Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/6299 Esas 2019/2043 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/6299
Karar No: 2019/2043
Karar Tarihi: 13.03.2019

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/6299 Esas 2019/2043 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2017/6299 E.  ,  2019/2043 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki kira bedelinin tespiti davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı, taraflar arasında 01/09/2009 başlangıç tarihli kira sözleşmesi düzenlendiğini, davalının son ödediği 1.525,00 TL kira bedelinin emsal taşınmazlara göre düşük kaldığını belirterek 01/09/2015 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aylık kira bedelinin 3.250,00 TL olarak tespitine karar verilmesi talep etmiştir.
    Davalı, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 01.09.2015 tarihinden itibaren aylık kira bedelinin 2.600,00 TL olarak tespitine karar verilmiş, hüküm süresi içinde davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    1- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 281.maddesinin 1. fıkrasında yer alan, “Taraflar bilirkişi raporunun kendilerine tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde, raporda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını, belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise, bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebilir.” şeklindeki düzenleme ile taraflara bilirkişi raporuna karşı itiraz hakkı tanınmıştır. Tarafların itiraz hakkını kullanabilmeleri ise ancak bilirkişi raporunun taraflara tebliği ile mümkün olmaktadır.
    Somut olayda, mahkemeye 20.04.2016 tarihinde sunulan bilirkişi raporu, davalı tarafa tebliğ edilmeden, mahkemece 21.04.2016 tarihinde karar verildiği, davalıya bilirkişi raporuna itiraz hakkı tanınmayıp, savunma hakkının kısıtlandığı ve böylece HMK"nın 27.maddesinde yer alan bilgilenme ve açıklama hakkını ihtiva eden hukuki dinlenilme hakkına ve HMK"nın 281. maddesine aykırı yargılama yapıldığı anlaşılmaktadır.
    O halde mahkemece, davalıya bilirkişi raporunun tebliği ile HMK"nın 281.maddesi uyarınca itiraz hakkı tanındıktan sonra oluşacak sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken; yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    2- Bozma nedenine göre, davalı tarafın diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK"un 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle davalı tarafın sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 6100 sayılı HMK"nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"un 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,13.03.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.