4. Hukuk Dairesi 2017/3755 E. , 2018/4104 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve diğerleri aleyhine 21/11/2014 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın davalılar ... ve ... yönünden kabulüne, davalı ... yönünden reddine dair verilen 29/09/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Dava, kurum zararı nedeniyle tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın davalılar ... ve ... yönünden kabulüne, davalı ... yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili; Sağlık Kurumları Döner Sermaye Saymanlığı Müdürlüğünde veri hazırlama kontrol işletmeni olan davalı ..."nın, 18/06/2013 ile 25/03/2014 tarihleri arasında davacı ... Kurumuna bağlı sağlık kuruluşları hesabından, hak sahibi kişi ve firmalara yapılan ödemeler esnasında saymanlık müdürü tarafından imzalanan ödeme emrinin ekinde yer alan banka iban numaralarını tahrif ederek davalılardan ..."ın hesabına 278.836,49 TL, ..."in hesabına da 7.754,63 TL olmak üzere toplam 286.591,12 TL aktardığının tespit edildiğini belirterek oluşan zararın davalılardan tazmini isteminde bulunmuştur.
Davalı ... vekili; diğer davalı ..."nın kayınvalidesi olduğunu, kızı ile evli iken bu olayın başlarına geldiğini, şu an boşandıklarını, damadının hesabını kullanarak para aktardığını ve sonrasında da hesabı boşaltarak kumar oynadığını, ... hakkında Savcılık soruşturması açıldığında öğrendiğini belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Davalı ...; davalı ... ile aynı iş yerinde çalıştıklarını, ..."ın bankamatik kartını istediğini, paraya ihtiyacı olduğu düşüncesi ile kartını ..."a verdiğini ancak olaydan bir haberi olmadığını belirterek, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, davalılar ... ve ... yönünden davanın kabulüne karar verilmiş, diğer davalı ... yönünden yürüme güçlüğü çektiği için TMK 408. maddesi gereğince kısıtlanarak kızı ...nun kendisine vasi olarak atanmasına karar verildiği, dolayısı ile davalının davaya konu işlemlerde herhangi bir kusurunun bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
25/08/2017 tarihli ve 30165 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 694 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 193. maddesi ile, 663 sayılı KHK"ya eklenen Geçici 15. maddesinin 3. bendine göre "Bu kanun hükmünde kararname ile kaldırılan Türkiye Halk Sağlığı Kurumu ve ... Başkanlıklarının üçüncü kişilerle yapmış olduğu veya taraf olduğu her türlü taahhüt, sözleşme, hak, alacak ve borçları ile dava ve icra takipleri, teşkilat bu Kanun Hükmünde Kararname hükümlerine uygun hale getirildiğinde Bakanlığa devredilmiş sayılır" şeklinde düzenlenme mevcuttur.
Somut olayda, esasen davacı kurum adına davayı da Sağlık Bakanlığı vekilleri açıp takip etmişler ise de davacı ... Kurumunun, olağanüstü hal kapsamında çıkarılan Kanun Hükmünde Kararname ile hak ve alacaklarının Sağlık Bakanlığına devredildiği anlaşılmaktadır, mahkemece bu konuda değerlendirme yapılarak karar verilmesi gerekmektedir.
2- Dosyadaki bilgi ve belgelerden; davaya konu eylemlerin gerçekleştirildiği zaman diliminin 18/06/2013 ile 25/03/2014 tarihleri arası olduğu, tazminat istemli eldeki davanın 21/11/2014 tarihinde açıldığı davalı ..."ın ise haksız fiil tarihi ve dava tarihinden çok sonra, ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 19/02/2015 gün, 2014/975 esas ve 2015/120 karar sayılı ilamıyla fiziksel rahatsızlıkları nedeniyle kısıtlanarak kızının vesayeti altına alındığı anlaşılmaktadır. Davalı ..."nın davalı ..."ın damadı olduğu ve onun maaş kartını alarak davaya konu eylemi gerçekleştirdiği hususu tartışmasız olup maaş kartı kendi uhdesinde ve muhafazasında olması gereken ve eylemlerinin sonuçlarını ön görmesini önleyen bir rahatsızlığı da bulunmayan davalı ..."ın bilgisi dışında hesabına para aktarılıp oradan çekildiğinin kabul edilmesi hayatın olağan akışına aykırıdır. Şu halde, davalı ... oluşan zarardan hukuken sorumlu olup bu davalı yönünden de davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı gerekçe ile reddine karar verilmesi doğru olmamış, bu durum kararın bozulmasını gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (1) ve (2) no"lu bentlerde açıklanan nedenlerle davacı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına 14/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.