
Esas No: 2011/16053
Karar No: 2012/1077
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2011/16053 Esas 2012/1077 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Davacı, iş kazası sonucu vefat eden sigortalının hak sahiplerine bağlanan gelirler için açılan ilk rücu davasından bakiye kusur farkı ve gelirlerde meydana gelen artışlardan kaynaklanan kurum alacağının 506 sayılı Yasanın 26. maddesi gereğince tazminine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak, davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Hükmün, davacı Kurum vekili ile davalı ..... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davacı Kurum vekilinin tüm, davalı .....vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Mahkemece, Dairemizin 01.11.2010 tarihli bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş ise de, bozma gereğinin yerine getirilmediği görülmektedir.
Davanın Yasal dayanağı 506 sayılı Yasanın 26. maddesi olup, Mahkemece, Anayasa Mahkemesi’nin, 21.03.2007 gün ve 26649 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 23.11.2006 gün ve E:2003/10, K:2006/106 sayılı kararı ile anılan maddedeki “…sigortalı veya hak sahibi kimselerin işverenden isteyebilecekleri miktarla sınırlı olmak üzere…” bölümünün Anayasaya aykırılık nedeniyle iptali sonrasında oluşan hukuki durum dikkate alınarak hüküm kurulmuş ise de; Kurum’un rücu alacağının, ilk peşin değerli geliri oluşturan 8.661,61 TL.’nin, anılan Yasa’nın 26. maddesine göre, davalıların %90 kusuruna isabet eden 7.795,44 TL. ile sınırlı olduğu, ilk rücu davasında talep edilen %75 kusur karşılığına hükmedilmesi karşısında, davacı Kurumun bakiye %15 kusur karşılığı 1.269,24 TL. rücu alacağının ve ihtirazi kayıtla yapılan ödeme tarihine kadar işleyen 4040,42 TL. yasal faiz alacağının bulunduğu,
davalı .... tarafından ihtirazi kayıtla yapılan fazla ödeme miktarının 28.995,34 TL. olduğu gözetilerek, mükerrer ödemeye neden olmayacak biçimde hüküm kurulması gerekirken, hatalı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Ne var ki; bu aykırılığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, karar bozulmamalı, hükmü temyiz etmeyen davalılar yönünden davacı Kurum lehine oluşan usuli kazanılmış hak durumu da gözetilerek, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Geçici 3. maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Hüküm fıkrasının 1. bendinin silinerek, yerine “1-Davanın kısmen kabulü ile, 1269,24 TL. Kurum alacağının ihtirazi kayıtla ödeme tarihine kadar işleyen 4040,42 TL. yasal faizi ile birlikte davalılardan (ihtirazi kayıtla yapılan ödeme tutarı dikkate alınarak tahsilde tekerrüre sebep olmayacak şekilde) müştereken ve müteselsilen tahsiline, sair taleplerin reddine,” cümlesinin yazılmasına, vekalet ücretinin düzenlendiği 5. Bendin silinerek yerine “5-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık asgari ücret tarifesi gereği 1100,00 TL. vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, 1929,03 TL. vekalet ücretinin hükmü temyiz etmeyen davalılar.....müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,” cümlesinin yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının davalılardan... alınmasına 30.01.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.