Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/79
Karar No: 2016/2390
Karar Tarihi: 20.04.2016

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2016/79 Esas 2016/2390 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı iş sahibi, eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedeli alacağının tahsili için başlatılan ilâmsız icra takibine itiraz etmiş, ticari mahkemece reddedilmiş, ancak Sulh Hukuk Mahkemesi'nde verilen karar temyiz edilmiştir. Yargıtay 15. Hukuk Dairesi, icra inkar tazminatı isteminin likid alacağa dayanması gerektiğini, somut olayda alacağın mahallinde keşif icrası ve bilirkişi incelemesiyle saptandığını ve borçlunun tek başına borç tutarındaki sorumluluğunu belirleyebilecek durumda olduğunu ifade etmiştir. Bu nedenle, icra inkar tazminatı istemine yönelik kararın bozulması uygun bulunmuştur. Ancak, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 1086 sayılı HUMK'nın 438/VII. maddesi uyarınca icra inkar tazminatının kaldırılması ve kararın düzeltilerek onanması kararlaştırılmıştır.
Kanun Maddeleri:
- İcra ve İflas Kanunu'nun 67/2. maddesi
- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi
- 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 438/VII. maddesi
15. Hukuk Dairesi         2016/79 E.  ,  2016/2390 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki davalı ... vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

    - K A R A R -

    Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan iş bedeli alacağının tahsili için başlatılan ilâmsız icra takibine itirazın iptâli, takibin devamı ve icra inkâr giderimi istemine ilişkin olup, mahkemece bozmaya uyularak davanın kabulüne dair verilen karar, davalı iş sahibi vekilince temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın şümulü dışında kalarak kesinleşmiş olan cihetlere ait temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
    2-Davalının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
    İtirazın iptâli davalarında İcra ve İflas Kanunu"nun 67/2. maddesi çerçevesinde alacaklı yararına icra inkâr tazminatına hükmedilebilmesi için, diğer yasal koşullar yanında, takibe konu alacağın likid olması da zorunludur. Her uyuşmazlığın kendine özgü somut özelliklerine göre değişmekle birlikte, bir uyuşmazlıkta alacağın likid olup olmadığı belirlenirken, alacak ve onun borçlusu birlikte değerlendirilmelidir. Buna göre, likid bir alacaktan söz edilebilmesi için, ya alacağın gerçek miktarının belli ve sabit olması ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurların bilinmesi veya bilinmesinin gerekmekte olması; böylece, borçlunun borç tutarını tahkik ve tayin etmesinin mümkün bulunması; başka bir ifadeyle, borçlunun yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda olması gerekir. Gerek borç ve gerekse borçlu bakımından, bu koşullar mevcut ise, ortada likid bir alacak bulunduğu kabul edilmelidir (HGK"nun 07.06.2006 tarih 2006/19-295 Esas, 2006/341 Karar sayılı kararı).
    Somut olayda alacak yargılama sonucu mahallinde tatbiki keşif icrası ve bilirkişi incelemesiyle saptandığından, alacağın likid ve borçlunun itirazında tamamen haksız olduğundan sözedilemez. Bu durumda mahkemece yasal koşulları oluşmadığından, icra inkâr tazminatı isteminin reddi gerekirken kabulü doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir. Ne var ki, yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 6100 sayılı HMK"nın geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK"nın 438/VII. maddesi uyarınca icra inkâr tazminatı kaldırılmak suretiyle kararın düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile kararın hüküm fıkrasının 2 nolu bendinde yer alan "İcra inkar tazminatının koşulları oluştuğundan asıl alacağın %40 olan 2.969,82 TL"nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine" cümlesinin tamamen çıkartılarak yerine "Yasal koşulları oluşmadığından, davacının icra inkâr tazminatı isteminin reddine" cümlesinin yazılmasına ve kararın değiştirilmiş bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 20.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi