Esas No: 2018/59
Karar No: 2021/13300
Karar Tarihi: 06.12.2021
Danıştay 6. Daire 2018/59 Esas 2021/13300 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2018/59
Karar No : 2021/13300
DAVACI : ...
VEKİLİ : Av. ...
DAVALI : ... Bakanlığı/ANKARA
VEKİLİ : Av. ...
DAVANIN KONUSU :
İstanbul ili, Küçükçekmece ilçesi, ... Mahallesi, ... pafta, ... parsel sayılı maliki olan davacı tarafından, 03/07/2017 tarihli, 30310 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 01/10/2017 tarihli Planlı Alanlar İmar Yönetmeliğinin 7. maddesinin 3. fıkrasının iptali istenilmektedir.
DAVACININ İDDİALARI :
Dava konusu düzenleme ile getirilen re'sen tevhit işlemi ile mülkiyet hakkının kısıtlandığı, İmar Kanununun 18.maddesi dışında malikin rızası dışında ifraz ve tevhit işlemi yapılamayacağı, hükmün muğlak ifadeler taşıdığı ve bu nedenle keyfi uygulamalara imkan tanındığı ileri sürülmüştür.
DAVALININ SAVUNMASI :
Davacının dava açmada subjektif ehliyetinin bulunmadığı, mülkiyet hakkının kısıtlandığı iddiasının yersiz olduğu, dava konusu hükmün yasaya uygun olduğu belirtilerek yürütmenin durdurulması isteminin reddine karar verilmesi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ ... 'IN DÜŞÜNCESİ :
Uyuşmazlığa konu düzenleme ile mevcut haliyle yapılaşmaya elverişli olmayan parsellere ilişkin olarak, ilgili idarenin tebliğ tarihinden itibaren 3 ay içerisinde parsellerin maliklerinin kendi aralarında anlaşamadığı takdirde re'sen tevhit ve ifraz yoluyla işlem yapmaya ilgili idare yetkili kılınmak suretiyle mevcut haliyle yapılaşma imkanı olmayan parsellerin tevhit ve ifraz edilmeleri ile imar planına uygun hale getirilerek yapılaşma imkanı verilmektedir. Aksi halde bu parsellerin yapılaşma imkanı bulunmamaktadır. Kaldı ki, ifraz ve tevhit işlemi neticesinde parselin mülkiyeti parsel malikinden alınmamakta sadece parselin hisse oranı korunmak suretiyle müşterek mülkiyet tesis edilmekte olup davacının mülkiyet hakkının ihlal edildiği iddiasına itibar edilmemiştir.
Bu durumda, dava konusu düzenleme ile imar planına uygun olarak düzgün imar parsellerinin oluşturulması ve mülkiyet sahiplerine yapılaşabilecekleri imar parsellerinin tahsis edilmesi amaçlandığından dava konusu düzenlemede mevzuata aykırlık bulunmadığından davanın reddi gerektiği düşünülmektedir.
DANIŞTAY SAVCISI ...'IN DÜŞÜNCESİ:
Dava, İstanbul İli, Küçükçekmece İlçesi, ... Mahallesi, ... pafta, ... sayılı parselin maliki olan davacı tarafından, 03/07/2017 tarihli, 30310 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 01/10/2017 tarihli Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliğinin 7. maddesinin 3. fıkrasının iptali istemiyle açılmıştır.
Dosyanın incelenmesinden, İstanbul İli, Küçükçekmece İlçesi, ... Mahallesi, ... pafta, ... sayılı parselin maliki olan davacıdan Küçükçekmece Belediye Başkanlığından gönderilen ... tarihli, ... sayılı işlemle parselinin, imar planında ... pafta ..., ... ve ... sayılı parsellerle tevhit şartı bulunduğu belirtilerek 03/07/2017 tarihli, 30310 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 01/10/2017 tarihli Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliğinin 7. maddesinin 3. fıkrası uyarınca sözü edilen tevhit işlemine muvafakatinin bulunup bulunmadığının bildirilmesinin istenildiği anlaşılmaktadır.
3194 sayılı İmar Kanunu'nun 15.maddesinde, imar planlarına göre yol, meydan, yeşil saha, park ve otopark gibi umumi hizmetlere ayrılan yerlere rastlayan gayrimenkullerin bu kısımlarının ifrazına veya tevhidine izin verilmez, imar parselasyon planı tamamlanmış olan yerlerde yapılacak ifraz veya tevhidin bu planlara uygun olması şarttır. İmar planlarında parsel cepheleri tayin edilmeyen yerlerde yapılacak ifrazların, asgari cephe genişlikleri ve büyüklükleri yönetmelikte belirtilen esaslara göre tespit edilir. İmar planı dışında kalan alanlarda yönetmeliklerinde tayin edileçek miktarlardan küçük ifrazlara izin verilmez." hükmüne yer verilmiş; 17.maddesinde, "Belediye veya valilik, kendi malı olan veya imar planlarının tatbiki sonucu kamulaştırmadan artan parçalarla, istikameti değiştirilen veya kapanan yol ve meydanlarda hasıl olan sahalardan müstakil inşaata elverişli olmayan parçaları, bitişiğindeki arsa veya bina sahibine bedel takdiri suretiyle satmak, gayrimenkul sahiplerinin yola giden yerlerden dolayı tahakkuk eden istihkaklarını bedel takdiri suretiyle değiştirmek ve komşu gayrimenkul sahibi takdir edilen bedelle satın almaktan imtina ederse, şüyulandırıp satmak suretiyle imar planına uygunluğunu temin eder." hükmü yer almış, 18.maddesinde de, imar hududu içinde bulunan binalı veya binasız arsa ve arazileri malikleri veya diğer hak sahiplerinin muvafakati aranmaksızın, birbirleri ile, yol fazlaları ile, kamu kurumlarına veya belediyelere ait bulunan yerlerle birleştirmeye, bunları yeniden imar planına uygun ada veya parsellere ayırmaya, müstakil, hisseli veya kat mülkiyeti esaslarına göre hak sahiplerine dağıtmaya ve re'sen tescil işlemlerini yaptırmaya belediyeler yetkilidir. Sözü edilen yerler belediye ve mücavir alan dışında ise yukarıda belirtilen yetkiler valilikçe kullanılır." kuralı yer almış; İmar Kanununun 18 İnci Maddesi Uyarınca Yapılacak Arazi ve Arsa Düzenlemesi İle İlgili Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 15. maddesinde ise; arazi ve arsa düzenlemesi yapılmış imar adalarındaki bir veya birkaç parselde, meskun alanlardaki kadastro parsellerinde, maliklerin müracaat üzerine imar planı ve mevzuatına uygun olmak şartıyla ifraz ve tevhit işlemleri yapılabileceği ifade edilmiştir.
Planlı Alanlar İmar Yönetmeliğinin dava konusu 7.maddesinin 3.fıkrasında ise, "Mevcut haliyle yapılaşmaya elverişli olmayan parsellere ilişkin olarak, ilgili idarenin tebliğ tarihinden itibaren 3 ay içerisinde parsellerin maliklerinin kendi aralarında anlaşamadığı takdirde resen tevhit ve ifraz yoluyla işlem yapmaya ilgili idare yetkilidir." hükmü yer almıştır.
Anılan mevzuat hükümleri uyarınca, imar planıyla getirilen kullanım amaçlarına uygun şekilde ve yapılaşmaya elverişli imar parsellerinin oluşumu sağlamak amacıyla, arsa ve arazilerin, öncelikle malikleri veya diğer hak sahiplerinin muvafakati aranmaksızın yapılan parselasyon işlemiyle ya da arazi ve arsa düzenlemesi yapılmış imar adalarındaki bir veya birkaç parsel ifraz ve tevhit işlemleri ile imar planına uygun parsel haline getirilmesi gerekmekte olup, dava konusu Yönetmelik maddesiyle, mevcut haliyle yapılaşmaya elverişli olmayan parsellere ilişkin olarak, ilgili idarenin tebliğ tarihinden itibaren 3 ay içerisinde parsellerin maliklerinin kendi aralarında anlaşamadığı takdirde resen tevhit ve ifraz yoluyla işlem yapmaya ilgili idarenin yetkili olduğu hükmü getirilerek, mevcut haliyle yapılaşma imkanı olmayan parsellerin tevhit ve ifraz edilmeleri ile imar planına uygun hale getirilerek yapılaşma imkanı verildiğinden, dava konusu Yönetmelik hükmünde mevzuata aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Açıklanan nedenlerle, davanın reddine karar verilmesinin uygun olacağı düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra 29.10.2021 tarih ve 31643 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 85 sayılı Bazı Cumhurbaşkanlığı Kararnamelerinde Değişiklik Yapılması Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 1. maddesi ile 1 sayılı Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin Altıncı Kısmının Dördüncü Bölümünün başlığının Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, 2. maddesi ile de aynı Kararnamenin 97. maddesinin birinci fıkrasının birinci cümlesinde yer alan "Çevre ve Şehircilik" ibaresinin "Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği" şeklinde değiştirildiği görüldüğünden, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yerine, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının davalı olarak belirlenmesi suretiyle işin gereği görüşüldü.
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:
İstanbul İli, Küçükçekmece İlçesi, ... Mahallesi, ... pafta, ... sayılı parselin maliki olan davacıdan Küçükçekmece Belediye Başkanlığından gönderilen ... tarih ve ... sayılı işlemle parselinin, imar planında ... pafta ..., ... ve ... sayılı parsellerle tevhit şartı bulunduğu belirtilerek 03/07/2017 tarih ve 30310 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 01/10/2017 tarihli Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliğinin 7. maddesinin 3. fıkrası uyarınca sözü edilen tevhit işlemine muvafakatının bulunup bulunmadığının istenilmesi üzerine anılan Yönetmelik hükmünün iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
İLGİLİ MEVZUAT:
3194 sayılı İmar Kanunu'nun 15.maddesinin işlem tarihindeki halinde, "İmar planlarına göre yol, meydan, yeşil saha, park ve otopark gibi umumi hizmetlere ayrılan yerlere rastlayan gayrimenkullerin bu kısımlarının ifrazına veya tevhidine izin verilmez. İmar parselasyon planı tamamlanmış olan yerlerde yapılacak ifraz veya tevhidin bu planlara uygun olması şarttır. İmar planlarında parsel cepheleri tayin edilmeyen yerlerde yapılacak ifrazların, asgari cephe genişlikleri ve büyüklükleri yönetmelikte belirtilen esaslara göre tespit edilir. İmar planı dışında kalan alanlarda yönetmeliklerinde tayin edilecek miktarlardan küçük ifrazlara izin verilmez." hükmüne yer verilmiştir.
04/07/2019 tarih ve 7181 sayılı Yasanın 8. maddesi ile 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 15.maddesinde yapılan değişiklik ile "Mevcut hâliyle yapılaşmaya elverişli olmayan imar parsellerinde; maliklerden birinin talebi üzerine veya doğrudan, parsel maliklerine kendi aralarında anlaşmaları için yapacağı tebliğden itibaren üç ay içerisinde maliklerce anlaşma sağlanamaması hâlinde, resen tevhit ve fiilî duruma göre ifraz yoluyla işlem yapmaya ilgili idare yetkilidir." hükmü eklenmiştir.
Aynı Kanununun 17.maddesinde de, "Belediye veya valilik, kendi malı olan veya imar planlarının tatbiki sonucu kamulaştırmadan artan parçalarla, istikameti değiştirilen veya kapanan yol ve meydanlarda hasıl olan sahalardan müstakil inşaata elverişli olmayan parçaları, bitişiğindeki arsa veya bina sahibine bedel takdiri suretiyle satmak, gayrimenkul sahiplerinin yola giden yerlerden dolayı tahakkuk eden istihkaklarını bedel takdiri suretiyle değiştirmek ve komşu gayrimenkul sahibi takdir edilen bedelle satın almaktan imtina ederse, şüyulandırıp satmak suretiyle imar planına uygunluğunu temin eder." hükmü yer almakta olup 18.maddesinde ise, "İmar hududu içinde bulunan binalı veya binasız arsa ve arazileri malikleri veya diğer hak sahiplerinin muvafakatı aranmaksızın, birbirleri ile, yol fazlaları ile, kamu kurumlarına veya belediyelere ait bulunan yerlerle birleştirmeye, bunları yeniden imar planına uygun ada veya parsellere ayırmaya, müstakil, hisseli veya kat mülkiyeti esaslarına göre hak sahiplerine dağıtmaya ve re'sen tescil işlemlerini yaptırmaya belediyeler yetkilidir. Sözü edilen yerler belediye ve mücavir alan dışında ise yukarıda belirtilen yetkiler valilikçe kullanılır." hükümleri yer almaktadır.
Planlı Alanlar İmar Yönetmeliğinin 5. maddesinin 13. fıkrasında; koruma amaçlı imar planlarında parselasyon planı yapılması mümkün olmayan durumlar hariç olmak üzere, imar adasında parselasyon planı yapılmadan bu adadaki parsellerde ifraz ve tevhit yapılamayacağı, İmar Kanununun 18 İnci Maddesi Uyarınca Yapılacak Arazi ve Arsa Düzenlemesi İle İlgili Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 15. maddesinde ise; arazi ve arsa düzenlemesi yapılmış imar adalarındaki bir veya birkaç parselde, meskun alanlardaki kadastro parsellerinde, maliklerin müracaat üzerine imar planı ve mevzuatına uygun olmak şartıyla ifraz ve tevhit işlemleri yapılabileceği öngörülmüştür.
Planlı Alanlar İmar Yönetmeliğinin dava konusu 7.maddesinin 3.fıkrasında, "Mevcut haliyle yapılaşmaya elverişli olmayan parsellere ilişkin olarak, ilgili idarenin tebliğ tarihinden itibaren 3 ay içerisinde parsellerin maliklerinin kendi aralarında anlaşamadığı takdirde resen tevhit ve ifraz yoluyla işlem yapmaya ilgili idare yetkilidir." hükmü yer almaktadır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda yer verilen mevzuattan anlaşılacağı üzere, arsa ve arazilerin, öncelikle malikleri veya diğer hak sahiplerinin muvafakatı aranmaksızın yapılan parselasyon işlemiyle ya da parselasyon işlemi yapılamaması durumunda istisnai olarak imar planında hüküm varsa re'sen, yoksa müracaat üzerine yapılan ifraz ve tevhit işlemleri ile imar planına uygun parsel haline getirilmesi gerekmektedir. Bu işlemler yoluyla, öznel ve somut nitelikte arsa ve arazi düzenlemesi gerçekleştirilerek imar planıyla getirilen kullanım amaçlarına uygun şekilde ve yapılaşmaya elverişli imar parsellerinin oluşumu sağlanmaktadır. Başka bir ifadeyle, istisnalar hariç olmak üzere bir alanda ifraz ve tevhit işlemlerinin yapılabilmesi için uygulama imar planının ve bu plan uyarınca parselasyon işlemlerinin tamamlanmış olması ve imar planında ifraz veya tevhit şartının bulunmaması halinde taşınmaz maliklerinin muvafakatının da alınması gerekmektedir.
Öte yandan, İmar Kanununun 15.maddesinde 04/07/2019 tarih ve 7181 sayılı Yasanın 8. maddesi ile yapılan değişiklik ile mevcut hâliyle yapılaşmaya elverişli olmayan imar parsellerinde; maliklerden birinin talebi üzerine veya doğrudan, parsel maliklerine kendi aralarında anlaşmaları için yapacağı tebliğden itibaren üç ay içerisinde maliklerce anlaşma sağlanamaması hâlinde, resen tevhit ve fiilî duruma göre ifraz yoluyla işlem yapmaya ilgili idarenin yetkili olduğu hükmü eklenmek suretiyle uyuşmazlığa konu düzenleme yasal dayanağa kavuşturulmuştur. Aksi halde bu parsellerin yapılaşma imkanı bulunmamaktadır. Kaldı ki, ifraz ve tevhit işlemi neticesinde parselin mülkiyeti parsel malikinden alınmamakta sadece parselin hisse oranı korunmak suretiyle müşterek mülkiyet tesis edilmekte olup davacının mülkiyet hakkının ihlal edildiği iddiasına itibar edilmemiştir.
Bu durumda, dava konusu düzenleme ile imar planına uygun olarak düzgün imar parsellerinin oluşturulması ve mülkiyet sahiplerine yapılaşabilecekleri imar parsellerinin tahsis edilmesi amaçlandığından dava konusu düzenlemede mevzuata aykırlık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVANIN REDDİNE,
2. Ayrıntısı aşağıda gösterilen toplam ... -TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4. Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca ...-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalı idareye verilmesine,
5. Posta gideri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine,
6. Bu kararın tebliğ tarihini izleyen 30 gün içerisinde Danıştay Dava Daireleri Kuruluna temyiz yolu açık olmak üzere, 06/12/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.