Esas No: 2022/1096
Karar No: 2022/2004
Karar Tarihi: 17.02.2022
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2022/1096 Esas 2022/2004 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalı vekili tarafından istenilen temyiz talebi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen bir karar incelenmiştir. Uyuşmazlık, işçinin ikramiye farkı alacağı talebi ve uygulanacak faiz türü ile ilgilidir. 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 127. maddesi ile 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’ye eklenen geçici 23. maddesine göre, kamu çalışanları arasında geçişler sonrasında mali haklarda üstünlük sağlanmaması için düzenlemeler yapılmıştır. Ancak, burada bahsi geçen Yüksek Hakem Kurulu kararı, davacının yararlandığı Toplu İş Sözleşmesi'nin hükümleri ile bağdaşmamaktadır. Bu sebeple, en yüksek işletme kredisi faizi yerine en yüksek banka mevduat faizi uygulanması gerekmektedir. Bunun sonucunda, brüt 97.31 TL fark ikramiye alacağının en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verildi. Kanun maddeleri ise şöyledir: 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 127. maddesi, 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin geçici 23. ve geçici 24. maddeleri, 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu.
"İçtihat Metni"
BÖLGE ADLİYE
MAHKEMESİ : ... 5. Hukuk Dairesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
İLK DERECE
MAHKEMESİ : ... 57. İş Mahkemesi
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
1-Dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesiyle yapılan inceleme sonucunda, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, Bölge Adliye Mahkemesi kararının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan yönleri usul ve kanuna uygun görülmüştür.
2-İkramiye farkı alacağına uygulanan faiz türünde uyuşmazlık bulunmaktadır.
Somut uyuşmazlıkta, 20.11.2017 tarih ve 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 127. maddesi ile 375 sayılı Kanun Hükmün Kararname’ye eklenen geçici 23. maddesinde kamuda sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçilerin ücretlerinin tespitinde uygulanacak kurallar belirlenmekle, geçişler nedeniyle kamu maliyesine ek bir yük getirilmemesi de göz önünde bulundurulmuştur. Buna göre; “sürekli işçi kadrolarına geçirilenlerden, geçiş işlemi yapılırken mevcut işyerinin girdiği işkolunda kurulu işyerinden bildirilenlerin ücreti ile diğer mali ve sosyal hakları, bu madde kapsamındaki idarelerde geçişten önce alt işveren işçilerini kapsayan, Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve süresi en son sona erecek toplu iş sözleşmesinin bitimine kadar bu toplu iş sözleşmesinin uygulanması suretiyle oluşan ücret ile diğer mali ve sosyal haklardan fazla olamaz. Sürekli işçi kadrolarına geçirilenlerden; geçişten önce toplu iş sözleşmesi bulunmadığından kadroya geçirildiği tarihte yürürlükte olan bireysel iş sözleşmesi hükümlerinin geçerli olduğu işçiler ile geçiş işleminden önce yapılan ve geçişten sonra yararlanmaya devam ettiği toplu iş sözleşmesi bulunmakla birlikte bu madde kapsamındaki idarelerde alt işveren işçilerini kapsayan, Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve süresi en son sona erecek toplu iş sözleşmesinin bitiminden önce toplu iş sözleşmesi sona eren işçilerin ücreti ile diğer mali ve sosyal hakları, bu madde kapsamındaki idarelerde geçisten önce alt işveren işçilerini kapsayan, Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve süresi en son sona erecek toplu iş sözleşmesine göre belirlenir...” düzenlemesi getirilmiştir.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin geçici 23 ve geçici 24 üncü maddelerinin uygulanmasına dair usul ve esaslara ilişkin 01/01/2018 tarih ve 30288 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan tebliğinin akabinde 12.04.2018 tarihinde geçiş işlemleri tamamlanan işçilere idarelerce uygulanmak üzere Yüksek Hakem Kurulu tarafından karara bağlanan ve 31.10.2020 tarihine kadar uygulanacak olan toplu iş sözleşmesinin ücret, mali ve sosyal haklara ilişkin hükümleri açıklanmıştır.
Ne var ki, burada söz konusu olan Yüksek Hakem Kurulu kararıyla bağıtlanan en son Toplu İş Sözleşmesi davacının 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu hükümlerine göre yararlandığı bir Toplu İş Sözleşmesi değildir. Bu itibarla davacının ikramiye farkı alacağı talebi bakımından en yüksek işletme kredisi faizi uygulanması isabetsizdir. Dolayısıyla ikramiye farkı talebi bakımından en yüksek banka mevduat faizine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalıdır. Açıklanan husus bozma sebebi ise de, yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığından, kararın 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 370/2. maddesi uyarınca aşağıda belirtilen şekilde düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, yukarıda yazılı sebepten, İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm kısmının 3. bendinin çıkartılarak yerine;
“ 3-)Brüt 97,31 TL fark ikramiye alacağının; dava tarihi olan 19.02.2021 tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, " rakam ve sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 17.02.2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.