Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/31222
Karar No: 2019/3931
Karar Tarihi: 18.02.2019

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2015/31222 Esas 2019/3931 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2015/31222 E.  ,  2019/3931 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ : İŞ MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekilleri ve ihbar olunan tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    YARGITAY KARARI

    A) Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, davacının davalı ... Hastanesi"nde 10/11/1990-31/12/2008 tarihleri arasında yoğun bakım görevlisi olarak çalıştığını, işveren tarafından kıdem tazminatından sorumlu olduğuna dair taahhütname verildiğini, 01/01/2009 tarihinden itabaren 11.01.2011 tarihine kadar taşeron firma ...San. Tic. Ltd. Şti.nde sigortalı gösterildiğini, SGK"dan 15 yıl ve 3600 gün prim ödeme sayısını tamamladığını gösterir 04/09/2013 tarih ve ... sayılı yazıyı aldığını, ... Noterliği"nin 12901 yevmiye sayılı İhtarnamesine bu yazıyı da ekleyerek haklı fesih hakkını kullandığını bildirdiğini ve haklarının ödenmesini talep ettiğini, işveren tarafından personel eksikliği nedeniyle 10 gün çalışmasının istendiğini, davacının da 09/09/2013 tarihine kadar çalıştığını, kıdem tazminatının ve 2013 yılı Eylül ayındaki 9 günlük çalışması karşılığı ücretinin ödenmediğini, davalı işveren tarafından davacıya taşeron firmalarda geçen çalışmaları karşılığı ödenmesi gereken kıdem tazminatı karşılığında senet imzalaması ve hesabına yatırılan paranın iade edilmesi halinde 18.000,00 TL ödeme yapılacağının belirtildiğini, asıl işveren ile taşeronlar arasında anlaşma yapılarak sürekli giriş çıkış yapılmak suretiyle sigortalılık haklarının kısıtlandığını, net maaşının 1.410,00 TL olmasına rağmen SGK"ya asgari ücret bildirildiğini, asgari ücretin fazlasının elden ödendiğini, davacının nöbetleşe 2 vardiya halinde gece çalışması yaptığını, işyerinde iki ayrı yoğun bakım ünitesi bulunduğundan davacı dışında 2 kişinin daha bulunduğunu, sırayla hafta sonları nöbet tuttuklarını, 3 haftada bir hafta sonu nöbeti tuttuğunu, resmi-dini bayramlarda aynı şekilde ara vermeksizin çalıştığını, haftalık 45 saati aşan çalışmalarının karşılığı %50 zamlı ücretinin ödenmediğini, 2012 yılına ait 7 gün ve 2013 yılına ait 26 gün olmak üzere toplam 31 gün yıllık izninin kullandırılmadığını, ücretinin de ödenmediğini iddia ederek, kıdem tazminatı ile yıllık izin ücreti, fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti, ulusal bayram genel tatil ücreti ve ücret alacaklarının tahsilini istemiştir.
    B) Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı...Şifa Hastanesi Özel Sağlık Hizmetleri A.Ş. vekili, davacının davalı Şifa Hastanesi"nde çalıştığı dönemde yardımcı personel olduğunu, ücretinin imzalı bordrolarında gözüken kadar olduğunu, 31/12/2008 tarihinde müvekkili davalı bünyesinden ayrılarak diğer davalılar nezdinde çalışmaya başladığını, davacının davalılar arasındaki asıl işveren-alt işveren nitelendirmesini ve muvazaa iddiasını kabul etmediklerini, müvekkili davalının hizmet alım sözleşmesiyle diğer davalılardan hizmet aldığını, davacının kendi isteğiyle diğer şirketlerde çalışmayı kabul ettiğini, bu açıdan davalılar arasında bir asıl işveren-alt işveren ilişkisinin olmadığını, davalılar arasında muvazaalı bir ilişki de olmadığını, müvekkili davalının diğer davalılarla ilişkisinin hukuki işlemlere dayandığını, sağlık işiyle ilgili olmayan bir takım işlerin hizmet alım sözleşmesiyle diğer davalılara devredildiğini, işyeri devri hükümlerinin uygulanması gerektiğini, davacı 31/12/2008 tarihinde müvekkili davalı işyerinden ayrıldığından bu tarihten itibaren müvekkiline yöneltilen hiçbir talebi kabul etmediklerini, davacının müvekkili davalı nezdinde çalıştığı dönemde hak ettiği tüm hak ve alacakların bordrosuna işlenerek ödendiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Davalı ... İnş. San. Tic. Ltd. Şti. vekili, müvekkili davalı ile davacı arasında belirli süreli iş sözleşmesi imzalandığını, davacının işyeri dosyasındaki hesap pusulalarından da anlaşılacağı üzere ücretinin ödendiğini, alacağının kalmadığını, iş sözleşmesini sona erdirme belgesini imzalayarak müvekkili davalıdan ihbar tazminatı veya başka alacağının olmadığını belirttiğini, davacının 2009 ve 2010 yıllarında aylık 729,00 TL brüt maaş aldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Davalı ... Tic. Ltd. Şti., davaya cevap vermemiştir.
    C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    D) Temyiz:
    Kararı yasal süresi içinde taraf vekilleri ve ihbar olunan Iss Tesis Yönetim Hizmetleri A.Ş. vekili temyiz etmiştir.
    E) Gerekçe:
    1-Davalılar yanında müdahil olmayan ve aleyhine hüküm kurulmayan ihbar olunanın kararı temyiz hakkı bulunmadığından ihbar olunan Iss Tesis Yönetim Hizmetleri A.Ş. vekilinin temyiz talebinin REDDİNE, yatırdığı nispi temyiz harcının isteği halinde ihbar olunana iadesine,
    2-Davacı ... davalıların temyizine gelince;
    a-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere ve temyiz aşamasında sunulan yıllık izin belgelerinin talep edilen döneme ilişkin olmaması, mesai belgelerinin ise açıkça fazla mesai ücreti olduğu belirtilmediğinden sonuca etkisinin olmadığının anlaşılmasına göre davacının tüm, davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    b-Taraflar arasında tazminatların belirlenmesine esas ücret miktarı uyuşmazlık konusudur.
    İş sözleşmesinin tarafları, asgari ücretin altında kalmamak kaydıyla sözleşme özgürlüğü çerçevesinde ücretin miktarını serbestçe kararlaştırabilirler. İş sözleşmesinde ücretin miktarının açıkça belirtilmemiş olması, taraflar arasında iş sözleşmesinin bulunmadığı anlamına gelmez. Böyle bir durumda dahi ücret, Borçlar Kanunu"nun 401. maddesine göre tespit olunmalıdır. İş sözleşmesinde ücretin kararlaştırılmadığı hallerde ücretin miktarı, işçinin kişisel özellikleri, işyerindeki ya da meslekteki kıdemi, meslek unvanı, yapılan işin niteliği, iş sözleşmesinin türü, işyerinin özellikleri, emsal işçilere o işyerinde ya da başka işyerlerinde ödenen ücretler, örf ve adetler göz önünde tutularak belirlenir.
    Çalışma yaşamında daha az vergi ya da sigorta pirimi ödenmesi amacıyla zaman zaman, iş sözleşmesi veya ücret bordrolarında gösterilen ücretlerin gerçeği yansıtmadığı görülmektedir. Bu durumda gerçek ücretin tespiti önem kazanır. İşçinin kıdemi, meslek unvanı, fiilen yaptığı iş, işyerinin özellikleri ve emsal işçilere ödenen ücretler gibi hususlar dikkate alındığında imzalı bordrolarda yer alan ücretin gerçeği yansıtmadığı şüphesi ortaya çıktığında, bu konuda tanık beyanları gözetilmeli ve işçinin meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek sendikalarla, ilgili işçi ve işveren kuruluşlarından emsal ücretin ne olabileceği araştırılmalı ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir sonuca gidilmelidir.
    Somut uyuşmazlıkta, davacı net 1.410,00 TL ücret aldığını iddia etmiş, davalılar ise davacının kayıtlardaki ücreti aldığını, iddia edilen ücret miktarının gerçeği yansıtmadığını savunmuşlardır.
    Mahkemece, davacının en son net 1.410,00 TL ücret ile çalıştığı kabul edilmiştir.
    Yukarıda ayrıntılı bir biçimde belirtildiği üzere, kayıtlardaki ücretin gerçeği yansıtmadığı şüphesinin ortaya çıktığı durumlarda davacının alabileceği ücretin (emsal ücretin) ne olabileceği ilgili kurum ve kuruluşlardan araştırılmalıdır. Ayrıca ihale evrakı da getirtilerek emsal ücret olup olmadığı gözetilmelidir.
    Mahkemece, bu husus dikkate alınmaksızın sonuca gidilmesi hatalıdır.
    İlgili kurum ve kuruluşlar ile sendikalardan davacının alabileceği ücret miktarı sorularak ve ihale evrakı da getirtilerek, dosyadaki diğer bilgi ve belgelerle bir değerlendirmeye tabi tutulduktan sonra ücret miktarının tespiti gerekirken, eksik araştırma ile yazılı şekilde sonuca gidilmesi bozmayı gerektirmiştir.
    F) Sonuç:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 18/02/2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi