Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2009/18328 Esas 2009/26481 Karar Sayılı İlamı

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Şikayetçi borçlunun Türkiye İş Bankası A.Ş. Mensupları Munzam Sosyal Güvenlik ve Yardımlaşma Sandığı Vakfından almakta olduğu hak ve alacakları ile elde ettiği tüm nakti gelirlerin tamamı üzerine, 18.07.2007 tarihli haciz müzekkeresi ile haciz konulmuş, borçlunun şikayeti üzerine Ankara 3.İcra Mahkemesinin 01.11.2007 tarih, 2007/1005-957 sayılı kararı ile "Şikayetin kabulü ile davacının Munzam Sosyal Güvenlik ve Yardımlaşma Sandığı Vakfından almakta olduğu maaşının tamamı üzerine konulan haczin kaldırılmasına, davacının Munzam Sandığından almakta olduğu maaşına konulan haczin 1/4"ü üzerinden devamına" karar verilmiş ve bu karar gereği borçlunun maaşından 1/4 oranında kesintiler devam etmiştir.
Alacaklı vekili 16.07.2008 tarihinde icra müdürüne başvurarak, dosya borcunun hesaplanması ile, borçlunun aldığı ikramiyesinin üzerine haciz konulmasını, ayrıca İş Bankası Munzam Sosyal Güvenlik ve Yardımlaşma Sandığına müzekkere yazılarak borçlunun maaşının 1/4"ünün kesilerek dosyaya gönderilmesini istemiş, icra müdürü de aynı tarihli müzekkere ile maaşın 1/4"ünün haczine karar vermiştir. Alacaklı vekilinin maaş haczine yönelik bu ikinci talebi hukuki sonuç doğurmaz. Zira borçlunun sandıktaki maaşının 1/4"ü zaten mahkeme kararı gereği kesilmektedir.
Şikayetçi borçlunun 8.8.2007 tarihli dilekçesinde beyan ettiği emekli maaşı üzerindeki haczin 1/4 ile sınırlandırılmasına yönelik istemi, İİK.nun 83/a maddesi kapsamında hacze muvafakat niteliğindedir. Bu durumda borçlunun maaşı üzerindeki haczin, kesinleşen Ankara 3.İcra Mahkemesinin 1.11.2007 tarih, 2007/1005-957 sayılı kararı doğrultusunda maaşın 1/4"ü üzerinden sürdürülen kesinti oranında devam etmesi gerekirken, maaşın tamamı üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ :Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 28/12/2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.