Çocuğun nitelikli cinsel istismarı - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2016/6846 Esas 2019/11173 Karar Sayılı İlamı

14. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/6846
Karar No: 2019/11173
Karar Tarihi: 30.09.2019

Çocuğun nitelikli cinsel istismarı - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2016/6846 Esas 2019/11173 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Yargılanan kişi çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan mahkumiyet yerine reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan cezalandırıldı. Ancak mağdurenin ruh sağlığı hakkında doğru bir rapor alınmadığı için TCK'nın 103/6. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı değerlendirilmedi. Bu sebeple, hüküm kanuna aykırıdır ve bozulması gerekmektedir. Kararda ise 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesine ilişkin Anayasa Mahkemesi iptal kararı ve TCK'nın 103/6. maddesi, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi, 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi geçmektedir.

14. Ceza Dairesi 2016/6846 E. , 2019/11173 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı
HÜKÜM : Reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan mahkumiyet

İlk derece mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle başvurunun muhtevası ve inceleme tarihine kadar getirilen kanuni düzenlemeler nazara alınarak dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü:
Hükümden sonra 24.11.2015 tarihli, 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesine ilişkin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararının infaz aşamasında nazara alınması mümkün görülmüştür.
Sanığın 10.02.2013 tarihli kolluk ifadesinde mağdureyle ilk cinsel ilişkisinin 2012 yılı Ocak ayında yaşandığını belirtmesi ve tüm dosya içeriği nazara alındığında suç tarihinde mağdurenin on beş yaşından küçük olduğu gözetilerek sanığın çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan mahkumiyeti yerine yazılı şekilde reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan cezalandırılmasına karar verilmesi;
Kabule göre de;
Mağdurenin ruh sağlığının bozulup bozulmadığı hususunda.... Üniversitesi Tıp Fakültesinde usulüne uygun oluşturulmayan heyetçe düzenlenen 28.05.2013 tarihli raporda mağdurenin ruh sağlığının bozulduğunun belirtilmesi karşısında, mağdurenin olay nedeniyle ruh sağlığının bozulup bozulmadığına dair Adli Tıp Kurumu ilgili İhtisas Kurulu ya da usulüne uygun şekilde teşekkül ettirilmiş Yüksek Öğrenim Kurumları veya birimlerine bağlı hastanelerden rapor alındıktan sonra sanık hakkında TCK"nın 103/6. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafisi ile katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 30.09.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.