... ve ... ile katılan sanık ... hakkında konut dokunulmazlığının ihlali eylemlerinden kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyizlere gelince,
Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
a-Şikayetçi Dilek’in aşamalarda sanıklar ... ve...’ın evin önüne geldiklerini beyan etmesi, katılan ...’ın aşamalarda, sanıklar ... ve...’ın bahçeye girdiklerini ileri sürmesi, şikayetçi Nazife"nin ise, kollukta sanıklar ... ve...’ın bahçenin önüne geldiklerini yargılama aşamasında da, sadece sanık ...’in eve geldiğini diğer sanıkların eve gelmediğini ifade etmesi, sanıklar ... ve...’ın suçlamaları inkar etmeleri, sanıklar... ve ...’in de katılana ait evin bahçesine girdikleri kabul edilerek cezalandırılmalarına karar verilmesi karşısında, sanıklar... ve ...’in katılana ait evin bahçesine girip girmediklerinin şüpheye yer bırakmayacak biçimde belirlenmesi ve sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının değerlendirilmesinin gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme sonucu hükümler kurulması,
b-Kabule göre de,
aa-Suç tarihi itibariyle sanıklar ... ve ...’in sabıkasız olmaları, sanık ...’ın 22.03.1999 tarihinde kesinleşen para cezasının bulunması, konut dokunulmazlığının ihlali suçu nedeniyle dosyaya yansıyan ve talep edilen somut maddi bir zararın bulunmaması, manevi zararın ise hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının uygulanmasına engel oluşturmaması, sanıkların duruşmadaki halleri olumlu görülerek haklarında takdiri indirim uygulanması karşısında, sanık ...’ın hükümlülüğünün silinme koşullarının oluşup oluşmadığı araştırılarak sonucuna göre, CMK"nın 231/6. maddesi uyarınca, sanıkların kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları gözönünde bulundurularak, yeniden suç işleyip işlemeyecekleri konusunda bir değerlendirme yapıldıktan sonra, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasıyla ilgili bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, bu hususun tartışmasız bırakılması,
bb-Sanıklar hakkında TCK’nın 119/1-c maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
Kanuna aykırı, sanıklar ..., ... ve ...’in temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesi uyarınca (bb) numaralı bozma nedeni yönünden kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 10/10/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.