Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/10822
Karar No: 2021/4296
Karar Tarihi: 26.05.2021

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/10822 Esas 2021/4296 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2020/10822 E.  ,  2021/4296 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi

    Taksirle öldürme suçundan sanıklar ..., ... ve ..."nın beraatine, sanıklar ..., ..., ..., ..."in mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... müdafileri, sanık ... ve katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanık ..."ın ... ili ... 2030 parseldeki taşınmazına 16.03.2009 tarihinde inşaat ruhsatı aldıktan sonra, akrabası olan sanık ..."in aracılığıyla, sanık ... ile 2011 yılı Nisan ayı içinde inşaatın işçiliği konusunda şifahen anlaştıkları, ruhsatı zemin+1 normal kat, toplam 6.5 metre yüksekliği gösteren inşaatın zemin ve 1. katının kaba kısmı bitirilip, kaçak katının direkleri dikildiği sırada, sanık ...’in işçileri olup, yevmiye ile çalışan ... ve ..."nın inşaatın kaçak katına yatayda 30 cm mesafede bulunan elektrik tellerine temas edip düşmeleri sonucunda ...’nın vefat ettiği, soruşturma aşamasında şikayetçi olmayan ..."nın ise, hayati tehlike geçirecek şekilde yaralandığı olayda; inşaat sahibi sanık ... ile inşaatın yapım işini üstlenen sanık ..."in, söz konusu inşaatın hemen üst kısmından elektrik nakil hattının geçtiğini görmeleri ve bilmelerine rağmen, Elektrik Kuvvetli Akım Tesisleri Yönetmeliğinin 46 maddesi ile İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Tüzüğünün ilgili maddelerine aykırı olarak, hiç bir tedbir almadan elektrik hattı yakınına inşaat yaptırmaları ve yapmaları, hele hele inşaat ruhsatının belirlediği sınırları aşarak enerji nakil hattına daha da yaklaşacak şekilde kaçak olarak kat çıkmaları ve bu suretle Elektirik Kuvvetli Akım Tesisleri Yönetmeliğinin 46. maddesine aykırı olarak tellerin inşaata olan yatay ve düşey mesafelerinin yönetmelikte belirtilen mesafelerden çok daha az mesafe kaldığı ve bölgeden sorumlu ... Elektrik Dağıtım A.Ş."nin inşaatın durdurulması yönündeki cevabi yazısına rağmen, inşaatta çalışmaya ve işçi çalıştırmaya devam etmeleri, emniyet mesafelerini ihlal eder şekilde işçilerin tellere yaklaşmalarını önlememeleri suretiyle tedbirsiz ve dikkatsiz hareketleri ile olayın meydana gelmesinde birinci derecede asli kusurlu oldukları, sanık ...’ın 27.06.2011 tarihinde ... Elektrik Dağıtım A.Ş. ... İşletme Müdürlüğüne verdiği “binamın temelini atmış bulunmakta olup, dükkan katının alt yapısı hazırlanmaktadır. ... inşaatın önünden geçen elektrik direği inşaatı engellemektedir, gereğinin yapılmasını arz ederim.” şeklindeki dilekçesine adı geçen kurum tarafından 07.07.2011 tarihinde verilen “…yapmakta olduğunuz inşaatta emniyet ihlali olduğu tespit edilmiştir. Şirketimizin iş programına göre şebekede gerekli değişiklik yapılacak olup, inşaatı durdurmanız gerekmektedir….” şeklindeki cevabi yazıdan sanık ... ile haberdar ettiği sanık ...’in bilgileri olmasına rağmen inşaata devam edilmesine binaen, sanıklar ... ile ...’in bilinçli taksirle bir kişinin ölümüne, bir kişinin hayati tehlike geçirecek şekilde yaralanmasına neden oldukları, mahkemece olaya ve oluşa uygun olduğu kabul edilen 20/10/2015 tarihli A Sınıfı İş Güvenliği Uzmanlarından oluşan bilirkişi kurulu raporu nazara alınarak yapılan değerlendirmelerde, inşaat mühendisi olan sanık ..."in olayın meydana geldiği inşaatın proje müellifi ve fenni mesulü olduğu, sanığın İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Tüzüğü, Yapı İşlerinde İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Tüzüğü ve Elektirik Kuvvetli Akım Tesisleri Yönetmeliğinin ilgili maddelerine aykırı olarak sorumluluğunu üstlendiği inşaatın yapılaşma alanında gerekli ve titiz kontrollerini önceden etkin olarak yaparak, var olan elektrik nakil hattından doğan riskleri saptayıp giderimini sağlamadan inşaatın başlamasına ve yapımına mani olmaması, hele hele inşaatın üzerinden geçen yüksek voltajlı enerji nakil hattının varlığına rağmen ikinci katın kaçak yapılaşmasına müsade etmemesi gerekirken aksine hareketle inşaatta fiilen etkin nezaret, gözetim ve yeterli güvenlik tedbirlerini alma görevlerini yerine getirmeyerek taksirli eylemi ile olayda ikinci derecede tali kusurlu olduğu, olayın meydana geldiği inşaata ilişkin, inşaat projesi ve inşaat ruhsatında onay ve imzası bulunan Sülün Belediyesi inşaat teknikeri kontrol fen memuru sanık ..."ın, da, belediyedeki görevi itibariyle belediyenin hizmet alanı içindeki imar alanındaki yapılaşmayı denetlemek, kaçak yapılarda etkin kontrol ile ruhsat için kendisine gelen inşaatların projesini yapılacak arsaya ruhsat öncesi aplike edip, var olan enerji hattından kaynaklanan riskleri saptayarak enerji hattının güvenli mesafeye çekilmeden yapı inşaat ruhsatı vermemesi gerekirken, aksine hareketle, inşaatın ruhsatının verilmesi aşamasında yapı alanında fiili kontrol yapmadan ve bu suretle inşaat alanından geçen elektrik nakil hattını dikkate almadan, sadece inşaat projesini evrak üzerinden kontrol ile ruhsat vermesi ve inşaatın üçüncü kaçak katını saptayıp yıkmamak şeklindeki taksirli hareketleri ile olayın meydana gelmesinde ikinci derecede tali kusurlu olduğu kabul edilerek mahkumiyetlerine karar verildiği, sanıklar ..., ... ve ... yönünden ise, olayda kusurları bulunmadığından beraatlerine karar verildiği ve mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılarak yapılan incelemede;
    ... müdafinin duruşmalı inceleme isteminin, gerek süresinde yapılmaması, gerekse hükmolunan cezanın 10 yıl hapis cezasından aşağı olması nedeniyle duruşmalı inceleme koşulları bulunmadığından, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 318 gereğince reddine karar verilerek yapılan incelemede;
    I-Sanık ... hakkında verilen mahkumiyet hükmüne yönelik olarak, sanık ..."ın temyiz itirazının incelenmesinde;
    Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık ..."ın eksik incelemeye, dosyanın esastan bozulması gerektiğine, takdiri indirim maddesinin uygulanması gerektiğine, hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanmamasına, beraat kararı verilmesi gerektiğine, mahkumiyet kararının esastan bozulması talebine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA,
    II- Sanıklar ..., ... ve ... hakkında verilen beraat hükümlerine yönelik olarak katılanlar vekilinin, sanık ... ve sanık ... müdafilerinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Sanık ... ve sanık ... müdafilerinin temyiz istemlerinin, vekalet ücretine hasren olduğu tespit edilerek yapılan incelemede;
    Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suç açısından sanıklar ..., ... ve ..."nın kusurlarının bulunmadığı gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılanlar vekilinin beraat kararlarının usul ve yasaya aykırı olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Kendisini vekille temsil ettirip, yapılan yargılama sonucunda beraat eden sanıklar ... ve ... lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi,
    Kanuna aykırı olup, hükümlerin bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASI, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hükmün E bendinin devamına, ""Sanık ... ve sanık ... kendilerini ayrı ayrı vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan avukatlık asgari ücret tarifesine göre belirlenen 3.600 TL vekalet ücretinin hazineden alınarak sanık ... ve sanık ..."e ayrı ayrı verilmesine"" ibarelerinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükümlerin isteme uygun olarak DÜZELTİLEREK ONANMASI,
    III- Sanıklar... ve ... hakkında verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik olarak, sanık ... müdafii ve sanık ... müdafinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
    Mahkemece sanıklar... ve ... hakkında tayin edilen cezada bir isabetsizlik görülmediğinden, tebliğnamede bu hususta bozma öneren görüşe iştirak edilmemiştir.
    Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık ... müdafinin sanığın iş güvenliğine ilişkin önlem alma yükümlülüğü bulunmadığına, bilinçli taksir hükümlerinin uygulanmaması gerektiğine, sanığın kusuru bulunmadığına, eksik incelemeye, mahkumiyet kararının usul ve yasaya aykırı olduğuna; sanık ... müdafinin kusur tespitine, eksik incelemeye, lehe hükümlerin uygulanmadığına, tayin edilen cezaya, adli para cezasına ilişkin uygulanmamasına, takdiri indirim maddesinin uygulanmamasına, kararın kanuna ve hukuka aykırı olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    TCK"nın 53/6. maddesinde belirli bir meslek veya sanatın ya da trafik düzeninin gerektirdiği dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık dolayısıyla işlenen taksirli suçtan mahkumiyet halinde üç aydan üç yıla kadar bu meslek veya sanatın icrasının yasaklanmasına ya da sürücü belgesinin geri alınabileceğine karar verilebileceğinin düzenlendiği, bir mesleğin icrasının yasaklanabilmesi için ruhsatnameye bağlı olarak yürütülmesi gerekmekte olup, müteahhitlik yapan sanık ..."in çalışmasının ruhsatnameye bağlı olarak yürütülen bir meslek olmadığı nazara alınmadan çalışma hürriyetini kısıtlayacak şekilde 2 yıl süre ile meslek ve sanatını icra etmekten yasaklanmasına karar verilmesi,
    Kanuna aykırı olup, sanık ... müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; ancak, yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususun aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün (B-5) bendinin hükümden çıkarılması suretiyle, sair yönleri usul ve Kanuna uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    IV-Sanık ... hakkında verilen mahkumiyet hükmüne yönelik olarak, sanık ... müdafinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
    UYAP sisteminden temin edilen nüfus kayıt örneğinde, sanık ..."in 18.11.2017 tarihinde temyiz aşamasında öldüğünün tespit edilmiş olması karşısında, sanık ... hakkında açılan kamu davasının 5237 sayılı TCK’nın 64/1. maddesi uyarınca düşmesine karar verilmesinde zorunluluk bulunması nedeniyle, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA; 26.05.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi