Esas No: 2015/5484
Karar No: 2021/4176
Karar Tarihi: 07.12.2021
Danıştay 13. Daire 2015/5484 Esas 2021/4176 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2015/5484
Karar No:2021/4176
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ... Gıda ve Kimya Sanayi ve Ticaret A.Ş.
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVALI) : ... Bakanlığı (... Kurumu)
VEKİLİ : Av. ....
İSTEMİN KONUSU : ... İdare Mahkemesi'nin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirketin üreteceği mamullerin 4634 sayılı Şeker Kanunu ile ilgilendirilmesine gerek olmadığına karar verilmesi istemiyle yapmış olduğu 10/05/2006 tarihli başvurusunun zımnen reddine ilişkin işlem ile Şeker Kanunu kapsamındaki şirketlere gönderildiği belirtilen ... tarih ve ... sayılı yazı ekindeki ... tarih ve .... sayılı işlemin iptali istemiyle açılan davada, davacı şirketin 4634 sayılı Kanun kapsamında değerlendirilmesi niteliğindeki ... tarih ve ... sayılı işlemin .... İdare Mahkemesi’nin .... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla iptal edilmesi üzerine, söz konusu işlem nedeniyle uğranıldığı ileri sürülen zarara ilişkin fazlaya ilişkin hakkı saklı kalmak kaydıyla 1.000.000,00-TL maddi tazminatın 10/05/2006 tarihinden itibaren işletilecek faiziyle birlikte tazminine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesi'nce; davacı şirket tarafından, 4634 sayılı Şeker Kanunu ile ilgilendirilmesine gerek olmadığına karar verilmesi istemiyle yapılan 10/05/2006 tarihli başvurusunun zımnen reddine ilişkin işlem ile ... tarih ve ... sayılı işlemin iptali istemiyle açılan davada, ... İdare Mahkemesi’nin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla davanın reddine karar verildiği, anılan kararın Danıştay 13. Dairesi’nin 28/04/2009 tarih ve E:2007/9459, K:2009/4680 sayılı kararı ile, davacı şirketin 4634 sayılı Şeker Kanunu ile ilgilendirilmesine gerek olmadığına karar verilmesi istemiyle yaptığı 10/05/2006 tarihli başvurusunun zımnen reddine ilişkin işlemin iptali istemi yönünden davanın reddine ilişkin kısmının onanarak kesinleştiği, ... tarih ve ... sayılı davalı idare işleminin iptali istemi yönünden davanın reddine karar verilmesine ilişkin kısmının ise bozulduğu, ... İdare Mahkemesi’nin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla, bozma kararına uyularak, "4634 sayılı Kanun kapsamında bir şeker olduğuna karar verilmeden davacı şirketin Kanun kapsamına alındığı yolunda tesis edilen tarih ve ... sayılı işlemde hukuka uyarlık bulunmadığına” hükmedildiği, ayrıca davacı şirketin ürettiği şekerin Kanun kapsamında bir şeker olduğunun tespiti hâlinde, Kurum tarafından davacı şirketin Kanun kapsamına alınacağı ve gerekli yaptırımların davacıya uygulanacağının belirtildiği, anılan kararın temyizi üzerine Danıştay 13. Dairesi’nin 28/11/2011 tarih ve E:2011/1593, K:2011/5385 sayılı kararıyla Mahkeme kararının onandığı, ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla ise karar düzeltme isteminin reddine karar verilerek Mahkeme kararının kesinleştiği, bunun üzerine davacı tarafından, Şeker Kanunu kapsamında oldukları yolunda tesis edilen işlemin hukuka aykırı olduğunun yargı kararı ile ortaya konulduğundan bahisle 1.000.000,00-TL maddi tazminat istemiyle bakılan davanın açıldığı; uyuşmazlık konusu olayda, davacı şirkete ait fabrikada deneme üretimleri yapılmakta iken ... tarih ve ... sayılı davalı idare işleminin tebliğinden itibaren davacının fabrikasını tamamen kapattığı, o aşamaya dek zaten üretime hiç başlamadığının görüldüğü, her ne kadar Şeker Kanunu kapsamında bir ürün olduğuna karar verilmeksizin, davacı şirket Şeker Kanunu kapsamına alınmak suretiyle hukuka aykırı işlem tesis edildiği mahkeme kararıyla ortaya konulmuşsa da, davacının bu süreç içerisinde deneme üretimlerini yaparak üretime geçmeye hazırlandığı ürünü, davalı idarenin belirlediği kota dâhilinde veya yurt dışına ihraç edilecek şeker kapsamında üretmeyip üretimini tamamen durdurduğu ve fabrikanın asıl üretime geçmediği, bu itibarla, daha önce hiç üretim yapmamış bir fabrikanın, daha önce piyasaya arz edilmemiş bir ürünle ulaşacağı ticari başarıya dayalı olarak kurgulanan davacının maddi tazminat isteminin, somut ve kanıtlanabilir belgeler ile ortaya konulamadığı; öte yandan, davacı şirketin üretim yapmasına davalı idarece nasıl engel olunduğu hususunun somut olarak ortaya konulamadığı, bununla birlikte, dava konusu işlemin, davacı şirkete ait fabrikanın tamamen kapatılarak üretim yapmaması niteliğinde bir işlem olmadığı, davalı idarece kota konulması işleminin, üretim yapılmasına tamamen engel olunduğu şeklinde yorumlanamayacağı gibi kota işleminin de davaya konu edilebileceği sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : 2002-2004 tarihleri arasında TÜBİTAK ve Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı'nın desteğiyle ve birçok bilim adamının katkılarıyla kök bitkileri ve meyvelerden doğal içerikli konsantrelerle ilgili Ar-Ge çalışmaları yürütüldüğü, bu şekilde şeker pancarı, üzüm ve incirden glukoz ve fruktoz buluşu gerçekleştirildiği, bu buluş için 30.000.000,00 TL Ar-Ge ve 148.000.000,00 TL yatırım harcaması yapıldığı, Ar-Ge çalışmaları neticesinde yenilebilir üzüm fruktozu, üzüm glukozu, üzüm glukozu+fruktozu, şeker pancarı fruktozu, şeker pancarı glukozu, şeker pancarı glukozu+fruktozu, üzüm suyu konsantresi ve pancar suyu konsantresinin yanı sıra aynı hammaddeler kullanılarak katma değeri oldukça yüksek kimyasalların da üretiminin amaçlandığı, üretilmesi planlanan ürünler ile kullanılacak hammaddelerin hiçbirisinin 4634 sayılı Kanun kapsamına girmediği, işletmelerinde kristalleşmiş sakaroz üretilmediği, nişasta kökenli hammadde kullanılmadığı, şeker pancarından elde edilen glukoz ve fruktozun Şeker Kanunu'nda tanımlanan şeker kapsamında olmadığı, davalı idareye bağlı iki uzman tarafından tesislerinde yapılan araştırma ve inceleme neticesinde, fabrikada hâlihazırda üretim yapılmadığı, kristal şeker üretimi sağlayacak ünitelerin bulunmadığı, ayrıca ambalaj ve paketleme ünitesinin bulunmadığı hususlarının tespit edildiği, hiçbir zaman Şeker Kanunu'nda tanımı yapılan şeker üretmeyi hedeflemedikleri, üretim tesislerini kristallendirilmiş sakaroz ve nişasta kökenli şeker üretimine yönelik kurmadıkları, üretilecek ürünlerin ve teknolojisinin 4634 sayılı Kanun kapsamına girmediği hususunun TÜBİTAK, TTGV, TSE ve Tarım Bakanlığı gibi kurum ve kuruluşlar tarafından ortaya konulduğu, 4634 sayılı Kanun kapsamında oldukları yönünde tesis edilen ... tarih ve ... sayılı işlemin ... İdare Mahkemesi'nin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla iptal edildiği, üretimlerinde 26/10/2004 tarihli davalı idare yazısı sonrası duraksama yaşandığı, o tarihe kadar başarıyla yapılan deneme üretimlerinin, 4634 sayılı Kanuna aykırı faaliyette bulunulduğu yönündeki bir değerlendirmenin ardından ağır cezalara muhatap olmamak için durdurulmak zorunda kalındığı, tesisin 12/07/2006 tarihinden itibaren kapandığı, bu süreçte mevcut teknolojinin kullanılamaz hâle geldiği, fabrikanın teknoloji onarım ve yenilenmesi ile birlikte en erken 15/09/2017 tarihinde faaliyete geçebileceği, yine bu süreçte kredi geri ödemelerinin başladığı ve ödemelerde zorlanıldığı, davalı idarece tesis edilen işlemler nedeniyle hukukî bir belirsizlik içerisine girildiği ileri sürülmüştür.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Temyiz isteminin reddi ile İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Mahkeme kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
24/12/2017 tarih ve 30280 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin 72. maddesiyle 4634 sayılı Şeker Kanunu’na eklenen Ek-1. maddesinde, “Mevzuatta Şeker Kurumu’na ve Şeker Kurulu’na yapılmış olan atıflar Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’na yapılmış sayılır.”; 73. maddesiyle eklenen Geçici 9. maddesinde ise, "Şeker Kurumu bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihte başkaca bir işleme gerek kalmaksızın kapatılmıştır. Kapatılan Şeker Kurumu’nun taraf olduğu davalar ve icra takiplerinde Bakanlık kendiliğinden taraf sıfatını kazanır." kuralına yer verildiğinden, kapatılan Şeker Kurumu'nun yerine Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın davalı sıfatıyla bakılan davada taraf olduğu; ancak 10/07/2018 tarih ve 30474 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 1 sayılı Cumhurbaşkanlığı Teşkilatı Hakkında Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın, Tarım ve Orman Bakanlığı adı altında yeniden yapılandırılmış olduğu anlaşıldığından, mülga Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı yerine Tarım ve Orman Bakanlığı'nın davalı konumunda olduğu görülerek esasın incelenmesine geçildi.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
İdare ve vergi mahkemelerinin nihaî kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdarî Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddi yolundaki ... İdare Mahkemesi'nin ... tarih ve E:..., K:... sayılı temyize konu kararında, 2577 sayılı İdarî Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde sayılan bozma nedenlerinden hiçbirisi bulunmadığından anılan Mahkeme kararının ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. Dosyanın anılan Mahkeme'ye gönderilmesine,
5. 2577 sayılı Kanun'un Geçici 8. maddesi uyarınca, bu kararın tebliğ tarihini izleyen 15 (on beş) gün içerisinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 07/12/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.