Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/585
Karar No: 2020/1774
Karar Tarihi: 10.02.2020

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2017/585 Esas 2020/1774 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2017/585 E.  ,  2020/1774 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
    KARAR
    Davacı, davalılar ile 2012-2013 yıllarına ilişkin ... yayın haklarının bir seneliğine umuma izletilmesi amacıyla sözleşme imzaladığını, davalıların sözleşme kapsamında ilk dört taksidi ödeyip geri kalan ödemeleri gerçekleştirmediklerini ileri sürerek; 5.860,00 TL ana para, 240,00TL HD yayın farkı, 1.465,00 TL cezai şart olmak üzere toplam 7.565,00TL"nin ödenmeyen ilk taksit olan 20.12.2013 tarihini izleyen ilk günden itibaren işleyecek olan aylık %10 vade farkının dava tarihi itibariyle davalılardan tahsilini istemiştir.
    Davalılar, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, bozmaya uyularak davanın kabulü ile toplam 17.903,00 TL"nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı ..."in 2. bent dışında yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-Davacı, davalıların sözleşme kapsamında ilk 4 taksitten sonraki taksitleri ödememeleri üzerine 5.860,00 TL ana para, 240,00 TL HD bedeli, 1.465,00 TL cezai şart olmak üzere toplam 7.565,00 TL"nin ödenmeyen ilk taksit olan 20.12.2013 tarihini izleyen ilk günden itibaren işleyecek olan aylık %10 vade farkının dava tarihi itibariyle davalılardan tahsili amacıyla eldeki davayı açmıştır. Dairenin talep fazlasına hükmedildiğine ve bu kapsamda davalıların temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına ilişkin bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda mahkemece, davanın kabulü ile 5.860,00 TL ana para, 240,00 TL HD bedeli, 1.465,00TL cezai şart, 10.338,00 TL vade farkı olmak üzere toplam 17.903,00 TL bedelin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.
    Bilindiği üzere; TBK"nun 88 ve 120. maddelerinin emredici nitelik taşıdığı ve taraflar ileri sürmese de re"sen gözetileceğinin kabulü gerekir. O halde faize ilişkin TBK"nun 88 ve 120. maddelerinin uygulama şeklinin irdelenmesi gerekmektedir.
    6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu (TBK)’nun 88. maddesindeki “Faiz ödeme borcunda uygulanacak yıllık faiz oranı, sözleşmede kararlaştırılmamışsa faiz borcunun doğduğu tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre belirlenir. Sözleşme ile kararlaştırılacak yıllık faiz oranı, birinci fıkra uyarınca belirlenen yıllık faiz oranının yüzde elli fazlasını aşamaz” hükmünü içermesinin yanı sıra, temerrüt faizine ilişkin 120. maddesinde de aynen; “Uygulanacak yıllık temerrüt faizi oranı, sözleşmede kararlaştırılmamışsa, faiz borcunun doğduğu tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre belirlenir. Sözleşme ile kararlaştırılacak yıllık temerrüt faizi oranı, birinci fıkra uyarınca belirlenen yıllık faiz oranının yüzde yüz fazlasını aşamaz. Akdî faiz oranı kararlaştırılmakla birlikte sözleşmede temerrüt faizi kararlaştırılmamışsa ve yıllık akdî faiz oranı da birinci fıkrada belirtilen faiz oranından fazla ise, temerrüt faizi oranı hakkında akdî faiz oranı geçerli olur.” düzenlemesine yer verilmiş olup, taraflar arasında yapılmış olan kredili satış-cari hesap sözleşmesinin 6.D. maddesinde hüküm altına alınan " ... borç taksitlerinin gününde ödenmemesi halinde geçecek her ay için %10 vade farkı ilave edilir." şeklindeki düzenlemenin Borçlar Kanunu"nun anılan emredici kuralları kapsamında değerlendirilmesi ve hesaplama yapılması için konusunun uzmanı bilirkişiye dosyanın tevdii ile alınacak rapor çerçevesinde karar verilmesi gerekirken aksine düşünücelerle yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru olmamıştır.
    3-Davalı ..."in temyiz itirazlarına gelince; davaya konu sözleşmenin incelenmesinde davalı ... kefil konumunda olup, kefaletin de adi kefalet niteliğine haiz olduğu anlaşılmaktadır. 6098 sayılı Borçlar Kanunu"nun 585. maddesi adi kefalete ilişkin hükümleri düzenlemiş olup, bu madde hükmüne göre adi kefalette alacaklı, borçluya başvurmadıkça, kefili takip edemez denilmiştir. Doğrudan kefile başvurulacak haller olarak ise borçlu aleyhine yapılan takibin sonucunda kesin aciz belgesi alınması, borçlu aleyhine Türkiye"de takibatın imkansız hale gelmesi veya önemli ölçüde güçleşmesi, borçlunun iflasına karar verilmesi ve borçluya konkortado mehli verilmiş olmasıdır. Her ne kadar davacı tarafından davalı kefil ile birlikte asıl borçlu davalı ... aleyhine Ayvacık İcra Dairesi"nin 2013/28 sayılı dosyasında icra takibi başlatılmışsa da, icra dosyası kapsamından davalı asıl borçlunun Borçlar Kanunu"nun az yukarıda bahsedilen hükmünde belirtilen durumlardan biri içerisinde bulunduğuna dair dosyada bilgi veya belgeye rastlanılamamıştır. Hal böyle iken, davalı kefil ... hakkındaki davanın reddi gerekirken, yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, kararın bu nedenle de bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı ..."in sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenle davalı ..."in, 3. bentte açıklanan nedenle davalı ..."in temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz edilen kararın davalılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 10/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi