5. Ceza Dairesi 2015/9178 E. , 2018/5800 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tefecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde ortaya çıkarılması bakımından; sanıkların tefecilik yapıp yapmadığı hususunda kolluk araştırması yaptırılmasından, ilgili icra dairelerinden sanıkların alacaklı olduğu icra dosyalarının sorulup var ise aslı veya onaylı suretleri getirtilip borçlu gözüken kişilerin faiz karşılığı sanıklardan ödünç para alıp almadıkları konusunda tanıklıklarına başvurulmasından, kredi çekip müşteki ..."e borç para verdiğini savunan sanık ..."ın kredi çekip çekmediği hususunun araştırılmasından, sanıkların ev ve işyerlerinde ele geçirilen notlarda isimleri yazan şahıslardan olayı aydınlatabilecek bilgi ve görgüsü olanların tanık sıfatıyla beyanlarının alınmasından, müşteki ..."in beyanlarında ismi geçen "..." isimli şahsın kimlik ve adres bilgilerinin tespit edilerek olayla ilgi bilgi ve görgüsünün sorulmasından, katılan ..."nın sanık ..."ten geri aldığını iddia ettiği senedin aslı ya da suretinin temin edilerek dosya içerisine konulmasından, gerektiği takdirde ilgili vergi dairesine yazı yazılarak sanıklar haklarında suç tarihlerini kapsayan dönemler için vergi inceleme raporu düzenlettirilmesinden, keza tefecilik suçunda suç tarihi kazanç elde etmek amacıyla ödünç paranın verildiği tarih, zincirleme suçlarda ise son suçun işlendiği gün olduğundan, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 12/05/2015 gün ve 2014/4-655 Esas, 2015/152 sayılı Kararında da açıklandığı üzere değişik zamanlarda birden fazla kişiye kazanç karşılığı ödünç para verilmesi halinde zincirleme tek tefecilik suçunun oluşacağı nazara alındığında, UYAP üzerinden yapılan incelemede sanık ... hakkında aynı suçtan açılan Görele Asliye Ceza Mahkemesinin 2010/234 esas sayılı kamu davasının akıbetinin araştırılmasından, derdest ise birleştirilmesinden, karara çıkmış ve kesinleşmiş ise onaylı örneklerinin getirtilerek incelenmesinden sonra suç ve iddianame tarihlerine göre eylemler arasında hukuki kesinti oluşup oluşmadığının ve zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının saptanması ve sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının tayin ve takdiri gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hükümler kurulması,
Kabule göre de;
1- Sanıklar ...ve... hakkında kurulan hükümlerde alt sınırdan ceza tayin edilmiş olduğu belirtilmesine karşın, adli para cezalarında gerekçesiz olarak alt sınırdan uzaklaşılmak suretiyle çelişkiye düşülmesi,
2-Yüklenen suçu bir suç işleme kararının icrası kapsamında, birden fazla kişiye karşı işleyen sanık ... hakkında TCK"nın 43/1. maddesinin, aynı kişiye karşı farklı zamanlarda birden fazla kez işleyen sanık ... hakkında ise TCK"nın 43/2. maddesinin uygulanmaması,
3-Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve E. 2014/140; K. 2015/85 sayılı Kararının 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK"nın 53. maddesiyle ilgili yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
4-Sanık ... hakkında Görele Sulh Ceza Mahkemesinin 08/03/2007 gün, 2006/125 esas, 2006/62 sayılı Kararıyla kumar oynanması için yer temin etme suçundan hapisten çevrilen para cezasına hükmedildiği, bu cezanın 17/04/2007 tarihinde kesinleştiği dikkate alınarak sanık hakkında TCK"nın 58. maddesi uyarınca tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının karar yerinde tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi,
5-Sanıklardan ...,... ve...müdafiilerin 14/05/2013 günlü celsede lehe hükümlerin uygulanması talebi olmasına rağmen, adı geçen sanıklar haklarında hükmolunan adli para cezalarının taksitlendirilip taksitlendirilmeyeceği hususunda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık ... ve diğer sanıklar müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 17/09/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.