Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/6318
Karar No: 2016/2345
Karar Tarihi: 18.04.2016

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2015/6318 Esas 2016/2345 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı-karşı davacı iş sahibi şirket ile davalı-karşı davalı yüklenici arasında eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak ve hesaplar nedeniyle açılan davada, kazanç kaybı, yoksun kalınan kâr, ilave masraflar ve kaçırılan fırsatlardan kaynaklanan alacak iddiasının ispatlanamamasına ve cezai şart niteliğindeki gecikme cezası alacağının düşmüş olmasına, faiz istenmesi için borçlunun temerrüde düşürülmesi ya da borcun kesin vadeye bağlı olması gerektiğine; geçici kabul tarihi para borcu yönünden kesin vade niteliği taşımadığı için temerrüde düşürülmeyen borçludan faiz istenemeyeceğine, faiz oranlarının yasal sınırlar dahilinde belirlenmesi gerektiğine karar verilmiştir. Karar, tümden kaldırılarak alacak ve faizlerin belirli bir düzenleme dahilinde tahsili yönünde karar verilmiştir. Kararda, 6101 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun uygulanacağı belirtilmiştir. Karara karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceği belirtilmiştir. Bu kararda incelenen kanun maddeleri arasında 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 158/II, 101/I ve 101/II; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 117/1; 3095 sayılı Yasanın 4/a; 6101 sayılı Tür
15. Hukuk Dairesi         2015/6318 E.  ,  2016/2345 K.
"İçtihat Metni"

Mahkemesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı-k.davalı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı-k.davlı vekili Avukat ....ile davalı-k.davacı vekili ......geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:

Asıl dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan geç teslim nedeniyle gecikme cezası ile kazanç kaybı, kaçırılan fırsat ve ilave masrafların yükleniciden tahsili; karşı dava ise, bakiye iş bedeli alacağını içeren cari hesap alacağı ile akdî faiz alacaklarının iş sahibin şirketten tahsili istemlerine ilişkin olup, mahkemece asıl davanın reddine, karşı davanın kabulüne dair verilen karar, davacı-karşı davalı iş sahibi şirket vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle dosyaya sunulan belgelere göre kazanç kaybı, yoksun kalınan kâr, ilave masraflar ve kaçırılan fırsatlardan kaynaklanan alacak iddiasının ispatlanamamasına, ifaya ekli cezai şart niteliğindeki gecikme cezası alacağının da 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 158/II. maddesi uyarınca ihtirazi kayıt dermeyan edilmeksizin eserin teslim alınmış olması nedeniyle düşmüş olduğunun anlaşılmasına göre davacı-karşı davalı iş sahibi şirket vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Sözleşmeden kaynaklanan alacaklar nedeniyle faiz istenebilmesi için borçlunun temerrüde düşürülmesi ya da borcun kesin vadeye bağlı olması zorunludur. Sözleşme ve asıl dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 101/I ve karşı dava ile karar tarihinde yürürlükte bulunan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 117/1. maddeleri uyarınca muaccel bir borcun alacaklısı tarafından bir ihtarname ile temerrüde düşürülmeyen borçludan faiz istenemez.Taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 4. maddesi uyarınca iş bedelinin son kısmını oluşturan toplam alacağın %"10’unun geçici kabulün yapılmasıyla ödeneceği kararlaştırılmıştır. 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 101/II. maddesi uyarınca geçici kabul tarihi para borcu yönünden kesin vade niteliği taşımaz. Mahkemece hüküm altına alınan 18.500,00 € alacak bakımından davalı-karşı davacı yüklenici, davacı-karşı davalı iş sahibi şirketi dava tarihinden önce ihtarla temerrüde de düşürmemiştir. Bu nedenle hüküm altına alınan alacağa dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesi yerine temerrüt oluşturmayan geçici kabul tutanağında gösterilen teslim tarihinden itibaren faize hükmedilmiş olması doğru olmamıştır. Diğer yandan hüküm altına alınan alacağın 400,00 €"luk kısmı sözleşmeden değil, cari hesaptan kaynaklandığından bu miktar alacağa 3095 sayılı Yasa"nın a/a maddesindeki faiz yerine sözleşme ile kabul edilmiş aylık %1 akdî faize hükmedilmiş olması da doğru değildir.Diğer taraftan 6101 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanun’un, “Görülmekte Olan Davalara İlişkin Uygulama” başlıklı 7. maddesinde, faize ilişkin 88. ve temerrüt faizine ilişkin 120. maddelerinin görülmekte olan davalara da uygulanacağı hükmü getirilmiştir. 6098 sayılı Türk Borçlar Yasası’nın 120/II. maddesinde, sözleşme ile kararlaştırılacak yıllık temerrüt faizi oranı birinci fıkra uyarınca belirlenen yıllık faiz oranının yüzde yüz fazlasını aşamayacaktır. Birinci fıkrada ise, sözleşmede temerrüt faizi kararlaştırılmamışsa, faiz borcunun doğduğu tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre belirlenecektir. Bu durumda, taraflarca kararlaştırılabilecek akdi faiz oranının 3095 sayılı Kanun’un 4/a maddesinde kabul edilen döviz faizine ilişkin belirlenecek oranının %100’ünü geçemez. Mahkemece bu konu üzerinde durulmadan belirlenen alacağa akdi faizin tümünün yürütülmesi doğru değildir.Yapılan bu hatalar nedeniyle kararın bozulması gerekirse de, bu yanlışlıkların düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 438/VII. maddesi uyarınca düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacı karşı davalı iş sahibi şirket vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulüyle kararın karşı dava hakkında kurulan hüküm fıkrasının ikinci paragrafının tümden kaldırılarak yerine "30.900,00 € asıl alacak ve 1.994,74 € işlemiş faizin davacı karşı davalı den tahsiline, 30.900,00 €’nun 12.000,00 €’suna 19.03.2011 ve 18.500,00 €’suna karşı dava tarihi olan 30.07.2012 tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanun’un 4/a maddesinde kabul edilen döviz faizine ilişkin infaz sırasında belirlenecek oranının %100’ünü geçmemek şartıyla aylık %1 oranında akdî faiz yürütülmesine, bakiye 400,00 € alacağa karşı dava tarihi olan 30.07.2012 tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanun"un 4/a maddesinde gösterilen döviz faiz oranının uygulanmasına," ibarelerinin yazılmasına, kararın değiştirilmiş bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 1.350,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davalı-karşı davacıdan alınarak Yargıtay"daki duruşmada vekille temsil olunan davacı-karşı davalı şirkete verilmesine, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacı-k.davalıya geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 18.04.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi