Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/10660
Karar No: 2012/665

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2010/10660 Esas 2012/665 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2010/10660 E.  ,  2012/665 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi
    Dava, ölüm aylığı bağlanması istemine ilişkindir.
    Mahkemece, ilâmında belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Dava, ölüm aylığı bağlanması istemine ilişkin olup, Mahkemece, sigortalının sağlığında anne ve babasının geçimine katkı sağlamaması nedeniyle, ölüm aylığı bağlama koşulları oluşmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş ise de, Mahkemenin bu kararı eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirmeye dayalıdır. Zira, 506 sayılı Yasa"nın 69. maddesinde öngörülen bu şart, 06.08.2003 tarihinde yürürlüğe giren 4958 sayılı Yasa"nın 35. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olup, tahsis talep tarihi itibariyle Ilga edilen ve aleyhe olan bu düzenlemenin uygulama yeri bulunmamaktadır.
    Dosya kapsamına göre, davacının murisinin, 02.05.1970-31.07.1981 tarihleri arasında 627 günlük 506 sayılı Yasa kapsamında sigortalılığı ve 10.04.2008 tarihli ekstreye göre, vergi kaydı esas alınmak suretiyle, 14.11.1989-31.12.1990 tarihleri arasında 1 yıl 1 ay 17 günlük 1479 sayılı Yasa kapsamında sigortalılık süresinin bulunduğu anlaşılmaktadır.
    Mahkemece, öncelikle, davacının talebinin münhasıran 506 sayılı Yasa kapsamında ölüm aylığı bağlanması istemi mi olduğu yahut davacının murisine ait 1479 sayılı Yasa kapsamındaki sigortalılık süresi de gözetilerek aylık bağlanması mı olduğu açıklattırılmalı; şayet talep, münhasıran 506 sayılı Yasa kapsamında aylık bağlanması ise, o takdirde anılan Yasanın 66. maddesinin c bendindeki “5 yıldan beri sigortalı bulunup, sigortalılık süresinde en az 900 gün malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi ödemiş durumda, ölen sigortalının hak sahibi kimselerine aylık bağlanır.” düzenlemesine göre ölüm aylığı bağlanma koşullarının oluşup oluşmadığının irdelenmesi gerekmektedir.Buna göre ise, davacının mevcut ödenmiş prim gün sayısı aylık bağlanmaya yetmediğinden, davacının murisinin askerlik yapıp yapmadığı araştırılmalı, yapmamışsa askerlik borçlanması yapmak üzere davacıya süre verilerek, ödemeyi takip eden aybaşı itibariyle aylık bağlanmalıdır.
    Şayet davacının talebi 1479 sayılı Yasa kapsamındaki sigortalılık süresi de gözetilerek aylık bağlanması ise, 2829 sayılı Yasanın 8. maddesi hükmüne göre, son sigortalı olunan mevzuata göre aylık bağlanacağından ölüm aylığının 1479 sayılı Yasa"nın 41. maddesine göre değerlendirilmesi gerekecektir.
    Anılan maddede, ölüm tarihinde en az üç tam yıl sigorta primi ödemiş olan sigortalının hak sahibi kimselerine yazılı istemleri üzerine aylık bağlanacağı yönünde düzenleme yer almakta iken, maddedeki “üç tam yıl” ibaresi, 04.10.2000 tarihinde yürürlüğe giren 619 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 19 uncu maddesi ile “beş tam yıl” olarak değiştirilmiş, daha sonra söz konusu Kararname Anayasa Mahkemesi’nin 26.10.2000 gün ve 2000/61-34 sayılı kararı ile iptal edilerek 08.08.2001 tarihinden itibaren yürürlükten kaldırılmıştır. Sonrasında, 02.08.2003 günü Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 4956 sayılı Kanunun 21’inci maddesi ile, süre “beş tam yıl” olarak yeniden düzenlenmiş ve aynı Kanunun 57’nci maddesinin (b) bendi ile bu düzenlemenin 08.08.2001 tarihinden geçerli olmak üzere yürürlüğe gireceği belirtilmiş ise de, bu kez yürürlük bendi Anayasa Mahkemesi’nin 23.05.2005 günü yürürlüğe giren 24.06.2004 gün ve 2004/18-89 sayılı kararı ile iptal edilmiştir. Şu hale göre 02.08.2003 tarihinden önceki ölümlerde 3 yıl esas alınmalıdır.
    Yukarıdaki açıklamalar ışığı altında inceleme konusu dava incelendiğinde; özellikle 30.11.1996 günü yaşamını yitiren sigortalı yönünden hakkı doğuran ölüm tarihi itibarıyla yürürlükte olan 1479 sayılı Kanunun 41. madde hükümleri esas alınmalı, dolayısıyla, primi ödenmiş sigortalılık süresi koşulu yönünden üç tam yıl yeterli kabul edilmelidir.
    Bu duruma göre davacının murisinin, oda ve sicil kaydının bulunduğu ölüm tarihine kadar olan dönemde, kendi nam ve hesabına bağımsız çalışmasının devam edip etmediği ve dolayısıyla, 1479 sayılı Yasa kapsamındaki sigortalılık süresi araştırılmalı ve sonucuna göre ölüm aylığı bağlamasına yetecek kadar prim ödemesi yapması sağlanarak, takip eden aybaşı itibariyle aylık bağlanmasına karar verilmelidir.
    O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 19.01.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi