MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Rüşvet alma suçuna iştirak
HÜKÜM : Eylemin icrai davranışla görevi kötüye kullanma olarak kabulüyle mahkumiyet


Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Sanık hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararda belirlenen denetim süresi içerisinde yeniden kasıtlı suç işlendiğine ilişkin ihbarda bulunan Çal Asliye Ceza Mahkemesinin 09/12/2016 tarih ve 2015/605 Esas, 2016/505 sayılı Kararının Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Ceza Dairesinin 04/05/2017 tarih ve 2017/425 Esas, 2017/1082 sayılı Kararı ile sanığın mahkumiyet hükümlerine yönelik istinaf talebinin CMK"nın 281/1. maddesi gereğince reddine karar verilerek kesinleşmesinden sonra UYAP sisteminden yapılan kontrolde Yasa değişikliği nedeniyle aynı Dairenin dosyayı yeniden ele aldığı ve 17/07/2018 tarih ve 2018/366 Esas, 2018/1893 sayılı Karar ile Çal Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/605 Esas, 2016/505 sayılı Kararının kaldırılarak sanık hakkında nitelikli tehdit suçundan bu defa beraat kararı verilmekle beraber konut dokunulmazlığının ihlali suçundan mahkumiyetine kesin olarak karar verildiği anlaşılmakla, mahkemenin hükmü açıklamasında sonuç olarak bir isabetsizlik görülmediğinden tebliğnamedeki bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiş, yüklenen suçu TCK"nın 53/1-a maddesindeki hak ve yetkiyi kötüye kullanmak suretiyle işleyen sanık hakkında aynı Kanunun 53/5. madde ve fıkrası gereğince cezanın infazından sonra başlamak üzere, hükmolunan cezanın yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Sanık hakkında hüküm kurulurken TCK"nın 43. maddesi uyarınca cezada yapılan 1/4 oranındaki artırım sırasında hesap hatası sonucu 7 ay 15 gün yerine 10 ay 15 gün hapis cezası ve TCK"nın 62. maddesi ile indirime gidilirken de 6 ay 7 gün yerine 8 ay 22 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmek suretiyle fazla ceza tayini,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, ancak bu hususun yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasının 3. bendinde yer alan "10 ay 15 gün hapis cezası" ibaresinin "7 ay 15 gün hapis cezası" olarak, hükmün 4. bendinde yer alan "8 ay 22 gün" ibaresinin "6 ay 7 gün" olarak değiştirilmesi suretiyle eleştirilen husus dışında sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 18/09/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.