Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/5322
Karar No: 2012/1183

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2009/5322 Esas 2012/1183 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2009/5322 E.  ,  2012/1183 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi
    Dava, yaşlılık aylığı tutarının tespiti ile aylık farkının yasal faiziyle birlikte alınması istemlerine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükmün, davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    20.04.1982 günü itibarıyla (1.) basamak üzerinden 1479 sayılı Kanun hükümleri kapsamında zorunlu sigortalı olarak tescil edilen davacıya, 20.04.1982 - 31.03.1985, 04.04.1985 – 19.12.2005 tarihleri arasındaki zorunlu sigortalılığı ve 600 güne karşılık gelen askerlik borçlanması göz önünde bulundurularak 01.01.2006 tarihinden itibaren (13.) basamak esas alınmak suretiyle yaşlılık aylığı bağlandığı belirgindir.
    Davanın yasal dayanağı olan 1479 sayılı Kanunun “Yaşlılık aylığının hesaplanması” başlıklı 36’ncı maddesinde; yaşlılık aylığının, sigortalının, sigortalılık süresi içinde aylar itibarıyla prim ödediği gelir basamaklarının, bu basamaklardaki prim ödeme süreleri de dikkate alınarak, aylık başlangıç tarihinde yürürlükte bulunan gelir tablosu üzerinden hesaplanacak ağırlıklı ortalamanın aylık bağlama oranı ile çarpılması suretiyle hesaplanacağı, aylık bağlama oranının, sigortalının toplam sigortalılık süresinin ilk on tam yılının her bir yılı için %3,5, izleyen on beş tam yılın her bir yılı için %2 ve yirmi beş yıldan fazla her bir tam yıl için %1,5 oranlarının toplamı olduğu belirtildikten sonra yaşlılık aylığı artırımlarında gözetilecek diğer ölçütler açıklanmıştır.
    Diğer taraftan; 02.08.2003 günü yürürlüğe giren 4956 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesi, “Basamak yükseltme hakkı” başlığını taşımakta olup, maddede, 1479 sayılı Kanuna tabi sigortalı olanların, bulundukları basamak dahil, bu Kanunun yürürlük tarihinden itibaren üç ay içinde yazılı istemde bulunmak koşuluyla, bulundukları basamakları en fazla on iki basamak yükseltebilecekleri, basamak yükseltme priminin, sigortalının istem tarihinde bulunduğu basamaktan, yükselerek intibak etmek istediği basamağa kadar her basamak için öngörülen bekleme
    süresindeki prim tutarına basamak yükseltme farklarının eklenmesi suretiyle hesaplanacağı, basamak yükseltme tutarının tamamen veya kısmen ödenmesi durumunda, sigortalının, son ödemenin yapıldığı tarihi izleyen ay başı itibarıyla bu ödemenin tam olarak karşıladığı basamağa intibak ettirileceği, basamak yükseltme primlerinin, primi ödenmiş süreler olarak değerlendirilmeyeceği, basamak yükseltme hakkından yararlanan sigortalılara, basamak intibaklarının yapıldığı tarihten itibaren üç yıl sonra, öngörülen diğer koşulları taşımak ve istemde bulunmak kaydıyla yaşlılık aylığı bağlanacağı hüküm altına alınmıştır.
    Yukarıdaki açıklamalar ve yasal düzenlemeler ışığı altında inceleme konusu dava değerlendirildiğinde; öncelikle ve özellikle basamak yükseltme hakkından yararlanıldığı yönündeki davacı vekili iddiası kapsamında araştırma yapılarak 4956 sayılı Kanunun geçici 2’nci maddesinde yer alan haktan davacının faydalanıp faydalanmadığı belirlenmeli, davacı ve benzer durumda olan sigortalılar yönünden bilgi işlem sistemi üzerinden başlatılan yeniden inceleme ve çalışmanın sürdüğüne ilişkin Kurum cevabı dikkate alınarak davacıya bağlanan yaşlılık aylığının dava tarihi itibarıyla tutarı Kurumdan sorulmalı, anılan miktara davacı vekilince itiraz edilmesi durumunda bu kez konuda uzman bilirkişiden rapor alınmak suretiyle yasal mevzuat çerçevesinde aylık saptanmalı ve elde edilecek sonuca göre taraflar arasındaki uyuşmazlık hakkında hüküm kurulmalıdır.
    Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucu davanın reddine karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının isteği durumunda davacıya geri verilmesine, 02.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi