19. Hukuk Dairesi 2016/9443 E. , 2017/2964 K.
"İçtihat Metni"
Taraflar arasındaki istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkilinin hayvan alım satımı nedeniyle davalıya, imzasını atarak ve borç kısımlarına sadece rakamla yazılarak muhtelif senetler verdiğini, bu senetlerden bir tanesinin davalı tarafından 2011/3724 Esas sayılı dosyasında icra takibine konulduğunu, senette tahrifat olduğunu, davalı hakkında şikayetçi olduğunu,davalı hakkında 2012/691 Esas - 2013/188 karar sayılı dosyasında yaptırılan bilirkişi incelemesi ile de senette tarhifatın ispatlandığını müvekkili haciz baskısı altında davalıya olan 2.000,00 TL borcu dışında 15.000,00 TL daha yani toplamda 17.000,00 TL ödeme yapmak zorunda kaldığını, müvekkili davalıya haricen elden bu ödemleri yaptığını ve karşılığında dekont aldığını,müvekkilinin davalıya borcunun sadece 2.000,00 TL olduğunu, müvekkilin davalıya rakam kısmını doldururak verdiği senedin de 2.000,00 TL olup davalı senette rakam kısmında 2 rakamanın yanına bir sıfır daha ekleyerek senette tahrifat yaptığını,bu tahrifatta müvekkilinin cirosu da bulunmadığını ileri sürerek bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 13.000,00 TL"nin tahsilat tarihi olan 28/12/2011 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ,davacı hakkında 2011/3724 Esas sayılı takip dosyası ile icra takibinde bulunduğunu, davacı takip esnasında icra dairesine gelerek borcu kabul ettiğini, ve taahhütte bulunduğunu, ancak davacı borcunun tamamını ödemediğinden aralarında anlaşarak bir kısmını ödediğini, davacı icra takibinden sonraki bir tarihte Bşavsavcılığınıa müracat ederek takip konusu senette tahrifat olduğun iddia ettiğini, ve hakkında Ceza Mahkemesinin 2012/691 Esas - 2013/188 karar sayılı dosyası ile yargılandığını ve hakkında beraat kararı verildiğini, davacının icra dosyasına kendi gelerek borçlu olduğunu kabul ettiğini,senetteki alacak miktarının davacının yazdığı gibi 20.000,00 TL olmayıp 12.000,00 TL olduğunu, davacı yazılı beyanında bunu kabul etmediğini, davacının icra takibine konu senettik borç miktarının doğru olduğu savunarak davanın reddine karar verilmesini ve % 20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece tüm dosya kapsamına ve toplanan delillere göre, aleyhinde yürütülen takibe itiraz etmeyerek borçlu olmadığı parayı ödemek mecburiyetinde kaldığını belirten davacının açmış olduğu iş bu davanın istirdat davası olduğu,İİK"nın 72/7 maddesi uyarınca borcun ödendiği tarihten itibaren 1 yıl içerisinde açılması gerekeceği,bu sürenin hak düşürücü süre olduğundan mahkemece resen gözetilmesinin gerektiği ,somut olayda davanın tahsilat makbuzunda belirtilen ödeme tarihinden itibaren 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava İİK 72. maddesine göre açılmış istirdat istemine ilişkindir. Mahkemece 1 yıllık sürede dava açılmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş ise de icra dosyasında 17.01.2013 tarihi itibariyle ödeme yapıldığı,davanında 06.01.2014 tarihinde açıldığı anlaşılmaktadır.İcra dosyasındaki borç tamamen kapatılmadığı sürece İİK 72.maddede gösterilen 1 yıllık hak düşürücü süre işlemeye başlamaz. Somut olayda dava 1 yıllık süre içinde açıldığından işin esasına girilip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 11/04/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.