11. Ceza Dairesi 2016/10698 E. , 2019/2530 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sahte belge düzenleme
HÜKÜM : Mahkumiyet
A) Sanık ...’ın temyiz talebinin incelenmesi:
2007 ve 2008 takvim yıllarında sahte belge (fatura ve müstahsil makbuzu) düzenleme suçundan açılan kamu davasında, sanık hakkında atılı suça ilişkin verilmiş bir mütalaa bulunmadığı dikkate alınarak; öncelikle durma kararı verilip, 213 sayılı VUK"nin 367. maddesi gereğince dava şartı olan mütalaanın verilip verilmeyeceğinin Vergi Dairesi Başkanlığından sorulması, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz talebi bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
B) Sanık ...’ın temyiz talebinin incelenmesi:
1. 2007 ve 2008 takvim yıllarında sahte belge (fatura ve müstahsil makbuzu) düzenleme suçundan açılan kamu davasında, sanığın savunması da dikkate alınarak, maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti bakımından;
a) 2007 ve 2008 takvim yıllarında sahte olarak düzenlendiği iddia olunan faturaların asıllarının getirtilip sanığa gösterilerek yazı ve imzaların kendisine ait olup olmadığının sorulması, kendisine ait olmadığını söylemesi hâlinde; yazı ve imza örnekleri temin edilerek, faturalardaki yazı ve imzaların sanığa ait olup olmadığı konusunda uzman bir kurum veya kuruluştan rapor alınması,
b) Faturalardaki yazı ve imzaların sanığa ait olmadığının anlaşılması hâlinde ise;
aa) Sanığın işletmenin faaliyeti ile ilgili beyanname, işletmeye ait bir belge düzenleyip düzenlemediğinin araştırılması, vergi dairesi ve ilgili kurumlara sunulan tüm belge asılları getirtilip belgelerdeki imza ve yazıların sanığa ait olup olmadığı konusunda uzman bir kurum veya kuruluştan rapor alınması,
bb) 2007 ve 2008 takvim yıllarında adlarına müstahsil makbuzu düzenlenen ve vergi tekniği raporuna ek yapılan listede satıcı olarak adları geçen kişilerden, kanaat oluşturacak sayıda kişinin, CMK"nin 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatılarak, tanık sıfatıyla dinlenmeleri; kendilerinden, sözü edilen müstahsil makbuzlarını hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıklarının, sanığı tanıyıp tanımadıklarının ve müstahsil makbuzlarının alınması konusunda sanığın bir iştirakinin bulunup bulunmadığının sorulması,
Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- Kabule göre de;
a) Sahte belge düzenleme suçunda her takvim yılında işlenen suçların birbirinden ayrı ve bağımsız suçları oluşturduğu, aynı takvim yılına ait birden fazla belge düzenlenmesi hâlinde zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde tek hüküm kurulması,
b) Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140-2015/85 sayılı kararı ile, 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz talebi bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 12.03.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.