8. Hukuk Dairesi 2021/9487 E. , 2021/11967 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup, hükmün davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ... ve arkadaşları vekili, 30.07.2012 tarihli dava dilekçesinde sınırları yazılı, ... İlçesi ... Bağlar Mahallesinde kain 1019 metrekare yüzölçümündeki taşınmazın tapuda kayıtlı olmadığını, satın alma ve eklemeli zilyetlik yoluyla 3402 sayılı Kanun"un 14 ve 17. maddelerinde yazılı şartların vekil edenleri olan davacılar yararına gerçekleştiğini ileri sürerek, taşınmazın Medeni Kanunu"nun 713. Maddesi uyarınca davacılar adına tescili istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece verilen, davanın kısmen kabulüne, 18.11.2013 tarihli rapora ekli krokide (B) harfi ile işaretli 489,16 metrekare taşınmazın davacılar adına tesciline ilişkin hüküm, davacılar ve davalı Hazine vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 20. Hukuk Dairesi" nin 02.05.2017 tarih ve 2016/12568 Esas, 2017/3793 Karar sayılı ilamıyla; "çekişmeli taşınmazın (B) harfi ile işaretli 489,16 metrekare yüzölçümlü bölümünün 1976, 1982 ve 1990 tarihli hava fotoğrafları ile 1994 tarihli memleket haritasında kullanılmayan boş alan olarak görüldüğü, 2010 yılında imar planı kapsamına alınarak "ağaçlandırılacak alan" olarak belirlendiği, eğiminin % 10-12 civarında olduğu, üzerindeki kullanımın en erken 1995 yılında başladığı kabul edildiğinde bile, imar planı kapsamına alındığı 2010 yılına kadar zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının oluşmadığı, bu durumda mahkemece değinilen yönler gözetilerek davacının davasının reddine karar verilmesi gerekirken, dava konusu taşınmazın özel mülke dönüşmesini sağlayacak biçimde davanın kabulü yolunda hüküm kurulmasının isabetsizliğine" değinilerek bozulmuştur.
Taşınmazın bulunduğu yörede, 1942 yılında yapılıp kesinleşen orman kadastrosu bulunduğu ve taşınmazın 1967 yılında yapılan arazi kadastrosunda çalılık olarak tespit harici bırakıldığı anlaşılmaktadır.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, Mahkemece bozma gereklerine uygun biçimde hüküm verildiğine göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile Usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, taraflarca HUMK"un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 35.90 TL peşin harcın onama harcına mahsubu ile kalan 23.40 TL"nin temyiz eden davacılardan alınmasına, 06.12.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.