20. Ceza Dairesi 2017/2433 E. , 2018/518 K.
"İçtihat Metni"Yüksek Adalet Bakanlığı"nın, uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan hükümlü ... hakkında Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 02/07/2015 tarihinde 2010/334 esas ve 2010/297 karar sayılı yasaklanmış hakların geri verilmesine dair ek kararının kanun yararına bozulmasına ilişkin talebi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 10/07/2017 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın dairemize gönderildiği anlaşıldı.
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
İncelenen Dosyadan ;
1-Hükümlünün 17/07/2010 tarihinde işlediği uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 17.09.2010 tarihli ve 2010/3029 İddianame sayılı iddianamenin düzenlendiği, yapılan yargılama sonucunda Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 16/12/2010 tarihli 2010/334 esas ve 2010/297 karar sayılı kararı ile sanığın TCK’nın 188/3, 192/3 , 62 ve 52/2 . maddeleri uyarınca 2 yıl 1 ay hapis ve 20 tl adli para cezası ile birlikte TCK’nın 53. Maddesinin 1,2 ve 3. Fıkralarında yazılı hak yoksunluklarına hükmedildiği, hükmün Yargıtay 10. Ceza Dairesinin 22.05.2012 tarihli 2011/9508 esas ve 2012/9766 karar sayılı kararı ile kesinleştiği , hükmün infazının 15/09/2012 tarihinde başladığı ve 14/10/2014 tarihinde tamamlandığı ,
2- Hükümlünün 23/06/2015 tarihli talebi üzerine Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 02/07/2015 tarihli ve 2010/334 esas ve 2010/297 karar sayılı ek kararı ile ‘’ Mahkememizin 16.12.2010 tarih ve 2010/334 esas, 2010/297 esas kararında hak yoksunluğunun süresinin belirtilmediği, 5237 sayılı TCK.nun 53/6 maddesine göre alt sınırın 3 ay olduğu, hükümlünün hapis cezasını tamamen 14.10.2014 tarihinde infaz ettiği anlaşılmakla hükümlü ..."ın talebinin kabulüne’’ gerekçesi ile yasklanmış hakların iadesine karar verildiği,anlaşılmıştır.
Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında,
" Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesince hükümlünün talebinin kabulü ile yasaklanmış hakların iadesine karar verilmiş ise de, yasaklanmış hakların geri verilmesine ilişkin karara dayanak teşkil eden 5352 sayılı Adli Sicil Kanunu 13/A maddesinde yer alan ""5237 sayılı Türk Ceza Kanunu dışındaki kanunların belli bir suçtan dolayı veya belli bir cezaya mahkûmiyete bağladığı hak yoksunluklarının giderilebilmesi için, yasaklanmış hakların geri verilmesi yoluna gidilebilir. Bunun için; Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinin beşinci ve altıncı fıkraları saklı kalmak kaydıyla,
a) Mahkûm olunan cezanın infazının tamamlandığı tarihten itibaren üç yıllık bir sürenin geçmiş olması,
b) Kişinin bu süre zarfında yeni bir suç işlememiş olması ve hayatını iyi halli olarak sürdürdüğü hususunda mahkemede bir kanaat oluşması gerekir."" şeklindeki düzenleme dikkate alındığında, memnu hakların iadesi kararı verilebilmesi için infazın tamamlandığı tarihten itibaren üç yıllık sürenin geçmiş olmasının gerekmesi karşısında, hükümlünün mahkum olduğu 2 yıl 1 ay hapis cezasının 14/10/2014 tarihinde infaz edildiği cihetle, yasaklanmış hakların iadesine ilişkin kararın verildiği 02/07/2015 tarihinde 3 yıllık sürenin
dolmadığı gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiştir. ‘’ denilerek Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 02/07/2015 tarihli ve 2010/334 esas ve 2010/297 karar sayılı ek kararının kanun yararına bozulması istenmiştir.
Yapılan incelemede,
5352 sayılı Adli Sicil Kanunu 12. maddesinin 1. fıkrası ve 13/A maddasinin 1. fıkrasının a bendi birlikte değerlendirildiğinde; hükümlü hakkında yasaklanmış hakların iadesi kararı verilebilmesi için hükmün infazının tamamlandığı tarihten itibaren üç yıllık sürenin geçmiş olmasının gerekmesi karşısında, hükümlünün mahkum olduğu 2 yıl 1 ay hapis cezasının 14/10/2014 tarihinde infaz edildiği, yasaklanmış hakların iadesine ilişkin kararın verildiği 02/07/2015 tarihinde 3 yıllık sürenin dolmadığı gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesi, kanuna aykırı olup, kanun yararına bozma talebi yerinde görüldüğünden Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 02/07/2015 tarihli ve 2010/334 esas ve 2010/297 karar sayılı ek kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA, aynı Kanun"un 309. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca gerekli işlemin yapılması için, dosyanın Adalet Bakanlığı"na iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na gönderilmesine, 25/01/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.