Çocuğun nitelikli cinsel istismarı - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2018/2244 Esas 2019/11140 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/2244
Karar No: 2019/11140
Karar Tarihi: 30.09.2019

Çocuğun nitelikli cinsel istismarı - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2018/2244 Esas 2019/11140 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme tarafından yapılan yargılama sonucunda suçlu bulunan kişi, beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan mahkum edilmiştir. Ancak, TCK'nın 103/6. maddesi gereği cezanın eksik belirlenmesi nedeniyle karar bozulmuştur. Suça sürüklenen çocuk müdafisi ile katılan Bakanlık vekilinin temyiz itirazları yerinde görülerek hüküm bozulmuştur. Kanun maddeleri arasında ise 6284 sayılı Kanun 20/2. maddesi hakkında açıklamalar bulunmaktadır. Buna göre, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı kadın, çocuk ve aile bireylerine yönelik olarak uygulanan şiddet veya şiddet tehlikesi nedeniyle açılan davalara katılabileceği belirtilmiştir. CMK'nın katılma hakkına ilişkin suçtan doğrudan zarar görme şartı, Bakanlık için geçerli değildir.
14. Ceza Dairesi         2018/2244 E.  ,  2019/11140 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇA SÜRÜKLENEN
    ÇOCUK : ...
    SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı
    HÜKÜM : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan mahkumiyet
    TEBLİĞNAMEDEKİ
    DÜŞÜNCE : Bozma


    İlk derece mahkemesince bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun muhtevası ve inceleme tarihine kadar getirilen kanuni düzenlemeler nazara alınarak dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü:
    6284 sayılı Kanunun 20/2. maddesi gereğince Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının kadın, çocuk ve aile bireylerine yönelik olarak uygulanan şiddet veya şiddet tehlikesi nedeniyle açılan davalara katılabileceği, Bakanlığın davaya katılmasının doğrudan Anayasa ve kanundan kaynaklanan koruma görevine ilişkin olup Bakanlığa yüklenen bir kamu görevi olduğu, CMK"nın 237 ve devamı maddelerindeki katılma hakkına ilişkin suçtan doğrudan zarar görme şartının katılan Bakanlık için söz konusu olmadığı gözetildiğinde Bakanlık vekili lehine vekalet ücretine hükmedilmesi yönündeki tebliğnamedeki görüşe iştirak edilmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak;
    Suça sürüklenen çocuğun mağdura yönelik oluşa uygun işlediği kabul edilen beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı suçundan eylemine uyan, 5237 sayılı TCK"nın 103/2, 43/1, 103/4. maddeleri gereğince belirlenen ceza 15 yılı geçse dahi, suçun sonucunda mağdurun ruh sağlığının bozulmasından dolayı neticenin ağırlığına göre tayin edilen cezanın, aynı Kanunun 49/1 ve 103/6. maddeleri uyarınca 20 yıla kadar arttırılmasının olanaklı bulunduğu nazara alınarak, anılan kanun maddeleri gereğince hakkaniyet kuralları gözetilerek uygun bir cezaya hükmedilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde TCK"nın 103/6. maddesi ile 15 yıl hapis cezası belirlenmesi suretiyle eksik ceza tayini,
    Kabule göre de:
    Sanık hakkında TCK"nın 103/2, 103/4. maddeleri gereğince tayin edilen 12 yıl hapis cezası üzerinden aynı Kanunun 43. maddesi ile arttırım yapılarak bulunan ceza miktarının 103/6. maddesi ile belirlenecek cezaya ilave edilmesi gerekirken, TCK"nın 61. maddesindeki sıralamaya aykırı olacak şekilde 103/2. maddesine göre saptanan 8 yıl hapis üzerinden 43. maddenin uygulanarak hesaplama yapılması suretiyle eksik cezaya hükmedilmesi,
    Kanuna aykırı, suça sürüklenen çocuk müdafisi ile katılan Bakanlık vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 30.09.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.