Yargıtay - Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2019/15727 Esas 2020/1611 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/15727
Karar No: 2020/1611
Karar Tarihi: 06.02.2020

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2019/15727 Esas 2020/1611 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Merkezinde \"Resmi belgede sahtecilik\" suçu bulunan bir davada sanığın mahkumiyetine karar verilmiştir. Gerekçeli kararda suç tarihi \"20/10/2007\" olarak belirtilmiş olsa da, çeki son olarak alan müşteki şirketin yetkilisi çeki sanıktan 11/06/2007 tarihinde aldıklarını beyan etmiştir. Bu nedenle suç tarihi \"11/06/2007\" olarak düzeltilebilir bir yazım hatası olarak kabul edilmiştir. Sanığa, sahtecilik suçu nedeniyle 12 yıllık olağanüstü dava zamanaşımı süresi uygulanmış ve bu süre 11/06/2007 suç tarihinden temyiz inceleme gününe kadar dolmuştur. Bu durumda, hüküm bozulmuş ve sanık hakkındaki kamu davası, zamanaşımı nedeniyle düşmüştür. Kanun maddeleri olarak, suçun gerektirdiği cezanın miktar ve nev'i itibariyle TCK'nın 204/1, 66/1-e ve 67/4 maddeleri, olağanüstü dava zamanaşımı süresinin hesaplanmasına ilişkin 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi ve düşmeye ilişkin 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddesi belirtilmiştir.

15. Ceza Dairesi 2019/15727 E. , 2020/1611 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : TCK"nun 204/1, 62 ve 53. maddeleri uyarınca mahkumiyet

Resmi belgede sahtecilik suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Gerekçeli karar başlığında suç tarihi ""20/10/2007"" olarak gösterilmiş ise de; suça konu çeki son olarak alan müşteki ... Endüstri ve Ticaret A.Ş. yetkilisinin çeki sanıktan 11/06/2007 tarihinde aldıklarını beyan etmesi karşısında, suç tarihinin “11/06/2007” olarak yazılmaması mahallinde düzeltilebilir yazım hatası olarak görülmüştür.
Sanığa yüklenen resmi belgede sahtecilik suçunun gerektirdiği cezanın miktar ve nev’i itibariyle tabi olduğu 5237 sayılı TCK’nın 204/1, 66/1-e ve 67/4 maddelerinde öngörülen 12 yıllık olağanüstü dava zamanaşımı süresinin, 11/06/2007 olan suç tarihinden temyiz inceleme gününe kadar dolduğu anlaşıldığından; 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA; ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 06/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.