Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/5510 Esas 2018/4057 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/5510
Karar No: 2018/4057
Karar Tarihi: 10.05.2018

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2016/5510 Esas 2018/4057 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2016/5510 E.  ,  2018/4057 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 22/08/2011 gününde verilen dilekçe ile haksız eylemden kaynaklanan maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 06/07/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi taraflar vekillerince süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının tüm temyiz itirazları reddedilmelidir.
    2-Davalının temyiz itirazlarına gelince;
    Dava, haksız eyleme dayalı maddi zararın tazmini istemine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 13. maddesinde, "Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için Tarifenin İkinci Kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (yedinci maddenin ikinci fıkrası, dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla,) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir. Ancak hükmedilen ücret kabul veya reddedilen miktarı geçemez" şeklinde düzenleme yapılmıştır. Bu durumda, açılan dava red ile sonuçlanmış olmakla; davalı lehine reddedilen kısım üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince nispi vekalet ücreti takdir edilmesi gerekirken, yerel mahkemece bu husus gözetilmeden davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmemiş olması bozmayı gerektirmekte ise de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden karar HUMK’un 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda (2) numaralı bentte gösterilen nedenlerle; hüküm fıkrasına 4.bent olarak "Karar tarihindeki AAÜT"si gereğince hesaplanan 600,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine" cümlesinin eklenmesine, davacının temyiz itirazlarının (1) numaralı bentte gösterilen nedenlerle reddi ile
    kararın düzeltilmiş bu biçimi ile ONANMASINA ve aşağıda yazılı onama harcının davacıya yükletilmesine, davalıdan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 10/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.