5. Hukuk Dairesi 2017/6873 E. , 2017/29943 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasının kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca BOZULMASI hakkında 18.Hukuk Dairesinden çıkan kararı kapsayan 31/03/2016 gün ve 2016/4832 Esas - 2016/5497 Karar sayılı ilama karşı davalı vekilince verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup gereği konuşulup düşünüldü:
-K A R A R-
4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkin davada, davanın kabulüne dair verilen karar taraf vekillerinin temyizi üzerine bozulmuş bu karara karşı davalı vekilince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
Dosya içindeki bilgi ve belgelere belediye yazısı ve taşınmazın hali hazır haritadaki konumu dikkate alındığında arsa niteliğinde olduğu bu kez yapılan incelemede anlaşılmakla;
Davalı vekilinin karar düzeltme isteminin bu yönden kabulü ile 18.Hukuk Dairesinin 31/03/2016 gün ve 2016/4832-5497 sayılı bozma ilamının kaldırılmasına karar verildikten sonra yapılan incelemede;
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosya içindeki bilgi ve belgelere belediye yazısı ve taşınmazın halihazır haritadaki konumu dikkate alındığında, dava konusu taşınmaz arsa niteliğindedir.
Kamulaştırma Kanunu"nun kıymet takdir esaslarını belirten 11.maddesinin 1.fıkrasının arsalara ilişkin (g) bendi uyarınca, arsaların bedelinin değerlendirme gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre hesaplanması zorunludur.
Bu durumda; taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan
tanınması, lüzumu halinde re"sen emsal celbi yoluna gidilmesi, taşınmazın, değerlendirme tarihi itibariyle, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken kapama zeytin bahçesi olarak kabulü ile taşınmazın net geliri göz önünde tutularak bilimsel yolla değer biçilmesi,
2-Arsa niteliğindeki taşınmaz kapama zeytin bahçesi olduğundan, ağaçların yaşlarına göre tespit edilecek verim miktarları ile değerlendirme tarihi olan 2013 yılı kg satış fiyatı ve üretim masraflarına göre tespit edilecek net geliri esas alınarak kapitalizasyon faiz oranıda uygulanmak suretiyle belirlenecek bahçe değerinden; taşınmazın zeminine ekilebilecek münavebe ürün gelirine göre biçilecek değeri düşülmek suretiyle ağaç bedellerinin tespit edilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
3-İdarece fazla yatırılan bedelin davalı tarafından bankadan çekilmesine kadar varsa işlemiş mevduat faizi ile iadesi yerine sadece yatırılan bedelin iadesine karar verilmiş olması,
4-Dava konusu taşınmazın tapu kaydında yer alan ipoteğin tespit edilen kamulaştırma bedeline yansıtılması gerektiğinin düşünülmemesi,
Doğru görülmemiştir.
Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, davalıdan peşin alınan temyiz ve karar düzeltme harçlarının istenildiğinde iadesine, temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 26/12/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.