8. Ceza Dairesi Esas No: 2019/1237 Karar No: 2019/11601 Karar Tarihi: 01.10.2019
Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2019/1237 Esas 2019/11601 Karar Sayılı İlamı
8. Ceza Dairesi 2019/1237 E. , 2019/11601 K.
"İçtihat Metni"
İftira suçundan sanık ..."un, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 285/1. maddesi gereğince 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair İstanbul 11. Asliye Ceza Mahkemesinin 08.07.2008 tarihli ve 2003/314 esas, 2008/704 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, sanığın deneme süresi içerisinde hırsızlık suçunu işlemesi nedeniyle, hükmün açıklanmasına ve 765 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 285/1. maddesi gereğince 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına ilişkin İstanbul 11. Asliye Ceza Mahkemesinin 15.03.2018 tarihli ve 2017/649 esas, 2018/89 sayılı kararını kapsayan dosyası ile ilgili olarak; Dosya kapsamına göre, suça konu eylem tarihinin 22.11.2002 olduğu ve yargılama konusu iftira suçunun 765 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 102/4 ve 104/2. maddelerine göre 7 yıl 6 aylık olağanüstü dava zamanaşımı süresine tabi olduğu, sanık hakkında verilen 08.07.2008 tarihli hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının 30.10.2008 tarihinde kesinleşmesi ile 5 yıllık denetim süresinin başladığı ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/8. maddesinin son cümlesi gereği dava zamanaşımının durduğu, ancak sanığın denetim süresi içinde 13.11.2010 tarihinde yeni bir kasıtlı suç işlediği ve bu suça ilişkin mahkumiyet hükmünün de kesinleşmiş olması karşısında önceki hükmün açıklanmasının gerekeceği, buna göre hükmün açıklanmasının geri bırakılması ile duran zamanaşımının denetim süresinde işlenen yeni suç tarihinden itibaren yeniden işlemeye başlayacağı cihetle, sanık hakkındaki dava zamanaşımının durma ve yeniden başlama süreleri dikkate alındığında hükmün açıklanma tarihi olan 15.03.2018 itibari ile dava zamanaşımı süresinin dolmuş olduğu gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 07.01.2019 gün ve 2018-15895 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 21.01.2019 gün ve KYB/2019-4403 sayılı ihbarnamesi ile dairemize tevdii kılınmakla incelendi.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Gereği görüşülüp düşünüldü: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 7, 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"un 9. maddeleri karşısında; hükümlüye yüklenen suçun yasa maddesinde öngörülen cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK.nın 102/4 ve 104/2. maddelerinde belirlenen 7 yıl 6 aylık olağanüstü dava zamanaşımı süresinin, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen dönemdeki durma süresi de belirtilen olağanüstü zamanaşımı süresine eklendikten sonra suç tarihinden hüküm tarihine kadar gerçekleştiği gözetilmeden, yargılamaya devamla yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması, Yasaya aykırı ve Adalet Bakanlığı"nın kanun yararına bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nca düzenlenen ihbarname içeriği bu nedenle yerinde görüldüğünden, İstanbul 11. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 15.03.2018 gün ve 2017/649 esas, 2018/89 sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, açılan kamu davasının gerçekleşen dava zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK.nın 102/4, 104/2 ve CMK.nın 223/8. maddeleri gözetilerek DÜŞÜRÜLMESİNE, hükmedilen cezanın infaz edilmemesine, dosyanın Adalet Bakanlığı"na gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na TEVDİİNE, 01.10.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.