7. Hukuk Dairesi 2014/13252 E. , 2015/1492 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : Konya 4. İş Mahkemesi
Tarihi : 20/05/2014
Numarası : 2012/459-2014/126
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2-Davacı vekili; davacının iş akdinin ortada haklı bir neden yokken işveren tarafından sona erdirildiğini, müvekkiline ödenmesi gereken kıdem tazminatının bir kısmı olan 7.116,79 TL"nin davalı şirket tarafından müvekkilinin banka hesabına yatırıldığını, hesaplamanın asgari ücret üzerinden yapıldığını, ancak davacının son net ücretinin 2.000,00 TL olduğunu, genel tatil günlerinde çalışma yapıldığını beyan ederek kıdem ve ihbar tazminatı ile bazı işçilik alacaklarının tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının asgari ücretle çalışan vasıfsız bir eleman olduğunu, davacının diğer iki kardeşi ile birlikte çalışırken kardeşlerinin işyerinden ayrılmaları üzerine davacının da "kardeşlerim çalışmıyor ise bende çalışmayacağım" diyerek iş akdini kendisinin feshettiğini, davacının herhangi bir alacağının bulunmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Taraflar arasında zamanaşımına uğrayan alacak olup olmadığı uyuşmazlık konusudur.
Uygulamada, fazlaya ilişkin hakların saklı tutulması, dava açma tekniği bakımından, tümü ihlal ya da inkar olunan hakkın ancak bir bölümünün dava edilmesi, diğer bölümüne ait dava ve talep hakkının bazı nedenlerle geleceğe bırakılması anlamına gelir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nca benimsenmiş ilkeye göre, kısmi davada fazlaya ilişkin hakların saklı tutulmuş olması, saklı tutulan kesim için zamanaşımını kesmez, zamanaşımı, alacağın yalnız kısmi dava konusu yapılan miktarı için kesilir.
Somut olayda, davalı vekili ıslah ile artırılan miktara karşı zamanaşımı savunmasında bulunmuştur. Dava kısmi dava olarak açılıp ıslaha karşı süresinde zamanaşımı savunmasında bulunulduğuna göre, davalının söz konusu savunması değerlendirilerek bilirkişiden ek rapor alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, ıslaha karşı yapılan, zamanaşımı savunmasının dikkate alınmaması hatalı olup bozma nedenidir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine 12.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.