Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/4940
Karar No: 2012/883

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2010/4940 Esas 2012/883 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2010/4940 E.  ,  2012/883 K.

    "İçtihat Metni"

    Dava, yersiz ödenen ölüm aylıklarının tahsili için yapılan icra takibine yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, davalı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve ..... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Eldeki dava dosyasına konu olayda, davalı kız çocuğuna, Kurumca, ölen babası üzerinden 15.03.2006 tarihinden itibaren ölüm aylığı bağlanmış; 15.03.2006-01.09.2006 tarihleri arasında davalının ......’dan işsizlik parası aldığı, 01.09.2006-23.02.2007 tarihleri arasında .... fiilen çalıştığının tespit edilmesi üzerine 15.03.2006-23.02.2007 tarihleri arasında yersiz ödenen aylıkların tahsili için yapılan icra takibine vaki itiraz üzerine, iş bu dava açılmıştır.
    Mahkemece; ..... sigortalısı olan ...... vefatı sebebiyle kızı olan davalı ..... 15.03.2006 tarihinden itibaren ölüm aylığı bağlandığı, 506 sayılı Yasanın 68/C-a maddesi uyarınca bağlanan yetim aylığının 15.03.2006-23.02.2007 tarihleri arasında ödendiği, davalının bu dönem zarfında ....’da çalışmasından ötürü bu tarihler arasında ödenen 4.718,36 TL yetim aylığının davalı adına borç kaydedildiği ve bunun üzerine asıl alacak ve işlemiş faiz olmak üzere icra takibinde bulunulduğu, dolayısıyla davalının 15.03.2006-01.09.2006 tarihleri arasında yurtdışı çalışması olmasa da yurtdışında işsizlik parası aldığı görülmekle, davacı Kurumun alacağını ortadan kaldırmayacağı, davalıya babasından ötürü 15.03.2006-23.02.2007 tarihleri arasında yapılan yetim aylığı ödemeleri esnasında 15.03.2006-01.09.2006 tarihleri arasında .....’dan işsizlik parası aldığını, 01.09.2006-23.02.2007 tarihleri arasında ... fiilen çalıştığı görülmekle davalıya babasından ötürü yapılan ödemelerin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre Kuruma iadesi gerekeceği sonucuna varılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Uyuşmazlık konusu davada irdelenmesi gereken mevzuat, 506 sayılı Yasanın 68 ve geçici 91. maddelerinde düzenlenmektedir.
    506 sayılı Yasanın 68/I-C-a maddesi aylık bağlanma koşulları yönünden "evli olmayan, evli olmakla beraber sonradan boşanan veya dul kalan, Sosyal Sigortaya, Emekli Sandıklarına tabi bir işte çalışmayan, buralardan gelir veya aylık almayan kız çocuklarına” aylık bağlanması olanağı öngörürken; aynı maddenin (VI) numaralı bendi, kız çocuklarına bağlanan aylığın kesilme nedeni olarak “çalışma ve evlenme” halini kabul etmekteyken; 4958 sayılı Yasanın 06.08.2003 tarihi itibariyle yürürlüğe giren 35. maddesiyle, söz konusu (VI) numaralı bende “buralardan gelir veya aylık almaya” ibaresi eklenerek böylelikle “Sosyal Sigortadan, Emekli Sandıklarından aylık veya gelir almaya başlama” olgusu, hak sahibi kız çocuklarına bağlanan aylığın kesilme nedeni olarak benimsenmiştir. Değişiklik 6.8.2003 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Madde de bahsedilen “çalışma” tabirinden Türkiye"deki çalışmaların kastedildiği açıktır.
    506 sayılı Yasaya 02.07.2005 tarih, 5386 sayılı Yasanın 2. maddesiyle eklenen Geçici 91. maddesinde ise, “06.08.2003 tarihinden önce hak sahibi kız çocuklarına bağlanan gelir ve aylıklar; bunların evlenmeleri, Sosyal Sigortaya, Emekli Sandıklarına tabi çalışmaları veya kendi çalışmalarından dolayı buralardan gelir veya aylık almaları halleri hariç olmak üzere geri alınmaz.” hükmü getirilmiştir. Bu düzenleme ile 506 sayılı Yasanın 68/VI maddesinin 4958 sayılı Yasa ile değiştirilen haline göre farklı düzenleme getirerek “kendi çalışmalarından dolayı buralardan gelir veya aylık almaları” halini aylık kesme nedeni olarak öngörülmüş; Geçici 91. maddenin son fıkrasında ise; “Bu maddenin birinci ve ikinci fıkrası gereğince, aylık veya gelirleri ödenmeye devam olunacak kız çocuklarının aylık veya gelirlerinin ödenmesine devam olunması için sahip olmaları gereken şartları, ilk kez veya yeniden 06.08.2003 tarihinden sonra haiz olan kız çocukları da aynı esas ve usûllerle aylık veya gelir hakkından yararlandırılır.” kuralına yer verilmiştir.
    06.08.2003 tarihinde yürürlüğe giren 4958 sayılı Yasanın 53. maddesi ile 506 sayılı Yasaya eklenen Ek 47. maddesi ile “Bu Kanuna göre gelir veya aylık almakta olan kız çocuklarının sosyal güvenlik sözleşmesi akdedilmiş ülkelerdeki sosyal güvenlik kuruluşlarına tabi çalışmaya başlamaları veya bu ülkelerin .... gelir veya aylık almaya başlamaları halinde, bağlanan gelir ve aylıkları kesilir" düzenlemesi yer almaktadır.
    Ancak, 506 sayılı Yasaya 02.07.2005 tarih, 5386 sayılı Yasanın 2.maddesiyle eklenen Geçici 91. maddesinin, 06.08.2003 tarihinde 506 sayılı Yasaya eklenen Ek 47. maddesinden daha sonra yürürlüğe girdiği ve uyuşmazlık konusu dava da 506 sayılı Yasaya eklenen Ek 47. maddesinin uygulanamayacağı açıktır.
    Yukarıda izah edildiği üzere, 506 sayılı Yasanın Geçici 91. maddesinin son fıkrasında; “Bu maddenin birinci ve ikinci fıkrası gereğince, aylık veya gelirleri ödenmeye devam olunacak kız çocuklarının aylık veya gelirlerinin ödenmesine devam olunması için sahip olmaları gereken şartları, ilk kez veya yeniden 06.08.2003 tarihinden sonra haiz olan kız çocukları da aynı esas ve usûllerle aylık veya gelir hakkından yararlandırılır.” kuralına yer verildiği, davacının, Kurum sigortalısı babasından dolayı 15.03.2006 ölüm aylığı almaya başladığı tarihten sonra evlenmediği, Sosyal Sigortaya, Emekli Sandıklarına tabi çalışması, başka bir ifade ile, ...... kendi çalışmasının bulunmadığı, yurt dışında işsizlik parası alması veya çalışması hususunun aylık kesme nedenleri arasında yer almadığı anlaşılmakla, Geçici 91. madde hükmüne göre, davanın reddi yerine kabulü, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O hâlde, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde istek halinde davalıya iadesine..... muhalefetine karşı;...; Üyeler; .....oylarıyla ve oyçokluğuyla 24.01.2012 gününde karar verildi.
    KARŞI OY
    Davalıya, ölen babas...... 15.03.2006 tarihi itibariyle 506 sayılı Yasanın 68/C-a maddesi uyarınca ölüm aylığ bağlınmış, Kurumca 23.02.2007 tarihine kadar aylıklar ödenmiştir.
    Davalının, 15.03.2006-01.09.2006 tarihleri arasında Almanya"dan işsizlik parası aldığı, 01.09.2006-23.02.2007 tarihleri arasında ...... fiilen çalıştığının tespit edilmesi üzerine Kurumca 15.03.2006-23.03.2007 tarihleri arasında yersiz olarak ödenen aylıklar borç kaydedilerek icra takibine girişilmiştir. Takip davalı itirazı ile durmuştur.
    21.06.1973 tarihli değişiklik ile 506 sayılı Yasanın 68/I-C-a maddesi çocuklara aylık bağlama şartlarını açıklamıştır. Buna göre "evli olmayan, evli olmakla beraber sonradan boşanan veya dul kalan, Sosyal Sigortaya, Emekli Sandıklarına tabi bir işte çalışmayan, buralardan gelir veya aylık almayan kız çocuklarına” aylık bağlanması olanağı öngörürken; aynı maddenin (VI) numaralı bendi, kız çocuklarına bağlanan aylığın kesilme nedeni olarak “çalışma ve evlenme” halini kabul etmekteyken; 4958 sayılı Yasanın 06.08.2003 tarihi itibariyle yürürlüğe giren 35. maddesiyle, söz konusu (VI) numaralı bende “buralardan gelir veya aylık almaya” ibaresi eklenerek böylelikle “Sosyal Sigortadan, Emekli Sandıklarından aylık veya gelir almaya başlama” olgusu, hak sahibi kız çocuklarına bağlanan aylığın kesilme nedeni olarak benimsenmiştir.
    506 sayılı Yasanın Ek 47. maddesine göre ( 29/07/2003 - 4958 S.K./53. md. İle eklenen) “Bu Kanuna göre gelir veya aylık almakta olan kız çocuklarının sosyal güvenlik sözleşmesi akdedilmiş ülkelerdeki sosyal güvenlik kuruluşlarına tabi çalışmaya başlamaları veya bu ülkelerin sosyal güvenlik kuruluşlarından gelir veya aylık almaya başlamaları halinde, bağlanan gelir ve aylıkları kesilir.” denilmektedir.
    Sayın çoğunluk ile aramızdaki ihtilaf, 15.03.2006 tarihi itibariyle 506 sayılı Yasa kapsamında ölen babası nedeniyle, ölüm aylığı almaya başlayan davalının, ...... çalışmaları nedeniyle 506 sayılı Yasanın 68/VI, Ek 47, Geçici 91/1,son maddeleri uyarınca ölüm aylığının kesilip keselemeyeceği noktasındadır.
    Davalı, 15.03.2006-23.02.2007 tarihleri arasında ...... çalışmış ve işsizlik ödeneği almıştır.
    Anayasamızın 90/son maddesi “Usulüne göre yürürlüğe konulmuş Milletlerarası andlaşmalar kanun hükmündedir. Bunlar hakkında Anayasaya aykırılık iddiası ile Anayasa Mahkemesine başvurulamaz. (Ek cümle: 07/05/2004 - 5170 S.K./7.mad) Usulüne göre yürürlüğe konulmuş temel hak ve özgürlüklere ilişkin milletlerarası andlaşmalarla kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi nedeniyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda milletlerarası andlaşma hükümleri esas alınır." hükmünü içermektedir.
    ..... ile..... 29. maddesinde, bir kimsenin Türk sigortasına girişinden önce bir .... rant sigortasına girmiş bulunması halinde, ..... Rant Sigortasına girişi, ..... sigortasına giriş olarak kabul edileceği belirtilmiş olup; buna göre davalının ..... geçen çalışmaları Ek madde 47"ye göre de ..... çalışma sayılır. Yurt dışında işsizlik sigortasından yardım almak, çalışma gibi değerlendirildiği Dairemizin yerleşik içtihadıdır. ....
    Anayasamızın 90/son maddesi uyarınca, yöntemince yürürlüğe konulmuş uluslararası sözleşmeler kanun hükmünde olduğu gibi, normlar hiyerarşisi yönünden Uluslararası sözleşme kurallarına uygulamada yasal güç tanınmakta ve bu kuralların iç mevzuata göre uygulanma önceliği bulunmaktadır.
    02.07.2007 tarih 5386 sayılı Kanunun 2. maddesi ile eklenen 506 sayılı Kanunun Geçici 91/1. maddesi “ 06.08.2003 tarihinden önce hak sahibi kız çocuklarına bağlanan gelir ve aylıklar; bunların evlenmeleri, Sosyal Sigortaya, Emekli Sandıklarına tabi çalışmaları veya kendi çalışmalarından dolayı buralardan gelir veya aylık almaları halleri hariç olmak üzere geri alınmaz.”denilmekte VI. ve VII. fıkrada ise “Bu maddenin birinci ve ikinci fıkrası gereğince, aylık veya gelirleri ödenmeye devam olunacak kız çocuklarının aylık veya gelirlerinin ödenmesine devam olunması için sahip olmaları gereken şartları, ilk kez veya yeniden 06.08.2003 tarihinden sonra haiz olan kız çocukları da aynı esas ve usûllerle aylık veya gelir hakkından yararlandırılır.
    Bu maddenin altıncı fıkra hükmü 31.12.2007 tarihine kadar uygulanır.” denilmektedir.
    Sayın Daire çoğunluğu, 506 sayılı Yasanın Geçici 91/son uyarınca, yurt dışındı çalışma ve işsizlik parası almanın, ... çalışma sayılamayacağından aylık kesme nedenleri arasında yer almaması nedeniyle davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Davalının aylığının kesilmesi nedeni, ..... çalışmasıdır.
    506 sayılı Yasanın 21.6.1973 tarihli 1753 sayılı yasa ile değişik 68/VI. Maddede “Emekli Sandıklarına tabi işlerde çalışma” aylık kesme nedeni olarak belirtilmiştir.
    506 sayılı Yasanın Ek 47. maddesine göre “Bu Kanuna göre gelir veya aylık almakta olan kız çocuklarının sosyal güvenlik sözleşmesi akdedilmiş ülkelerdeki sosyal güvenlik kuruluşlarına tabi çalışmaya başlamaları” aylık kesme nedeni olarak belirtilmiştir. Yasanın yürürlüğü 06.08.2003 tarihidir.
    506 sayılı Yasanın Geçici 91. maddede aylıkların geri alınmama nedeni olarak “Sosyal Sigortaya, Emekli Sandıklarına tabi çalışmalar” hariç tutulmamıştır. Anayasanın 90/son hükmü, .... ile..... 29. maddesi dikkate alındığında Almanya"daki çalışma, ..... çalışma sayılacağı belirgin olduğundan 506 sayılı Yasanın 68. maddesinde bahsedilen “çalışma” tabirinden ..... çalışmanın anlaşılacağı yorumu yerinde değildir.
    Yukarıda belirtilen nedenlerle, davalıya bağlanan ölüm aylığı, kesme nedeni sayan yasal düzenlemelerden sonra tahsis olduğu, uluslararası sözleşmelerin iç mevzuata göre uygulanma önceliği bulunduğundan sonraki düzenlemeler ile lehe hak sağlanamayacağı, kazanılmış hak da oluşmadığı, Kurumun aylık kesme ve istirdat işlemi yerinde olduğundan yerel Mahkeme kararının onanması düşüncesinde olduğumdan sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyorum.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi