![Abaküs Yazılım](/3.png)
Esas No: 2021/12354
Karar No: 2022/1805
Karar Tarihi: 15.02.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2021/12354 Esas 2022/1805 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2021/12354 E. , 2022/1805 K."İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : ... 9. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... 2. İş Mahkemesi
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davalı vekilince istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 18/01/2022 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalı adına vekili Avukat ... geldi. Karşı taraf adına kimse gelmedi. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı isteminin özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı işyerinde 2002 yılı Nisan ayından iş sözleşmesinin işverence feshedildiği 03.01.2017 tarihine kadar çalıştığını, davacının normalde haftanın 6 günü 08.00-18.00 saatleri arası çalıştığını, ancak işi gereği tüm çalıştığı günlerde en erken saat 21.00’de işten ayrılabildiğini, haftada 3 Pazar çalıştığını, tüm genel tatillerde çalıştığını, yaptığı bu çalışmaların karşılığının ödenmediğini, yıllık izinlerinin kullandırılmadığını ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, genel tatil ücreti, hafta tatili ücreti, fazla çalışma ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, açılan davanın haksız, hukuki dayanaktan yoksun ve kötüniyetli olduğunu, 03.04.2002 tarihinde çalışmaya başlayan davacının proje ve ihalelerden sorumlu pazarlama ve satış müdürü görevinde bulunduğunu, davacı tarafın iş sözleşmesinin 31.01.2017 izin bitim tarihinde hüküm ifade etmek üzere haklı sebeple feshedildiğini, davacıya fazla çalışma ücreti ödenmesini gerektiren bir hal mevcut olmadığını, üst düzey yönetici olan davacının çalışma saatlerini kendisinin belirlediğini, davacının fazla çalışma, hafta tatili, genel tatil ücreti ve yıllık izin haklarının zamanaşımına uğradığını beyanla davanın reddini savunmuştur.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
İstinaf Başvurusu:
İlk Derece Mahkemesinin kararına karşı, davalı vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti :
Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesi ile davalı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1-b-1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
Temyiz:
Bölge Adliye Mahkemesinin kararına karşı, davalı vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.
Gerekçe:
1-Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, taraflar arasındaki sözleşmeye, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Bordrolarda tahakkuk bulunmasına rağmen bordroların imzasız olması halinde ise, varsa ilgili dönem banka ve tüm ödeme kayıtları celp edilmeli ve ödendiği tespit edilen miktarlar yapılan hesaplamadan mahsup edilmelidir.
Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
Yukarıda fazla çalışmanın ispatı konusunda anlatılan ilkeler, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil günlerinde yapılan çalışmaların ispatı açısından da geçerlidir.
Somut olayda, davalının zamanaşımı defi dikkate alınarak davacı işçinin işyerinde 20.01.2012-03.01.2017 tarihleri arası dönemde hafta tatili, fazla mesai ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının davacı tanık beyanlarına göre Ekim-Mart ayları arası haftanın 6 günü 08.00-18.00 saatleri arası yasal ara dinlenme sonrası haftada 9 saat, Nisan-Eylül ayları arası ise haftanın 2 günü 08.00-18.00 saatleri arası, haftanın 4 günü 08.00-21.00 saatleri arası yasal ara dinlenme sonrası haftada 19 saat fazla mesai yaptığı, Nisan-Eylül ayları arası ayda 3 hafta tatili günü ile dini bayramlar dışındaki resmi tatil günlerinde çalıştığı kabulü ile hesaplanmıştır.
Söz konusu alacaklarının ispatı konusunda, dosya içerisinde, işyerindeki çalışma düzenini gösterir kayıt bulunmadığı, davacının hafta tatili, fazla mesai ile ulusal bayram ve genel tatil çalışmalarının davacı tanık beyanlarına göre tespit edildiği, dinlenen tanıklarının çalıştıklarını beyan ettikleri süreler ve sigorta hizmet döküm cetvellerine göre hafta tatili, fazla mesai ile ulusal bayram ve genel tatil çalışması hesaplanan dönemin tamamında çalışma koşullarını bilemeyecekleri anlaşılmış olup davacı tanıklarının davacıyla birlikte ortak çalışma dönemi olan 13.05.2016 tarihi ve sonrası ile sınırlı olarak hesaplanmalı, önceki dönemin ise ispatlanamadığı kabul edilmelidir.Eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetli olmamıştır.
3-Dosya içeriğine göre, davacının işveren tarafından kendisine yapıldığını kabul ve ikrar ettiği net 20.000,00 TL’lik ödemenin dava konusu yıllık ücretli izin alacağından mahsup edilmesinde davalının temyiz itirazlarına göre bir isabetsizlik bulunmamaktaysa da dava dilekçesindeki açıklamalar ile davacının 29.11.2018 tarihli celsedeki beyanlarından söz konusu ödemenin dava açılmadan önce yapıldığı anlaşılmış olup bu durumda dava konusu yıllık ücretli izin alacağının dava açılmadan önce ödenen kısmı yönünden davanın reddine karar verilerek reddedilen miktar üzerinden davalı lehine vekalet ücreti taktir edilmesi gerekirken bu hususun gözetilmemiş olması hatalıdır.
Anılan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme sonucunda İlk Derece Mahkemesince yazılı şekilde hüküm tesisi ve bu karara karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddi kararı hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:
Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, İlk Derece Mahkemesi kararının yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, davalı yararına takdir edilen 3.815,00 TL duruşma vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 15.02.2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.