4. Ceza Dairesi Esas No: 2014/11392 Karar No: 2016/12622 Karar Tarihi: 21.09.2016
Tehdit - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2014/11392 Esas 2016/12622 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sulh Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararın temyiz edilmesi sonucu incelendi. Kararda, sanığın mağdura kısa mesajlar göndererek tehdit ettiği, ancak iddianamede bu eylemin yer almadığı belirtilerek davaya konu edilmeyen bir eylemden dolayı yargılama yapıldığı ve hükmün kanuna aykırı olduğu ifade edildi. Ayrıca, hakkında hükmün açıklanması geri bırakılan sanığın denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklerini yerine getirmediği ve denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlediği için cezasının ertelenemeyeceği vurgulandı. Sanığın mağdura gönderdiği mesajların sair tehdit suçunu oluşturduğu ancak mağdurun şikayetinden vazgeçmesine rağmen cezada artırıma gidildiği, bu kararın da kanuna aykırı olduğu belirtildi. Kararın bozulmasına ve yeniden hüküm kurulurken kanun maddelerine uygun hareket edilmesine karar verildi. Kanun maddeleri: TCK 43/1, TCK 106/1-2, CMK 225/1, CMK 231/8, CMUK 326.
4. Ceza Dairesi 2014/11392 E. , 2016/12622 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇ : Tehdit HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-5271 sayılı CMK"nın 225/1. maddesi gereğince hükmün konusu, iddianamede gösterilen eylem olduğundan iddianamede açıklanan ve suç oluşturduğu ileri sürülen fiilin dışına çıkılması, dolayısıyla davaya konu edilmeyen bir eylemden dolayı yargılama yapılması ve açılmayan davadan hüküm kurulması kanuna aykırıdır. Somut olayda, iddianamenin anlatım kısmında sanığın mağdurla yüz yüze bulunduğu sırada söylediği tehdit eylemlerinin belirtildiği, buna karşılık telefonla kısa mesajlar göndermek suretiyle tehdit ettiğine ilişkin eylemlerinin açıklanmadığı gözetilmeden, "Fail ve Fiilde Bağlılık Kuralına" aykırı uygulama yapılarak, iddianamede tanımlanmayan eylemlerden dolayı TCK"nın 43/1. maddesi uygulanmak suretiyle 5271 sayılı CMK"nın 225. maddesine muhalefet edilmesi, 2-Hakkında hükmün açıklanması geri bırakılan ve CMK"nın 231/8. maddesinde üç bent halinde sayılan denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülükleri yerine getirmeyen sanığın durumu değerlendirilip, aynı maddenin 11. fıkrasına göre cezanın bir kısmının infaz edilmemesine, hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine ilişkin yeni bir hüküm kurulması mümkün ise de, denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işleyen sanık hakkında açıklanması geri bırakılan hükümde herhangi değişiklik yapma imkanı bulunmadığı, hükmün ilk şekliyle açıklanması gerektiği gözetilmeden, denetim süresi için kasıtlı suç işleyen sanık hakkında hapis cezasının ertelenmesine karar verilmesi, 3-Kabule göre de, Sanığın, mağdura gönderdiği kabul edilen mesajlarda yer alan sözlerin, TCK"nın 106/1-2. cümlesinde düzenlenen sair tehdit suçunu oluşturması ve takibinin şikayete bağlı bulunması karşısında, mağdurun şikayetinden vazgeçtiği gözetilmeden, TCK"nın 43/1. maddesinin uygulanması suretiyle cezada artırıma gidilmesi, Kanuna aykırı ve sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 21/09/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.