Esas No: 2021/9264
Karar No: 2021/4295
Karar Tarihi: 06.12.2021
Danıştay 5. Daire 2021/9264 Esas 2021/4295 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/9264
Karar No : 2021/4295
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …'na vesayeten …
KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı / …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : …Bölge İdare Mahkemesi .. İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davalı idare bünyesinde görev yapmakta iken 677 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kamu görevinden çıkarılan davacı tarafından, OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonuna yapılan başvurunun reddine dair … tarih ve … sayılı işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında; Mahkemelerinin E:… sayılı dava dosyasında, davacı tarafından, hakkında tesis edilen Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu işlemi yerine olağanüstü hal kapsamında yürürlüğe konulan kanun hükmünde kararnamede adına yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılmasına ilişkin işlemin dava konusu edildiği, ancak bu işlemin idari davaya konu olabilecek bir idari işlem niteliğinde bulunmadığı, ayrıca hakkında tesis edilen Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu kararından dilekçenin içeriğinde bahsedildiği görüldüğünden hangi işlemin dava konusu edilmek istendiği hususunda tereddüt hasıl olduğu gerekçesiyle … tarih ve E:…, K:… sayılı kararla 2577 sayılı Kanunun 3.maddesine uygun olmaması sebebiyle "dilekçenin reddine" karar verilmesi üzerine yenilenen dilekçe üzerine, Mahkemelerinin E:… sayılı dava dosyasında, dilekçenin konu kısmında, görevden ihraç işleminin iptali ile yoksun kalmış olduğu parasal ve özlük haklarının iadesine karar verilmesinin istenildiği, dilekçenin içeriğinde ise, … sayılı Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu kararından bahsedildiği, dolayısıyla, dava dilekçesinin bütün olarak tutarlı olmadığı görüldüğünden davacının hangi işleme karşı dava açtığı hususunda tereddüt oluştuğu gerekçesiyle … tarih ve E:…, K:… sayılı kararla 2577 sayılı Kanunun 3.maddesine uygun olmaması sebebiyle "dilekçenin reddine" karar verilmesi üzerine yenilenen dilekçe ile bakılan davanın açıldığı ancak mevcut dava dilekçesinde de önceki dilekçelerde yer alan eksikliklerin aynı şekilde tekrarlandığı, ikinci kez belirtilen eksiklik ve aykırılıkların giderilmediği görüldüğünden 2577 sayılı Kanun'un 15.maddesinin 5.fıkrası uyarınca davanın reddine hükmedilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Davacının istinaf başvurusunda bulunması üzerine … Bölge İdare Mahkemesi … İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını gerektirecek nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, dava dilekçesinin reddi kararı sonrasında dava dilekçesindeki eksikliklerin giderildiğini, İdare mahkemesi kararı gerekçesinin aksine dava dilekçesinin konu kısmı ile dilekçenin içeriğinin tutarlı olduğu, OHAL İnceleme Komisyonu kararının iptalinin talep edilmesine rağmen davanın reddedilerek mahkemeye erişim hakkının engellendiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'NÜN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 334. maddesi uyarınca adli yardım talebi Bölge İdare Mahkemesi kararıyla kabul edilmiş olan davacının, aynı Kanun'un 335. maddesinin 3. fıkrasında yer alan "adli yardım, hükmün kesinleşmesine kadar devam eder." düzenlemesi gereğince temyiz aşamasındaki adli yardım talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilerek gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Emniyet Genel Müdürlüğü bünyesinde polis memuru olarak görev yapan davacı, 677 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Tedbirler Alınması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin ekli listesinde ismine yer verilmek suretiyle kamu görevinden çıkarılmıştır.
Bunun üzerine, anılan işlemin iptali istemiyle temyizen incelenen davayı açmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 3. maddesinde; idari davaların, Danıştay, idare mahkemesi ve vergi mahkemesi başkanlıklarına hitaben yazılmış imzalı dilekçelerle açılacağı; dilekçelerde, davanın konusu ve sebepleri ile dayandığı delillerin ve davaya konu olan idari işlemin yazılı bildirim tarihinin gösterileceği; 14. maddesinde, dilekçelerin 3. ve 5. maddelere uygun olup olmadıkları yönünden inceleneceği; 15. maddesinde, anılan maddelere uygun olmayan dilekçelerin otuz gün içinde 3. ve 5. maddelere uygun şekilde yeniden düzenlenmek veya noksanları tamamlanmak üzere reddine karar verileceği, 15. maddenin 5. fıkrasında ise, dilekçenin reddedilmesi üzerine, yeniden verilen dilekçelerde aynı yanlışlıklar yapıldığı takdirde davanın reddedileceği kurala bağlanmıştır.
Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın "Anayasanın bağlayıcılığı ve üstünlüğü" başlıklı 11. maddesinde, Anayasa hükümlerinin, yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını ve diğer kuruluş ve kişileri bağlayan temel hukuk kuralları olduğu belirtilmiş; "Hak arama hürriyeti" başlıklı 36. maddesinde; "Herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir." kuralına yer verilmiştir.
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 6. maddesinin 1. fıkrasında da, "Herkes, davasının, medeni hak ve yükümlülükleriyle ilgili uyuşmazlıklar ya da cezai alanda kendisine yöneltilen suçlamaların esası konusunda karar verecek olan, yasayla kurulmuş, bağımsız ve tarafsız bir mahkeme tarafından, kamuya açık olarak ve makul bir süre içinde görülmesini isteme hakkına sahiptir." kuralı yer almıştır.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin 36533/04 başvuru numaralı ve 14/10/2008 tarihli Mesutoğlu-Türkiye kararında özetle; mahkemeye erişim hakkının mutlak olmadığı, bazı sınırlamalara tâbi olabildiği, bununla birlikte getirilen kısıtlamaların, hakkın özünü ortadan kaldıracak ölçüde, kişinin mahkemeye erişimini engellememesi gerektiği, mahkemeye erişim hakkına getirilen bu tür sınırlamaların ancak meşru bir amaç güdüldüğü takdirde ve hedeflenen amaç ile başvurulan araçlar arasında makul bir orantı olması halinde Sözleşme'nin 6. maddesinin birinci fıkrası ile bağdaşabileceği; bu ilkelerden, dava açma hakkının doğal olarak yasayla belirlenen şartları mevcut olmakla birlikte, mahkemelerin yargılama usullerini uygularken bir yandan davanın hakkaniyetine halel getirecek kadar "abartılı şekilcilikten", öte yandan, kanunla öngörülmüş olan usul şartlarının ortadan kalkmasına neden olacak kadar "aşırı yorumlardan" kaçınmaları gerektiği belirtilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Olayda, davacının 677 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kamu görevinden çıkarılmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açtığı davada, … İdare Mahkemesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile davacının, 677 sayılı Kanun Hükmünde Kararname eki listesi ile kamu görevinden çıkarılmaya ilişkin işlemin mi yoksa Kanun Hükmünde Kararname eki listesi ile kamu görevinden çıkarılma işlemi sonrası bu işleme karşı Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonuna yapılmış olan başvurunun reddine ilişkin işlemin mi dava konusu edilmek istenildiğinin anlaşılamadığı, bu nedenle dava dilekçesinin 2577 sayılı Kanun'un 3. maddesine uygun olmadığı gerekçesiyle reddine karar verildiği, anılan karar üzerine yenilenen dilekçede, dilekçenin konu kısmında görevden çıkarılması işleminin iptalinin istenildiği dilekçenin içeriğinde ise Oğanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu kararından bahsedildiği, dolayısıyla dilekçenin bütün olarak değerlendirilmesinden davacının hangi işleme karşı dava açtığı hususunda tereddüt oluşturduğu gerekçesiyle dilekçenin reddine karar verildiği, yenilenen dava dilekçesinde de ilk dava dilekçesinde yer alan eksikliklerin giderilmediği görüldüğünden 2577 sayılı kanunun 15.maddesinin 5.fıkrası uyarınca davanın reddedildiği anlaşılmaktadır.
Dosyada mevcut dava dilekçelerinin incelenmesinden, davacı tarafından OHAL İnceleme Komisyonu'nun … tarih ve … sayılı işlemin dava konusu edildiği, dilekçelerde sözü edilen parasal ve özlük haklarının yasal faiziyle birlikte ödenmesi isteminin de söz konusu işleme yönelik olduğu, Mahkemece OHAL İnceleme Komisyonu işleminin esasına ilişkin değerlendirme yapılarak karar verilmesi gerekirken, dilekçe ret kararı üzerine yenilenen dilekçede de aynı yanlışların yapıldığı gerekçesiyle 2577 sayılı Kanun'un 15. maddesinin 5. fıkrası uyarınca davanın reddi yolunda verilen kararda hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Bu itibarla, davanın reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddine ilişkin temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi …İdare Dava Dairesi kararında hukuki isabet bulunmamıştır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun’un 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne;
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi …İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın … Bölge Mahkemesi … İdare Dava Dairesine gönderilmesine, 06/12/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.